sıfır rakamı, insanlık tarihinde uzunca bir süre kullanılmamış. şimdiye baktığımızdaysa sıfır rakamı olmadan işlem yapılması olanaksız. peki sıfırı gerçekten harezmi mi buldu? ya da diğer bilinen olarak yunanlılar mı? bunu bulmak için yapılan birçok araştırma olmuş ve sonucunda sıfırı ne harezmi’nin ne de yunanlıların bulmadığı ortaya çıkmış. peki nasıl ve kimler tarafından bulunmuş?
cevabı aşağıda;
asırlar önce insanlar gündelik hayatlarında hesaplamalar yapma ihtiyacı hissetti. önce hepimizin çokça yaptığı gibi parmaklar kullanıldı, bu yöntem büyük hesaplamalarda yeterli gelmedi ve insanlar bu değerler için şekiller üretmeye başladı. zamanla nicel kavramlar için de hesaplamalar gerekti ve bu işaretler bu durumda yetersiz kaldı ve sayı ve rakam kavramının doğmasına sebep oldu. aritmetikte büyük bir gelişme olarak görülen rakam kavramı ilk olarak mezopotamya ve mısır’da m.ö. 3000’lerde kullanılmış.
ilk olarak 10 tabanlı hiyeroglif sayı sistemi kullanılmış. 10 tabanlı olduğu için de sıfıra gerek duyulmamış. babil döneminden sonra 60'lık sistem devreye girmiş. bu sistemde oldukça karmaşık bir dizilim varmış. şöyle ki 1 rakamı aynı zamanda 60 ve 60’ın katları şeklinde aynı rakamla gösteriliyormuş. örnek vermek gerekirse 1’i simgeleyen simgenin yanına yine 1 yazdığınızda bu hem 61 hem de 3601 olarak anlaşılıyormuş ve bu durum büyük karmaşalara yol açıyormuş.
bu karmaşaya son vermek için simgeler arasına boşluk koyma fikri atılmış önce. yani simgeler arasında boşluk varsa bu 3601, yoksa 61 demek oluyormuş. ama bu yöntem her sayıda başarıya ulaşmıyormuş. 7004 gibi bir sayıyı ifade etmek için bu yöntem yetkisiz kalıyormuş.
işte bilindiğinin aksine sıfırın bulunuşu o zamanlara kadar dayanıyordu. bu sorunu çözmek için babiller m.ö. 700’lerde sıfır rakamını yer tutucu olarak kullanmaya başlamış.
selökidler çağında bu yöntem daha çok kulanılmaya başlanmış. bizim şimdi kullandığımızın aksine rakamların sonuna değil aralarda yer tutsun diye kullanıyormuş. sonrasında bu yöntem antik yunanlılara geçmiş ancak yunanlılar da sıfırı sayı olarak kullanmamış. matematikte bu kadar başarılı olmalarına karşın sıfırı rakam olarak kullanmamalarının nedeni, geometrik olarak ilerlemiş olmalarıdır.
bazı belgelere göre yunanlı astronom batlamyus meşhur eseri almagest’te babil’lerin 60’lık sistemini kullanmasına rağmen sıfırı yine rakam olarak kullanmamış.
elementler adlı eser bile sayı teorisine ait bir kitap olmasına rağmen burada bile sıfır rakam olarak kullanılmamış. bunun sebebi; yunan matematikçilerin sayıları, çizgilerin uzunlukları ile ifade etmeleriymiş. yani sayılar matematikçiler tarafından değil tüccarlar tarafından kullanıldığı için böyle bir karmaşıklığa tüccarlar da gerek duymamış ve sıfır rakamına gerek duyulmamış.
sıfırın rakam olarak ilk kullanıldığı yer hint metinleri olmuş. bakhshali yazıtlarında sıfır, ondalık sistemle birlikte rakam olarak kullanılmış. ikinci olarak sanskrit dilinde evrenin parçaları isimli bir kitapta rakam ibaresiyle yer almış.
sıfırın işlemlere dahil edildiği ilk yer m.s. 628 yılında brahmagupta tarafından olmuş. brahmasphutasiddhanta isimli eserinde sıfırla yapılacak işlemleri dahi anlatmış. hintli matematikçiler sıfırı yer tutucu yerine rakam olarak kullanan ilk insanlarmış. ayrıca sıfırı aritmetik işlemlerde kullanmayı başarmışlardır. sanskrit dilinde sıfır için bir çok ifade kullanılmış. bunların en meşhur shunya yani boşluk’tur. bu kelime arapçada sifr, latincede zephyrum , ispanyolcada cifre ve italyancada zefiro olarak kullanılmış.
sıfırın batı’ya geçişi müslümanlar tarafından olmuş. bu yüzden sıfırı bulan kişi olarak hep harezmi bilinir ancak bu yanlış bir bilgidir. harezmi, bu bilgiyi batı’ya aktaran ilk kişidir.
islam dünyasında matematiğe büyük önem verilirdi. ebced rakamları çokça bilinen bir rakam sistemiymiş ancak kendini yetiştiren matematikçiler ebced yerine hint rakamlarını kullanmaya başlamış. hesaplamalarda büyük kolaylık sağladığı için bu rakamlar, ebced rakamları yerine daha çok kullanılmaya başlanmış. bu yönteme hesab-ı hindi adı verilmiş. bu yöntem batı dünyasında büyük ses getirmiş ve bu rakamlar batı’ya arap rakamları adıyla geçmiş. bunda harezmi’nin hint hesabı adlı eserinin büyük katkısı olmuş. ancak bu eserin aslı kayıp olduğu için latince tercümesi olan hint rakamları hakkında isimli bir tercümesiyle günümüze ulaşmış. harezmi bu eserinde sıfırın önemini, kullanılma kolaylığını ve hesap sistemi yerine hint hesap ve rakam sisteminin büyük kolaylıklar sağladığına değinmiş. batı dünyası sıfırın kullanım alanını ve kolaylığını harezminin bu eseri sayesinde öğrenmiş. hatta bu eserde şöyle bir ifade yer almış;
“ çıkarma işleminde hiçbir şey kalmadığında küçük bir yuvarlak yaz ki o yer boş kalmamış olsun. bu küçük yuvarlak bir konum işgal etmek zorundadır.”
işte bu gelişmeleri batıya öğreten kişi harezmi’dir. bu gelişmelerin batı’da yaygınlaşmasını sağlayan kişiyse leonardo fibanocci’dir. islam dünyasında olan gelişmeleri batı’ya aktaran kişi olarak bilinir. hatta söylentiye göre fibanocci bir arap ustasıyla aritmetik sistemini incelemiş ve arap sisteminin roma sayılarından üstün olduğuna ikna olup bunu batı’ya aktarmış ve batının da bu konuda ikna olmasını sağlamış.
kısacası sıfırın bulunması, matematiğe olan katkılarının gelişiminin aşaması bu şekildedir. sıfırı harezmi bulmamıştır. şimdi kullanılan rakamlar da bilinenin aksine arap rakamları değil ghubar denilen batı arapların buluşudur.
kaynak:
[Foruma üye olmadığınız sürece forum içeriğindeki bağlantıları görüntüleyemezsiniz. Foruma üye olmak için TIKLAYIN!]
bilim ve ütopya