Keçiden küçük, güzel gözlü bir antilop çeşididir. Daha çok çöllerde yaşar. Boyu 1,15 -1,50 santim kadardır. Çok kere sarı kum rengindedir. Boynuzları yay biçimidir. Erkeklerinin boynuzları dişisininkilerden daha kuvvetlidir. Göz pınarlarından üst dudağa doğru inen siyah çizgiler ceylanın gözlerini olduğundan daha da güzel gösterir. Bundan dolayı, ceylan, gözünün güzelliğiyle şiirlere geçmiştir. «Ahu» ve «gazal» gözlü gibi. (Ahu Farsça, gazal Arapça «ceylân» demektir.).
Ceylanın ana vatanı Kuzey Afrika’dır. Bazı Batı Asya bozkırlarında da bulunur. Çoklukla sürüler halinde yaşarlar. Erkek, dişi ve yavrudan meydana gelen üçüzlü topluluklar halinde yaşadıkları da görülür. Yırtıcı hayvanlara karşı korunmak için erkek ceylanlar 50-60 tanesi bir arada, sürüler halinde gezerler. Ceylanın rengi bulunduğu yerde gizlenmesini sağlar. Avrupalı avcılar ceylan sürülerini ancak 1 kilometre uzaktan fark edebilirler. Yerliler 7-8 kilometre uzaktan da ceylan sürüsünü seçebilirler.
Ceylanlar öğleden sonraları geviş getirirlerken içlerinden birini nöbetçi bırakırlar. Bu hem otlar, hem de etraftaki düşmanları kollar. Tehlikeyi sezince ceylanlar kaçarak kendilerine bir sığınak ararlar. Ceylan çok hızlı koşar. Erkekler dişileri korur. Ceylan aslında sanıldığı kadar korkak değildir. İnsanlara hücum ettikleri de görülmemiştir.
Erkek ceylanlar dişiyi elde edebilmek için aralarında dövüşürler. Dişi ceylanın gebeliği 5-6 ay sürer, bir tek yavru doğurur. Bir yıl yavrusunu yanından ayırmaz. İnsanlar ceylanları daha çok eti ve derisi için avlarlar. Kuzey Afrika’da ateşli silahlarla, Orta Afrika’da tuzaklarla, İran’da da kuş ve köpeklerle avlanır. Ceylan yavrularını evcilleştirip beslemek kolaydır. Yalnız, ceylanları şiddetli ısı farklarından korumak gerektir.