Sina yarımadasının merkezinde, eşsiz bir dini simge - Aziz Catherine manastırı var. Bu manastır, 4. yüzyılda kuruldu ve bir buçuk bin yıldan beri varlığını sürdürüyor ve dünyanın en eski manastırlarından biri haline getiriyor. Manastır İmparator I. Justinian tarafından yaptırılmıştır. Başlangıçta Transfiguration Manastırı olarak adlandırılmıştır ve bugünkü adını ancak 11. yüzyılda kazanmıştır. Manastır yüzyıllardır geleneksel bir Hristiyan hac sitesidir. İçinde bulunan ana eser Saint Catherine'in kalıntılarıdır.

Her gün, kalıntılara belirli bir saatte ulaşılabilir. Dünyanın dört bir yanından gelen Hıristiyanlar, eşsiz Hıristiyan kaleleri ibadet etmek için buraya gelirler. Güzel manastır da mimari açıdan ilginç. Her şeyden önce, görkemli bir dekorasyon için dikkat çekici. Manastır tasarlandığında nadir mermer kullanılmış, bir takım antik mozaikler ve diğer süsler korunmuştur.

Bazilika nef, orijinal şeklini korudu. Ve Narthex girişinde Lübnan sedirinden yapılmış güzel oymalar görebilirsiniz. Güzel bazilikanın yanı sıra yakınlardaki Burning Bush Şapeli görülmeye değer. İncille ilgili efsaneye göre şapel, Tanrı'nın Musa ile konuştuğu yerde inşa edilmiştir. Diğer ilginç manastır binaları arasında, Musa'nın kuyusu, ayrıca sayısız şapel ve 11. yüzyıldan beri değişmeden kalan bir yemekhane de değinmeye değer. Yemekhanenin duvarları, değerli sanat eseri sayılan eski fresklerle süslenmiştir.