Yanıt: Hamas’ın İsrail'deki kanlı terör saldırısında bir Türk vatandaşı öldü, biri
Ben ne Filistin ne de İsrail diye bakarım.
Onların siyasileri, siyasi amaçlı kanlar döküyorsa her iki tarafında masum yanı yok.
Masum olan bir tek iki tarafında masum halkı.
Bizim siyasette İsrail'i sevmez ama bakın İsrail ile sorunları yok. Hatta şu an bile aracı, yapıcı olmaya çalışıyor kimseyle ters düşmemeye çalışıyorlar. Yani yönetimler siyasi çıkarını düşünüyor.
Mesela sosyal medyada, bizim ülkede belli bir kesimde Filistin'in derdiyle dertlenmeyen şeklinde bir algı var. Orada ki bence asıl derdimiz Filistin Devleti değil. Prim kasmaya çalışıyorlar.
Ben sadece masum insanlar için, çocuklar için üzülüyorum, dua ediyorum orada asıl suçlu olanların cezalarını bir gün bulması ve helak olması için.
Fakat Filistin'in derdiyle dertlenmeyen diye bir kavramı düşünerek insanların buna göre de hareket ettiğini düşünmüyorum.
Bizler 6 şubattaki depremlerde çok kayıplar verdik, kendi vatandaşımız, kendi topraklarımızın insanı olmasına rağmen hangimiz hayatı durdurduk? İşte bakın biz en azından Filistin için bir şey yapıyoruz demenin gösterişi için. Sokaklara dökülüp boykot etmekle savaş mı duracak?
Filistin de masum insanlar öldüğü için vicdanı olan elbette üzülüyor, içerleniyor, dua ediyor. Ama napıcaz İsrail'e savaşa biz mi gideceğiz?
Ahkam kesmeyi, klavye delikanlılığı yapmayı çok seviyoruz.
Bugün Filistin'e destek vermesi gereken yakınlarında ki Arap ülkeleri değil mi? Neden hepsi sus pus?
Hamas İsrail'i yok etmeye gücü yokken gidip saldırarak, İsrail'i masum halkın üstüne çekti. Belki de gücü var ama sadece amaç İsrail'i üstüne çekmekti. Hamas birileri tarafından desteklenmese böyle bir adım atmazdı. O kendi halkı için yapmadı başkalarının piyonu olduğu belli. Orada bizim bilmediğimiz kim bilir ne oyunlar, ne stratejiler dönüyordur.
Filistin kendi sonunu kendi getirdi, kendi halkını düşünmeden. Filistin'de ki masum insanlara üzülüyorum ama Filistin Devleti için nedense üzülemiyorum. İsrail için zaten hiç üzülmem.
Kudüs diğer dinler içinde kutsal bir yer olabilir. Fakat gelen son din İslamiyet olduğu için, Kudüs ve Mescid-i Aksa İslam'ındır. Ben Filistin olarak bakmıyorum. Peygamberimiz Miraç'a Mescid-i Aksa'dan yükseldi, bizlerin ilk kıblesi orası.
Allah gelecekte olabilecek şeyleri gördüğü, bildiği için, şimdi kıblemizin neden Kabe olduğunu insan anlıyor. Çünkü hala kıblemiz Mescid-i Aksa olsaydı cidden çok büyük sıkıntılar doğardı.
Ayrıca Araplar bizim kadar dinlerine sahip çıkmıyor. Zaten tarihte de azdıkları için hep bu yasaklar gelmedi mi Kur'an ayetleri ile?
Kabe'nin etrafı kocaman kuleler ile dolu... Kabe'den yüksek kuleler var. Sizce bu doğru mu? Araplar niye böyle bir şeye izin veriyor. Ceplerini doldurmayı düşünüyorlar ancak, dini düşündükleri mi var? Hatta kıyamet alametlerinde, binaların yükselmesi yazarken...
Araplar azdığı için İslam oradan yayıldı ama İslam sadece Arapların dini değil. Ki dediğim gibi onların İslamiyet'i çok fazla benimseyerek yaşadıklarını düşünmüyorum nedense. Yasaklar onların azgın bir toplum oluşundan gelmedi mi?
Oralarda çok büyük stratejiler, oyunlar dönüyor. Biz istediğimiz kadar burada konuşalım, birbirimize düşelim.
Bizim korumamız ve dertlenmemiz gereken sadece İslamiyet ve kendi kalbimiz. Yoksa oradaki stratejik kavga ve savaşlara hiçbirimizin gücü yetmez. Hele bir de Arap ülkeleri oralarda kafalarını kuma gömmüşken.
|