Pasifik'in güneyinde güzel bir Pitcair Adası var. Aynı adadaki takımadalarındaki en büyük adadır. Bu adanın alanı 4,5 kilometrekareden biraz fazla. Son verilere göre, orada yaklaşık 50 kişi sürekli yaşıyor. Bu minik adanın tarihi çok zengin ve şaşırtıcı. Kendi topraklarındaki ilk yerleşimler 18. yüzyılın sonlarında kuruldu. İlk yerleşimciler Bounty gemisinden asilerdir. Bugün adanın o gemi adını taşıyan bir koyu var.

Adanın daha sonraki tarihi, Avrupalı ​​denizcilerin ve Tahitianların çarpışmalarıyla ilgili trajik olaylarla doludur. Resmi olarak, Pitcairn Adaları'nın İngiliz sömürgesi 1838'de kabul edildi. Şimdi İngiltere'nin denizaşırı toprakları olarak anılıyor. Bugün adada yaşayan insanlar Bounty'deki asilerin torunları. Yüzlerce yıldır, tarım ve balıkçılık temel geçim araçlarını oluşturmaktadır.

Son yıllarda, ada nüfusu neredeyse hiç değişmeden kalmıştır. Yerel topluluğun bir çok genci Yeni Zelanda'ya göçmeyi seçiyor. Anakaraya sürekli ulaşım bağlantısı yoktur. Adada bir havaalanı bile yok, bu nedenle turistlerin buraya gelmesi kolay değil. Bu güzel tenha adalara ulaşmayı başaran yolcular, yerli halkın yaşam tarzı ve kültürünü tanıma fırsatı bulurlar. Burada lezzetli bal üretilir, muhteşem meyve ve sebzeler yetiştirilir ve Pitcairn Adası'nda eşsiz esnaf zanaatları yaratılır.