31 Mart 2024, 23:34
|
#1
|
Kullanıcıların profil bilgileri ziyaretçilere gizlidir.
|
Etkinlik Olarak Bilim Anlayışı
Etkinlik Olarak Bilim Anlayışı

Etkinlik olarak bilim yaklaşımı, bilimi, bilim adamları topluluğunun bir etkinliği olarak görür. Bu yaklaşımı savunan filozoflara göre bilim; o dönemin değerlerinden, inançlarından bağımsız bir ürün değildir. Bilim adamları topluluğu da o toplum içinde yaşamaktadır ve toplumdaki inanç, değer ve kültürel değişimler onları da etkilemektedir. Dolayısıyla bilim etkinlik olarak var olabilmektedir.
forumlar, genel forum sitesi forumadasi.com
Etkinlik olarak bilim yaklaşımını savunanların en tanınmış temsilcileri; Thomas Kuhn (Tomas Kun, 1922-1997) ve Stephen Toulmin (Sitefan Tulmin, 1922-…)’dir.
THOMAS KUHN’UN ETKİNLİK OLARAK BİLİM ANLAYIŞI
Etkinlik olarak bilim anlayışının en önemli temsilcilerinden birisi olan Amerikalı filozof Thomas Kuhn’a göre, bilim bir etkinlik sürecidir. Bu süreci yönlendiren şeyler ise olgular, bilim insanlarının oluşturduğu topluluk ve onların çalışmalarıdır.
Bu süreç sürekli kendini yenileyerek tekrar eder. Bu açıdan bakınca bilim statik bir sonuç değil, devamlı bilimsel devrimlerle ilerleyen dinamik bir etkinliktir. Kuhn’a göre bu dinamizm, yani bilimin oluşumunu ve de gelişimini etkileyen ana yapı, bir paradigmadan diğerine geçişle mümkün olmaktadır
Bilim, bilim adamları topluluğu tarafından gerçekleştirilen bir etkinliktir.
Bilim adamı kendi kişisel özellikleri, umutları ve amaçlarıyla birlikte çağının sosyo-kültürel değerlerinin etkisi altındadır.
Bilimin anlaşılması bilim adamları topluluğunun anlaşılmasına bağlıdır. Her bilim adamı topluluğu, belirli bir “paradigma” çerçevesinde problemleri ortaya koyar ve çözüm arar.
Paradigma, belirli bir gerçekliğin ortak terimlerle anlaşılmasını ve açıklanmasını sağlayan düşünsel ve kavramsal bir çerçevedir. Problemlerin giderek çözümsüz kalması durumunda, bir “paradigma” değişikliği, “paradigmal” bir sıçrayış yaşanır. Bu sıçrayışa bilimsel devrim denmektedir.
Örneğin, fizikte Newtoncu paradigmanın, yerini Einsteincı paradigmaya bırakması tam anlamıyla bir bilimsel devrim olarak karşımıza çıkmaktadır.
Bilimin muhakkak ilerlemektedir; fakat birikimli olarak ve doğrusal şekilde ilerlemesinden söz edilemez. Bu ilerleme ancak kırılmalar gösteren bir ilerlemedir.
STEPHEN TOULMİN’İN TOPLUMSAL BİLİM ANLAYIŞI
Stephen Toulmin evrimci bir bilim anlayışını savunmuştur.
Ona göre, doğada nasıl problemlerin üstesinden gelebilen canlılar hayatta kalıyorsa bilimde de problemlere çözüm sunabilen kuramlar geçerliliğini sürdürür. Toulmin’e göre bilim tarihsel ve toplumsal boyutları olan bir etkinliktir. Bilimi açıklarken bu boyutları dikkate almak gerektiğini düşünür.
Bunun yanında o, bilimi evrimci bir bakış açısıyla ele alır. Nasıl doğada yeni koşullara uyum sağlayabilen türler yaşıyor, sağlayamayan ise yok olup gidiyorsa bilimde de yeni koşulların ortaya çıkardığı problemleri diğer kuramlardan daha iyi çözüm getirebilen kuramlar güncelliğini koruyarak varlığını sürdürmektedir.
To view links or images in signatures your post count must be 10 or greater. You currently have 0 posts.
“ Kimseyle hiçbir konuda yarış halinde değilim.
Kimseden akıllı, kimseden güzel, kimseden iyi olma gibi bir iddiam yok.
Kimse için 'EN' değilim, 'DAHA' değilim.
Bu devasa iddiasızlığın bana verdiği özgürlüğün hastasıyım. ”
To view links or images in signatures your post count must be 10 or greater. You currently have 0 posts.
|
|
Alıntı
|