Kullanıcıların profil bilgileri ziyaretçilere gizlidir.
|
Yanıt: 15 Temmuz Darbe Girişimi | 15 Temmuz 2016
Ulusal Tepkiler
Darbe girişimine karşı ilk açıklama Başbakan Binali Yıldırım'dan geldi. NTV'de katıldığı canlı yayında "çılgınlık" ve "terör saldırısı" olarak nitelediği olayların "darbe değil ancak bir kalkışma" olabileceğini söyleyen Yıldırım, bütün imkânlarıyla bu harekete karşı duracaklarını belirtti. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ yaptığı açıklamada Fethullah Gülen'in talimatıyla girişilen bir kalkışma olarak nitelediği hareket karşısında ölüm dahi olsa duracaklarını beyan etti. Muhalefet cephesinden ilk tepki MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'den geldi. Binali Yıldırım'ı arayarak askerî kalkışmanın kabul edilemeyeceğini ve Hükûmetin yanında olduklarını bildiren Bahçeli, daha sonrasında kamuoyuna yazılı açıklamada da bulundu. Ana muhalefet partisi konumundaki CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da resmî Twitter hesabı üzerinden yaptığı paylaşımlar ile darbeye karşı olduğunu açıklayarak toplumun tüm kesimlerine darbeye karşı durma çağrısında bulundu. Bir diğer muhalefet partisi HDP Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş da yaptıkları yazılı açıklamada siyaset tabanında demokratik çözüm yollarının takipçisi olduklarını ve darbeye karşı olduklarını açıkladılar. Millî Savunma Bakanı Fikri Işık, TRT'de okunan darbe bildirisini "korsan" olarak niteleyerek darbe girişiminin yalnızca Ankara ve İstanbul'la sınırlı olduğunu belirtti. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı İsmail Kahraman, Avrupa Birliği Bakanı Ömer Çelik, eski başbakan Ahmet Davutoğlu, eski cumhurbaşkanı Abdullah Gül, İstanbul Valisi Vasip Şahin başta olmak üzere Türkiye siyasetinin figürleri yaptıkları açıklamalarla topyekûn şekilde darbenin karşısında olduklarını duyurdular. Ayrıca olağanüstü toplanan Türkiye Büyük Millet Meclisi de darbeye karşı ortak bildiri yayımladı. Meclis dışı partiler; Bağımsız Türkiye Partisi, Büyük Birlik Partisi, Demokrat Parti, Demokratik Sol Parti, Hak ve Adalet Partisi, Hak ve Özgürlükler Partisi, Liberal Demokrat Parti, Millet ve Adalet Partisi, Saadet Partisi genel başkan ve parti kurulu düzeyinde darbe girişimini kınayarak tenkit etti. Ayrıca Emek Partisi, Halkın Kurtuluş Partisi, Komünist Parti, Özgürlük ve Dayanışma Partisi darbe teşebbüsünü iki siyasi İslamcı odağın iktidar mücadelesi olarak niteleyen açıklamalar yaptı. Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek ise girişimin ABD destekli olduğunu öne sürdü ve cuntacıları kınadı. Askerî tarafta ise 1. Ordu Komutanı Orgeneral Ümit Dündar, Genelkurmay Özel Kuvvetler Komutanı Zekai Aksakallı, 3. Kolordu Komutanı Erdal Öztürk gibi komuta kademesini temsil eden üst düzey askerî yetkililer darbe teşebbüsünün karşısında olduklarını belirterek askerlere silah bırakma çağrısında bulundular.
Siyasi ve askerî kanadın yanı sıra spor, iş, yargı ve medya dünyası gibi farklı kesimler de darbeye karşı tavır aldı.
Darbe girişiminin bastırılması sonrası basın açıklaması yapan Binali Yıldırım, devletin teçhizatıyla vatandaşların üzerine ateş açan darbecileri “PKK'dan daha aşağılık görüyorum.” diyerek eleştirdi ve 15 Temmuz gününün Türkiye'nin demokrasi bayramı olduğunu ifade etti. Ayrıca Fethullah Gülen'i ve ikamet ettiği ABD'yi kastederek “Bu çete liderinin, bu terör örgütü başının arkasında duracak ülke göremiyorum. Bunun arkasında duracak ülke Türkiye’ye dost değildir, Türkiye’ye karşı ciddi bir savaşın içindedir.” açıklamasında bulundu. Meclis oturumu sonrası medyaya konuşan Ahmet Davutoğlu darbecilere karşı yürütülen operasyonları destan, sağlanan başarıyı ise demokrasi zaferi olarak niteledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan da ABD Başkanı Barack Obama'ya seslenerek Fethullah Gülen'in terör örgütü lideri sıfatıyla Türkiye'ye iade edilmesi çağrısında bulunarak bu yapının mensuplarının kararlılıkla ve ivedilikle devlet kurumlarından temizleneceğini belirtti. Erdoğan, ayrıca Kemal Kılıçdaroğlu ile Devlet Bahçeli'yi telefonla arayarak darbe girişimine prim vermedikleri için teşekkür etti.
Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ da girişimi lanetleyerek cuntacıları terörist olarak niteledi ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin tarihine kara bir leke olarak geçtiklerini belirtti. İlker Başbuğ'dan sonra aynı görevi üstlenen emekli Orgeneral Necdet Özel de darbe sırasında bir dereceye kadar olaylara müdahil olarak meşru yönetime destek verdiğini açıkladı ve kendi görev süresi boyunca çalışma arkadaşı olanlar başta olmak üzere darbecilere hakkını helal etmediğini belirtti.
Devlet ve hükûmet yetkililerince darbenin faili olarak gösterilen Gülen Hareketi ise Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı kanalıyla yaptığı açıklamada "tuhaf ve ilginç" olarak niteledikleri girişimi kınadıklarını ve hedef gösterildiklerini açıkladı. Fethullah Gülen de resmî internet sitesinden yaptığı iki basın açıklaması ile teşebbüsü nefretle kınadığını, olaylarla herhangi bir ilgisi olmadığını belirtti. Yazılı açıklamalara ek olarak bir basın açıklaması düzenleyen Gülen kendisine yönelik iddiaları reddederek iftira olduğunu, darbe girişiminin uluslararası tarafsız bir komisyon tarafından incelenmesi gerektiğini belirtti ve darbe girişiminin iktidar tarafından çıkar sağlama amacıyla kasten düzenlenen bir "tiyatro" olduğunu iddia etti.
Gülen, 12 Ağustos'ta Le Monde gazetesine yazdığı yazıda hakkındaki suçlamaların onda biri kanıtlandığı takdirde Türkiye'ye döneceğini söylemiştir. Gülen, Ekim 2014'ten beri Türkiye'deki yargı sisteminin hükûmet kontrolünde olduğunu ve bu nedenle adil yargılanamayacağını savunmuş, uluslararası bir komisyonun kendisi hakkında varacağı sonuçları kabul edeceğini ifade etmiştir.
Etkiler
20 Temmuz 2016 tarihinde Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu, Millî Güvenlik Kurulu'nun görüşünü alarak Türkiye genelinde üç ay süreyle olağanüstü hâl ilan etti. Olağanüstü hâl, ilki 19 Ekim 2016'dan itibaren üç ay olmak üzere yedi kez tekrarlanan bu uzatmalar ile toplam iki yıl devam etti.
Ekonomi
Darbe girişiminin ardından Türk lirası, Amerikan doları karşısında değer kaybetti. Olayların öncesinde 2,88 civarında seyreden kur darbe bildirisinin yayınlanması ve Binali Yıldırım'ın ilk açıklaması sonrası 3,05 seviyesine kadar çıkarak son iki ayın en büyük değer kaybını yaşadı. Ayrıca avro karşısında da %5'lik değer kaybı yaşandı. Girişimin bastırıldığına dair açıklamaların gelmesinden sonra değer kazanmaya başlayan Türk lirası, 18 Temmuz Pazartesi günü ABD doları karşısında 2,95 seviyesinden işlem görmeye başladı. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının faiz indirimi baskısı, soruşturmalar sırasında açığa alınmalar ve tasfiyelerin artmasıyla birlikte 20 Temmuz Çarşamba günü kur yeniden yükselişe geçerek ABD doları 3,06; avro 3,34; İngiliz sterlini 3,97 seviyesine kadar çıktı. Türk lirası, aynı gün akşam saatlerinde Standard & Poor's'un Türkiye'nin kredi notunu indirmesinin ardındansa ABD doları karşısında 3,09 seviyesini gördü.
Darbe girişimi öncesinde kapanan Borsa İstanbul, girişim sonrası haftanın ilk gününü %7,08 düşüşle 76.957 puandan kapayarak son on bir ayın en sert düşüşünü yaşadı. En çok zarar gören sektör ise %18,46'lık kayıp ile madencilik oldu. Gösterge piyasa faizinde de yükseliş yaşanan borsadaki bu veriler ekonomi uzmanı Seyfettin Gürsel'e göre darbe tehlikesinin ürküttüğü kısa vadeli yabancı sermayenin çıkışı nedeniyle yaşandı. ABD piyasasını da etkileyen olaylar vadeli borsalarda düşüş yaşanmasına neden oldu.
Kredi derecelendirme kuruluşu Moody's Türkiye'nin kredi notunu çöp seviyesine indirmek için izlemeye aldığını açıklarken Standard & Poor's da Türkiye'nin notunu BB+'dan BB'ye düşürdü.
Basın
Darbe girişimi sonrası mizah dergisi Leman'ın darbeye özel hazırladığı sayının dağıtımı polis tarafından durduruldu. Darbenin planlayıcısı olarak öne sürülen Fethullah Gülen'in kitap, CD ve DVD dahil tüm eserleri yasaklanarak piyasadakilerin toplatılmasına karar verildi. Yine Fethullahçılık ile ilgili olduğu gerekçesiyle birçok medya organı kapatıldı. Türkiye Gazeteciler Sendikası'na göre 15 Temmuz'dan bu yana kapatılan medya organlarında çalışan 3.000 gazeteci işsiz kaldı.
Cihan Haber Ajansı, Muhabir Haber Ajansı ve SEM Haber Ajansı olmak üzere 3 haber ajansı kapatıldı.
Barış TV, Bugün TV, Can Erzincan TV, Dünya TV, Hira TV, Irmak TV, Kanal 124, Kanaltürk, MC TV, Mehtap TV, Merkür TV, Samanyolu Haber, Samanyolu Avrupa, Samanyolu TV, SRT Televizyonu, Tuna Shopping TV ve Yumurcak TV olmak üzere on yedi televizyon kanalı kapatıldı. Ayrıca Fethullah Gülen ile yaptıkları röportajı yayımlamak isteyen Azerbaycan kanalı ANS TV'nin Azerbaycan tarafından tüm yayın lisansları iptal edildi.
Aksaray Mavi Radyo, Aktüel Radyo, Berfin FM, Burç FM, Dünya Radyo, Esra Radyo, Haber Radyo Ege, Herkül FM, Jest FM, Kanaltürk Radyo, Radyo 59, Radyo Aile Rehberi, Radyo Bamteli, Radyo Cihan, Radyo Fıkıh, Radyo Küre, Radyo Mehtap, Radyo Nur, Radyo Şemşik, Samanyolu Haber Radyo, Umut FM, Yağmur FM olmak üzere yirmi iki radyo istasyonu kapatıldı.
Adana Haber, Adana Medya, Ajans 11, Akdeniz Türk, Antalya, Banaz Postası, Batman, Batman Postası, Batman Doğuş, Bingöl Olay, Bizim Kocaeli, Bugün, Demokrat Gebze, Ege'de Son Söz, Ekonomi, Gediz, Haber Kütahya, Hakikat, Hisar, İscehisar Durum, İrade, İskenderun Olay, Kocaeli Manşet, Kurtuluş, Lider, Merkür Haber, Meydan, Milas Feza, Millet, Nazar, Özgür Düşünce, Son Nokta, Şuhut'un Sesi, Taraf, Today's Zaman, Türkeli, Turgutlu Havadis, Türkiye'de Yeni Yıldız, Urfa Haber Ajansı, Yarına Bakış, Yerel Bakış, Yeni Emek, Yeni Hayat, Zafer, Zaman olmak üzere kırk bir gazete kapatıldı.
Akademik Araştırmalar, Aksiyon, Asya Pasifik, Bisiklet Çocuk, Diyalog Avrasya, Ekolife, Ekoloji, Fountain, Gonca, Gül Yaprağı, Nokta, Sızıntı, Yağmur, Yeni Ümit, Zirve olmak üzere on beş dergi kapatıldı.
Altınburç Yayınları, Burak Basın Yayın Dağıtım, Define Yayınları, Dolunay Eğitim Yayın Dağıtım, Giresun Basın Yayın Dağıtım, Gonca Yayınları, Gülyurdu Yayınları, Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı Yayınları, Işık Akademi, Işık Özel Eğitim Yayınları, İklim Basın Yayın Pazarlama, Kaydırak Yayınları, Kaynak Yayınları, Kervan Basın Yayıncılık, Kuşak Yayınları, Muştu Yayınları, Nil Yayınları, Rehber Yayınları, Sürat Basım Yayın Reklamcılık Eğitim Araçları, Sütun Yayınları, Şahdamar Yayınları, Ufuk Basın Yayın Haber Ajans Pazarlama, Ufuk Yayınları, Weşanxaneya Nîl, Yay Basın Dağıtım, Yeni Akademi Yayınları, Yitik Hazine Yayınları, Zambak Basın Yayın Eğitim Turizm olmak üzere yirmi sekiz yayınevinin faaliyetleri sonlandırıldı.
Sosyal yaşam
Gece başlayan askerî hareketliliğin darbe hareketi olduğunun kesinleştiği andan itibaren halk, sokağa çıkma yasağı ilan edileceği endişesiyle nakit para çekmek amacıyla ATM'lere, gıda depolamak için ise market ve fırınlara akın etti. Ankara, Balıkesir, İstanbul, Kocaeli, Konya, Malatya, Samsun, Şanlıurfa Uşak, Denizli gibi şehirlerde de toplu taşıma araçlarının ücretsiz çalışacağı açıklandı.
Hayatın farklı alanlarını etkileyen darbe girişimi sonrasında tüm kamu görevlilerin yıllık izinleri iptal edildi. Yaz dönemi eğitimleri süren bazı üniversitelerde ise eğitime ara verildi ve yapılması planlanan bazı etkinlikler iptal edildi.
14. Gediz Tarhana Festivali'nin açılış konseri, 23. Uluslararası İstanbul Caz Festivali'nin 22 Temmuz gününe kadar olan konserleri, 655. Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri Haftası kapsamındaki konser ve şenlikler, Grand Pera açılış gösterisi darbe girişimi sebebiyle etkinliklerden çıkarıldı. 15. One Love Festival, Masstival 2016, Yeni Türkü ile Yıldız Tilbe konserleri ve Sarmaşık filminin açık hava gösterimi ise tamamen iptal edilen etkinlikler oldu. Ortak Candan Erçetin ile Kardeş Türküler konseri ise 24 Ağustos tarihine ertelendi.
15 Temmuz günü "Demokrasi ve Millî Birlik Günü" olarak ilan edildi.
Spor
Samuel Eto'o'ya ait vakfın; Recep Tayyip Erdoğan, Diego Maradona, Lionel Messi gibi katılımcılarla birlikte Antalya Stadyumu'nda Afrikalı çocuklar yararına düzenleyeceği gösteri maçı iptal edildi. Fenerbahçe'nin UEFA Şampiyonlar Ligi 3. ön eleme turu ilk maçında İstanbul'da karşılaşacağı Monaco, ülkedeki siyasi şartlar sebebiyle maçın başka bir ülkede oynanmasını talep etti. Beşiktaş'ta oynayan futbolcu Mario Gómez de yine aynı nedenle ülkeden ayrılacağını duyurdu.
Turizm
Türkiye'de tatil yapan yerli ve yabancı turistler darbe girişiminin başlangıcından itibaren tatil yaptıkları bölgeleri terk etmeye başladı. Türkiye'ye tatil paketleri sunan uluslararası tatil acenteleri ise mevcut rezervasyonlara ücretsiz iptal seçeneği sunmaya başladı.
İlk etapta 925 seferini iptal eden Türk Hava Yolları, 16 Temmuz 14.00 itibarıyla -ABD seferleri hariç- normal düzenine geri döndü. Türk Hava Yollarının yanı sıra Rusya, Almanya, İngiltere, ABD, İskandinav ülkeleri, İsviçre ve İran Türkiye'ye olan uçak seferlerini iptal etti. Bunun yanı sıra bazı ülkeler, "Türkiye'ye gitmeyin." uyarısı yaparken bazı ülkeler de Türkiye'deki hareketliliğe dair bilgilendirmede bulunarak buraya seyahat edenlerin temkinli olması konusunda vatandaşlarını uyardı.
İsim değişiklikleri
Darbe girişiminin ardından bazı yerlerin isimleri değiştirildi:- Boğaziçi Köprüsü → 15 Temmuz Şehitler Köprüsü
- Kızılay Meydanı → 15 Temmuz Kızılay Demokrasi Meydanı
- Ahmet Taner Kışlalı Meydanı → 15 Temmuz Milli İrade Meydanı (Birkaç gün sonra adı tekrar eskisine çevrildi.)
- Büyük İstanbul Otogarı → İstanbul 15 Temmuz Demokrasi Otogarı
- TRT, Yeni Haber Stüdyosu → 15 Temmuz Millet Stüdyosu
- Kazan → Kahramankazan
- Niğde Üniversitesi → Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi
2018 yılında İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi, FETÖ ile ilişkilendirilebilecek kelimeler içeren toplam doksan caddenin adının değiştirilmesine karar verdi.
Müze
Nisan 2017'de Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Ankara'nın Kahramankazan ilçesinde "15 Temmuz Şehitler ve Demokrasi Müzesi" adlı darbe girişimine adanmış bir müze kurmayı planladığı açıklandı. Kültür Bakanlığı fonları tarafından karşılanan yapının 2018 yılı sonunda açıldı.
İddialar
Darbenin önceden haber verilmesi
Darbe iddianamesine göre Fethullah Gülen'e yakınlığı olduğu belirtilen bazı medya kuruluşları ve gazetecilerin reklam ve çeşitli mesajlarla darbeyi önceden haber verdikleri iddia edilmektedir. Bu iddialar şöyle sıralanmaktadır:
Zaman Gazetesi "Sükûtun Çığlığı" Reklamı: Zaman Gazetesi resmî Twitter hesabında darbeden dokuz ay, on gün önce 5 Ekim 2015 tarihinde duyurusu ve yayını yapılan reklamda kuş bakışı bir şehir görünmekte ve aynı anda alarm çalmaktadır. Alarmın ardından ekrana bir bebek yansımakta ve gülmektedir. Bu reklamın dokuz ay, on gün sonra hayata geçirilecek darbeyi gizlice haber verdiği iddia edilmiştir. Bu reklam yayıma girdikten sonra Ekrem Dumanlı görevden ayrılmış, yerine Abdülhamit Bilici getirilmiştir.
Zaman Gazetesi "Zaman Kardeşlik Zamanı" Reklamı: Zaman Gazetesi tarafından Türkiye geneli hazırlanan Zaman Kardeşlik Zamanı adlı billboard reklamlarının birinde Zaman gazetesini okuyan bir asker ve sivil görünmekte askerin tuttuğu arka kapakta "Bir ihtimal dava var." yazmaktadır. Bu manşetin darbeyi işaret ettiği iddia edilmiştir.
Aksiyon Dergisi Reklamı: Aksiyon Dergisi tarafından 2014 yılında yayımlanan reklamda puslu havada daha sonra duyulmaya başlayan silah sesleri arasında yürüyen bir adam görünmekte, ağlayan bebek sesi eşliğinde adamın elindeki Aksiyon dergisinin sayfaları açılmakta, ardından puslu hava dağılmaktadır. Puslu havanın, ülkenin mevcut durumunu; silah seslerinin, darbeyi; Aksiyon dergisinin kapaklarının açılmasının, olumsuz durumdan kurtulmanın yolunun gösterilmesi; puslu havanın dağılmasının ise darbe sonrası ortamı ifade ettiği iddia edilmiştir.
Sızıntı Dergisi Mayıs Kapağı: Sızıntı dergisinin mayıs ayı kapağında asker elbiseli olduğu iddia edilen bir kolun yeşilliklere açılan bir kapıyı açışının darbenin habercisi olduğu ve gizli mesaj verdiği iddia edilmiştir.
Sızıntı Dergisi Haziran Kapağı: Sızıntı dergisi haziran sayısında çarklardan oluşan ve üzerinde Necip Fazıl Kısakürek'in "Şarkımız Bizim" adlı şiirinin ilk dörtlüğünün yer aldığı kapakta darbe haberi verildiği, çarkların tankların paletlerini, çarkları tutan insanların ise darbecileri ve Gülen Hareketi'ne hizmet edilenleri işaret ettiği iddia edilmiştir.
Emre Uslu'nun Twitter'dan yaptığı açıklamalar: Fethullah Gülen'e yakın olduğu iddia edilen gazetecilerden Emre Uslu, Twitter hesabından 14 Eylül 2015 tarihinde bir takipçisinin "Türkiye'ye ne zaman geleceksin?" sorusuna "2016 Temmuz" olarak cevap vermiş, bu tarihi neden seçtiğini belirtmemiştir. Emre Uslu, ayrıca 14 Mart 2016 tarihinde takipçilerinden 22 Temmuz-12 Ağustos arası Türkiye'ye gelmek için bilet almalarını istemiştir. Bu açıklamalarla Emre Uslu'nun darbeden önceden haberi olduğu iddia edilmiştir.
Tuncay Opçin'in 14 Temmuz 2016'da attığı tweet: Gülen Cemaati mensubu ve sahte Balyoz darbe planının belgelerini hazırladığı iddiası ile yetmiş beş sene hapsi istenen firari Tuncay Opçin, darbe gecesinden bir gün evvel kişisel Twitter hesabından "Yatakta basıp şafakta asacaklar." mesajını atmıştır. Opçin'in bu mesajı darbeden haberdar olduğu için attığı ve mesajında da Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı hedef aldığı düşünülmektedir. Yapılan HTS incelemeleri sonrası, darbe öncesi Opçin'in darbede etkin rol oynayan ve Hıdırellez duasında ''Tayyip ve Ergenekoncuların ölüşü'' notunu yazan Albay Muhammet Tanju Poshor'la çeşitli telefon görüşmeleri yaptığı da belirlenmiştir.
Fethullahçılar
Fethullahçılık, Türkiye'de 1980'den itibaren varlık göstermeye başlamıştır. Fetullah Gülen'in kasetleri 1980 sonrası yayılmaya başlamış ve bazı vaazlarında müritlerine devleti ele geçirme öğüdünde bulunmuştur. 11 Şubat 1998-11 Haziran 2005 tarihleri arasında görevde bulunan Milli İstihbarat Teşkilatı Müsteşarı Şenkal Atasagun, 1999'da bir konuşmasında "Bizim tespitimiz şu: Gülen grubu bürokrasiyi kullanarak iktidara gelmek istiyor, Millî Görüşçüler sandıktan gelmek istiyor. Böyle bir yöntem farklılıkları var. Gülenciler başta 2000 yılını, 2005 yılını hedef seçmişlerdi. Şimdi 2025 diyorlar..." diyerek Gülen Hareketi'nin 2025 yılında Türkiye'yi ele geçirmek gibi bir planı olduğunu söylemiştir.
141, 142 ve 143'üncü F-16 filolarına ev sahipliği yapan Akıncı Hava Üssü'nün darbenin komuta merkezi olduğu iddia edilmektedir. Üst komutanı ve filo komutanları darbeye destek vermiş, Akın Öztürk'ün damadı 141. Filo Komutanı Hakan Karakuş; Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nin bombalanması emretmiş, Meclis'i bombalayan pilotlar da emirleri üs komutanı Tuğgeneral Hakan Evrim'den aldıklarını ifade etmiştir.
Akıncı Üssü komutanı Hakan Evrim'in; darbenin sivil yöneticisi oldukları iddia edilen Adil Öksüz, Kemal Batmaz, Nurettin Oruç, Hakan Çiçek ve Harun Biniş'i Akıncı'ya aldığı iddia edilmektedir. Bununla beraber darbenin bu sivil yöneticilerinin darbe girişimi öncesi kalkışmaya katılan bazı askerler ile Ankara'da bulunan belirli mekânlarda çeşitli görüşmeler yaptıkları bilinmektedir. Gülen Hareketi'ne yakın olduğu bilinen Kaynak Kağıt AŞ'nin Genel Müdürü Kemal Batmaz, mahkemede Akıncı Üssü'ne tarla bakmaya geldiğini iddia etmiştir. Batmaz, Ocak 2016'da yaptığı Amerika ziyaretinde ise Pensilvanya'da bizzat Fethullah Gülen'in yanında kalmıştır. Yetmiş dokuz kez ağırlaştırılmış müebbet cezası alan Batmaz, dava dosyasına göre darbe hazırlığı için birçok kez ABD’ye gidip Gülen ve cemaat mensupları ile görüşmüştür. Nurettin Oruç ise hayvancılık belgeseli çekmek için Akıncı'ya gittiğini ifade etmiştir. Darbeden dört gün önce, 11 Temmuz 2016 tarihinde ABD'ye giden ve iki gün sonra da 13 Temmuz 2016'da Batmaz ile beraber İstanbul'a dönen, Fethullah Gülen'le videosu bulunan firari Adil Öksüz'ün Hava Kuvvetleri imamı olduğu iddia edilmektedir. Öksüz'ün darbe emrini Fethullah Gülen'den aldığı da iddialar arasındadır. Darbe sonrası teslim olan ve yakalanan birçok asker, Gülen Cemaati'ne mensup olduklarını itiraf etmiştir. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nin bahçesini bombalayan F-16 pilotu Müslim Macit ve Orgeneral Hulusi Akar'ın yaveri Piyade Yarbay Levent Türkkan; Fetullahçı yapılanmaya mensup olduklarını itiraf eden askerler arasındadır.
Ek olarak bir zamanlar Fethullah Gülen'in sağ kolu olduğu iddia edilen Nurettin Veren, 2006 yılında Genelkurmay Askeri Savcılığına TSK içindeki Fetullahçı yapılanmayı anlatmış hatta ''FETÖ'' mensuplarının o dönemki ordunun yüzde 45'ini ele geçirdiğini ifade etmiştir. Bunlardan dolayı Türk Hükûmeti, darbenin Gülen Hareketi tarafından yapıldığını savunmaktadır. Emekli Albay Ahmet Zeki Üçok ise darbe öncesi TSK bünyesindeki subayların yaklaşık yarısının Fethullahçı yapıya yakın olduğunu, 2020 itibarıyla de yaklaşık 30 bin askerin hâlen bu yapılanmanın içinde olduğunu ve aktif olarak TSK'de görevlerine devam ettiklerini iddia etmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti'ne bağlı yargı organları da darbe girişimin arkasında Fethullahçı yapılanmanın olduğuna dair kararlar vermekle beraber darbe girişiminin çeşitli istihbarat örgütlerince de desteklendiğine dair kararlar vermiştir. Bunun yanı sıra Türkiye İçişleri Bakanı Süleyman Soylu verdiği beyanatta, darbe girişiminin Fethullahçı yapı ile beraber Amerika Birleşik Devletleri tarafından tertiplendiğini dile getirmiştir. Amerikan Dışişleri Bakanlığı, Soylu'nun bu iddiasını hem yazılı hem de sözlü olarak reddetmiştir.
Kasım Süleymani ve İran
Kudüs TV Genel Yayın Yönetmeni Nurettin Şirin, 7 Ocak 2020 tarihinde yayımlanan "TV5’te Buluşma Noktası" programında "15 Temmuz darbe girişimin akamete uğratılması için kim ne yaptıysa ondan daha fazlasını yapan kişinin adı Kasım Süleymani'dir." diyerek "Kasım Süleymani'nin 15 Temmuz sürecinde Türkiye'ye destek veren isimlerden biri olduğunu ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bunu bildiğini” iddia etti. Bununla beraber CNN Türk’te Hande Fırat’ın sunduğu Gece Görüşü programına katılan Hürriyet gazetesi yazarı Abdulkadir Selvi, 15 Temmuz darbe girişiminden üç gün önce İran’ın olaydan haberi olduğunu iddia etti. İran ordusunun alarma geçirdiğini söyleyen Selvi, “Belli ki bu alarm duruma geçiş sebebi, Türkiye’de yaşanacak darbe girişimiyle ilgili bir istihbarattır. Bundan olumsuz olarak etkilenmemek için kendilerini korumak istemeleri yönünde bir tedbir aldıkları anlaşılıyor.” dedi.
|