Kullanıcıların profil bilgileri ziyaretçilere gizlidir.
|
Yanıt: Karahindiba Masumluğunda Çocuksu Kalbim
Şu sözü çok seviyorum günlüğüm;
"Kimseyle hiçbir konuda yarış halinde değilim. Kimseden akıllı, kimseden güzel, kimseden iyi olma gibi bir iddiam yok. Kimse için en değilim. Daha değilim. Bu devasa iddiasızlığın bana verdiği özgürlüğün hastasıyım."
İnsanları anlayamıyorum, hiçbir zamanda anlayamadım. Her yerde o kadar çok varlar ki, iş hayatı, akrabalar, çevre... Herkes birbiriyle yarış halinde. Herkes bir kişiliği var sanıyor, oysa başkalarının kişilikleri altında ezildiklerinin farkında bile değiller.
Başkalarının kişilikleri altında diyorum, çünkü birilerinin varlığını kıskanırken, onun sahip olduklarına göz diktiklerinde, kendi kişilikleri olmuyor, o kişilerin varlığının altında eziliyorlar aslında. Oysa insanlar etrafındaki kişileri kıskanmak yerine, örnek alarak kendilerine bir şeyler katmayı, sadece kendilerini geliştirerek ilerlemeyi deneselerdi, gerçekten ülke beyin ölümü gerçekleşmiş insanlarla dolu olmazdı.
Bence bazı insanların çoktan beyin ölümü gerçekleşmiş gibi... Çünkü kendileri için yaşamıyorlar... Başkalarının varlığıyla yarış halindeler ve kendileri gibi olamadan, hep o kişilerden daha iyi, daha üstün, daha mükemmel olabilmek için uğraşıp, hayatlarını heba ediyorlar. Sonra ellerinde koca bir hüsran kalıyor.
Bunun örneklerini çok gördüm. Sonra ellerinde pişmanlık kalıyor.
Hayatım boyunca hep sahip olduklarımın kıymetini bilip, yetinmeyi bildim. Hayatta kırıldığım şeyler oldu muhakkak ama o da iyi niyetimden oldu. Yani bir şeye sahip olamadım diye veya her şeye sahip olmak istediğim için, mutsuzluklar inşaa etmedim kendime.
Yetinmeyi bilerek, emin adımlarla ilerledim. Belki bazen aldığım sorumluluklar beni zaman zaman yıpratma noktasına da getirdi. Ama hepsi bendim, emeğimin, çabamın, duygusal yansımalarıydı.
-mış gibi bir karakterde görünüp, hiçbir zaman başkasının özentisi olup, o kişiden üstün olma, yarışma çabasına girmedim. Yapabildiğim ve başarabildiğim kadardım.
Yeri geldi kendimi geride tutup, sevdiklerimi önde tuttum. Ve bundan hiçbir zaman gocunmadım.
Hayat aslında saniyelik...
Kimse bunun farkında değil. Saniyelik ömrümüzü, başkalarının gölgesi altında, boş boş işlerle doldurmak bana hiç akıllıca daha doğrusu akıl kârı gelmiyor.
Saniyelik ya, saniyelik...
Saniyelik yapılan kazalar,
Saniyelik çıkan kavgalar, cinayetler
Saniyelik gelen kalp krizi...
Her şey saniyelik aslında.
Ve biz daha ne kadar yaşayacağımızı bilmediğimiz bu ömrü, ne için, nasıl tükettiğimizi hiç sorgulamıyoruz.
Başkalarını sorgulamak, yargılamak daha kolay geliyor insanlara...
İnsan kendini yargılarsa, hayatını nasıl heba ettiği gerçeğiyle yüzleşmekten korkuyor. Ve bununla yüzleştiğinde baş edememe korkusu, bir şey başaramayacağı korkusu, ayağa kalkamama korkusunu, başkalarının gölgesi altına gizleyip, başkası gibi davranmaya çalışıyorlar.
Oysa insan nereye giderse gitsin, ne yaparsa yapsın, herkesten uzak odasına çekildiğinde, savaştığı yine kendi beyninin içidir. Kaçtıklarını sansalarda kaçamıyorlar farkında değiller.
Ne kadar garip değil mi? Aslında başkalarının kötülüğünü isterken, kendilerine kötülük yaptıklarının farkında olamamaları...
Öyle işte günlüğüm...
Son günlerde çok yoruluyorum. İşler, kurs, eğitim derken, bir şekilde ayakta duracak gücü buluyorum şükür. Tabi bu gücü bulmamda payı olanların varlığına da şükürler olsun.
Sence 2025 güzel, gümbür gümbür gelir mi günlük?
Ama yavaş yavaş acele etmemeyi, telaş yapmamayı öğreniyorum günlük. Kendimin bu huyunu sevmiyorum. Napıcan yani sen acele edince her şey hallolmuyor, başkalarından kaynaklı oluşan sorunlar yüzünden, sen acele ettiğinle kalıyorsun. Değiyor mu, kendini yıprattığına? Değmiyor
Bu yüzden 2025 için umutlanmak istesem de, kendimi frenliyorum.
Yavaş yavaş sakin ve sabırlı adımlarla ilerlemeye çalışıyorum. Biliyorum ve inanıyorum, her şey güzel olacak...
Bir de iş yerindeki şu belirsizlik erkenden netleşseydi...
Bunun içinde acele etmek istemiyorum ama bu durum ve belirsizlik artık yoruyor fazlasıyla. Yani yarınlar için değil, bugünümü etkilediği için artık kafa rahatlığı istediğimden, netliğe kavuşmasını çok istiyorum.
Bir de hayalimdeki her şeyin gerçekleştiği günleri görebilmeyi!
Hayırlısı artık...
Güzel günlere...
To view links or images in signatures your post count must be 10 or greater. You currently have 0 posts.
“ Kimseyle hiçbir konuda yarış halinde değilim.
Kimseden akıllı, kimseden güzel, kimseden iyi olma gibi bir iddiam yok.
Kimse için 'EN' değilim, 'DAHA' değilim.
Bu devasa iddiasızlığın bana verdiği özgürlüğün hastasıyım. ”
To view links or images in signatures your post count must be 10 or greater. You currently have 0 posts.
|