Tekil mesaj gösterimi
Alt 22 Ağustos 2022, 14:03   #1
Çevrimdışı
Zeze - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kullanıcıların profil bilgileri ziyaretçilere gizlidir.
Standart Necip Fazıl Kısakürek Kimdir?

Necip Fazıl Kısakürek Kimdir?



Necip Fazıl Kısakürek Kimdir?

26 Mayıs 1904’te İstanbul’da doğmuştur. Annesi, Girit göçmenlerinden bir ailenin kızı Mediha Hanım; babası Mekteb-i Hukuk mezunu ve Bursa’da aza mülazımlığı, Gebze’de savcılık ve Kadıköy’de hakimlik görevlerini üstlenmiş Abdulbaki Fazıl Bey’dir.

Büyükdere’de bir mahalle mektebinde eğitimine başlayan şair, ilköğrenimini Fransız Papaz Mektebi, Amerikan Koleji, Rehber-i İttihad Mektebi, Büyük Reşit Paşa Numune Mektebi gibi okullarda devam ettirmiştir. Ortaöğretimi Bahriye Mektebi’nde yapan Necip Fazıl, 1922 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe bölümünde eğitim almaya başlamıştır. Bu fakültede okurken, 1925 senesinde Milli Eğitim Bakanlığı’nın verdiği bir bursla Paris’e Sorbon Üniversitesi Felsefe bölümüne gönderilmiştir. Paris’te düzensiz bir hayat geçiren Necip Fazıl, okula zaman ayıramadığı için derslerinde başarısız olmuş ve bunun üzerine de bursu kesilince yurda dönüş yapmıştır. Aynı sene Felemenk Bahr-i Sefit Bankası’nda işe başlayan sanatçı, sırasıyla Osmanlı Bankası’nın Ceyhan, İstanbul ve Giresun şubelerinde çalışmıştır. 5 Ağustos 1929 tarihinde Ankara’da 9 yıl çalıştığı ve müfettişliğe terfi ettiği İş Bankası’na Umum Muhasebe Şefi olarak girmiştir.

1939 yılında Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel tarafından Ankara Devlet Yüksek Konservatuarı’na öğretim üyesi olarak atanan Necip Fazıl, Milli Eğitim Bakanından İstanbul’da bir görev istemiştir. Bunun üzerine Güzel Sanatlar Akademisi Yüksek Mimari bölümüne tayin ettirilmiştir. Ayrıca şair, Robert Koleji’nin son sınıflarında edebiyat öğretmenliği de yapmıştır.

1943 senesinde devlet görevinden ayrılan Kısakürek, 17 Eylül 1943 tarihinde Büyük Doğu dergisinin ilk sayısını yayımlamıştır. 1943-1945 yılları arasındaki ilk dönemde bir düşünce ve sanat dergisi olarak çıkarılan dergi, daha sonraki zamanlarda siyasal bir yayın organı haline gelmiştir. 5 Haziran 1978 tarihine kadar günlük, haftalık ve aylık olarak çeşitli periyotlarda 16 dönem olarak yayın hayatına devam etmiştir. Yazılarından dolayı birkaç defa hüküm giyen şair kısa süreli hapislikler yaşamıştır.
26 Mayıs 1980 tarihinde Türk Edebiyat Vakfı tarafından “Şairler Sultanı” ve 1982 yılında yayımlanan “Batı Tefekkürü ve İslam Tasavvufu” adlı eseri sayesinde de “Yılın Fikir ve Sanat Adamı” seçilmiştir. Hayatının son demlerini Erenköy’deki evinde kitapları, yazıları, notları ve dostlarıyla birlikte geçirmiştir. 25 Mayıs 1983 tarihinde de hayata veda etmiştir.

Sanatı
Necip Fazıl, şiire 12 yaşındayken annesinin desteğiyle başlamıştır. İlk şiirini Yeni Mecmua dergisinin 1 Temmuz 1923 tarihli sayısında yayımlamıştır. “Kitabe”isimli bu şiir, daha sonra ilk şiir kitabı olan “Örümcek Ağı”nda “Bir Mezar Taşı” adıyla yer almıştır. Örümcek Ağı kitabı 1925 yılında çıkarılmıştır. Bu şiir kitabı 28 şiirden oluşmaktadır. Bu şiirler, öz ve biçim özellikleri bakımından devrin hececi şairlerini geçmeyen ilk dönem eserleridir. 1928 senesinde çıkardığı “Kaldırımlar” kitabıyla büyük bir üne kavuşmuştur. Bu kitabındaki şiirleri iç ve dış yapı özellikleri açısından özgün yapıtlardır. Milli Edebiyatçıların ve Beş Hececilerin bir türlü mükemmelliğe ulaştıramadıkları hece ölçüsünün söyleyiş olanaklarını artırmış, taze imgeler katmıştır. Kafiyelere yalnızca bir ahenk görevi vermemiş; onlardan anlamı kuvvetlendiren musiki öğeleri olarak da kullanmıştır. Otel Odaları, Kaldırımlar, Geçen Dakikalar ve Sayıklama gibi şiirleri bu devir şiirlerine örnek olarak gösterilebilir.

1932 yılında üçüncü şiir kitabı “Ben ve Ötesi”ni okuyucularıyla buluşturan şair, bu kitabındaki 69 şiirden 23’ünü Örümcek Ağı kitabından, 21’ini Kaldırımlar kitabından almış ve yeni şiir olarak da 25 şiir ilave etmiştir. 1936 senesinde Ankara’da olan sanatçı, devrin materyalist dergilerinin karşısına ruhçu bir felsefeyle çıkmak istemiş ve bunu gerçekleştirmek için de haftalık Ağaç dergisini çıkarmıştır. Bu derginin kadrosunda Ahmet Kutsi Tecer, Abdülhak Şinasi Hisar, Ahmet Hamdi Tanpınar, Burhan Toprak, Mustafa Şekip Tunç, Fikret Adil, Sabahattin Ali, Ahmet Muhip Dıranas, Bedri Rahmi Eyüboğlu ve Sait Faik Abasıyanık gibi değerli sanatçılar bir araya gelmiştir. İlk 6 sayısı Ankara’da çıkan dergi daha sonra İstanbul’a taşınmıştır. Bu dergi 17 sayı çıktıktan sonra ilgisizlik ve maddi sıkıntılar yüzünden yayın hayatına son vermiştir.

Necip Fazıl’ın olgunluk dönemi eserleri geleneksel halk şiirimizle modern Fransız şiirinin sentezinden doğan özgün eserlerden meydana gelmektedir. Şair, 1930-1945 yılları arasını kapsayan bu dönemde oturmuş bir dil ve sağlam bir teknikle oluşturulan şiirde; can sıkıntısı, buhran, hafakan gibi bireysel sıkıntılarını, iç alemin gizli duygu ve tutkularını, madde ve ruh çatışmalarını anlatmıştır.

1933-1943 yılları arasında şiirlerini Ağaç, Oluş, Varlık ve Ses dergilerinde yayımlayan Kısakürek, 17 Eylül 1943 tarihinden itibaren Büyük Doğu dergisini çıkarmaya başlamıştır. Başlarda Ağaç dergisi paralelinde bir yayın politikası izleyen sanatçı, 1945 yılından sonra politikasını siyaset ve günlük konulara yönlendirmiştir. Büyük Doğu, 1943-1978 yılları arasında bazen kesintilere de uğrayan 35 yıllık yayın hayatıyla, bazen günlük gazete, bazen de haftalık ya da aylık dergi olarak toplam 512 sayı yayımlanmıştır. Necip Fazıl, Büyük Doğu dergisiyle birlikte din ve politika alanlarında da çalışmalar yapmıştır.

“Vasiyet”inin 3.maddesi, şairin kendi eserlerine bakış açısını ve edebiyat dışı değerlendirmelerini ortaya koymaktadır:
“Büyük Doğu Yayınları kitabevi kuruluncaya kadar şunun bunun neşrettiği eserlerim arasında mukaddes ölçülere karşı küçük ve hafif çapta laubali, dikkatsiz ve ciddiyetsiz, hürmet ve haşyetten mahrum ve ne varsa -isterse nokta veya virgül olsun- onları reddediyor, malım olmaktan çıkarıyor ve bütün sorumluluğumu, bundan böyle kendi idare, murakabe ve firmam altında çıkaracağım eserlere bağlıyorum. İnşallah Hak bana onları dünya gözüyle bütünleşmiş ve tamamlanmış gösterir, arkamdan gelecekler de bu örneklere göre devam ederler, virgül oynatmaktan bile çekinirler. İslama pazarlıksız ve sımsıkı bağlanmadan önceki şiirlerim ve yazılarım arasında hatta küfre kadar gidenler ise, çoktan beri eser çerçevem dışına çıkarıldığı, her birinden ayrı ayrı istiğfar edildiği ve çöp tenekesine atıldığı için nereden nereye geldiğimi göstermekte bile kullanılmamalıdır.”

“Çile” isimli eserinin sonuna eklediği “Poetika” bölümünde şiir anlayışını; “şair, şiir, şiirde usul, şiirde gaye, şiirin unsurları, şiirde kütük ve nakış, şiirde şekil ve kalıp, şiirde iç şekil, şiir ve cemiyet, şiir ve hayat, şiir ve din, şiir ve müspet ilimler, şiir ve devlet, toplam” başlıkları altında anlatmıştır.

Eserleri

Şiir kitapları: Örümcek Ağı, Ben ve Ötesi, Kaldırımlar, Sonsuzluk Kervanı, Şiirlerim, Çile, Esselam.

Oyunları: Tohum, Bir Adam Yaratmak, Sabırtaşı, Künye, Nam-ı Diğer Parmaksız Salih, Para, Ahşap Konak, Reis Bey, Siyah Pelerinli Adam, Yunus Emre, Abdülhamit Han, Mukaddes Emanet, Kanlı Sarık.

Öykü ve Romanları: Birkaç Hikaye Birkaç Tahlil, Hikayelerim, Aynadaki Yalan, Ruh Burkuntularından Hikayeler, Kafa Kağıdı.
  Alıntı