Şuraya ilk defa dibine kadar içimi dökmek istiyorum...

Ne kadar sahte, ne kadar iki yüzlü, ne kadar yalaka, ne kadar içten pazarlıklı bir kızsın.
Arkasından konuşup, yaptıklarını eleştirdiğin insanın; yaptıklarının aynısını yapmak sırf yağ çekicem diye, onun gibi olmaya çalışmak ama onu sevmiyormuş gibi davranmak.
Fakat aynı ona benzemek. İki yüzlülüğün kaçıncı seviyesi acaba?

İkimizde ezelden beri sevmiyoruz birbirimizi. Sen sana ve sizin gibilere boyun eğmediğim, sizin gibi düşünmediğim için sevmiyorsun, bende sizin gibi yalakaları, başkasının sırtından geçinmeye, yükselmeye çalışanları sevmiyorum.

Bu yüzden hiçbir zaman yıldızımız barışmayacak. Her şeyi bilmiş bilmiş görünüyor, yüksek dağları ben yarattım edasıyla, egonla hava yapıyorsun ya, herkesi yönetmeye çalışmalar falan, böyle yapınca kendini çok bilgiliymiş gibi gösteriyorsun ya hani, çok komik görünüyorsun. Bu bilgisizliğinin, kendin olarak varolamayışının acizliği...

Şu hadsiz tavırlarınıza sessiz kalışım, hayatta ki hedeflerime ulaşmak için gösterdiğim sabrın neticesi...

Her zaman çok sevdiğim bir atasözü var; "Keser döner, sap döner, gün gelir hesap döner" diye.

Hayat yarına bırakır ama kimsenin yanına bırakmaz...

Bu şirketten kimler geldi, kimler geçti... Kimisi yaşattıklarını yaşayarak gitti...

Hayat bu, bugün gülüyorsun diye, hep kendin güleceğim sanırsın?

Devam et!