Forum Logo  

Anasayfa Forum Duyuruları Yönetim İletişim
 -
Geri Git   ForumAdasi.Com > Kültür ve Sanat > Kültür - Sanat - Tarih > Arkeoloji


Arkeoloji Sözlüğü


Kullanıcı Etiket Listesi

Yeni Konu Yeni Cevap
 
LinkBack Seçenekler Görüntüleme stilleri
Alt 30 Haziran 2022, 12:38   #11
Çevrimdışı
Avatarsız Forum Üyesi
Kullanıcıların profil bilgileri ziyaretçilere gizlidir.
Standart Yanıt: Arkeoloji Sözlüğü

-L-

LATIFUNDIUM: Devletten bağımsız olan, ilkel yöntemlerle ve düşük verimle işletilen geniş tarım alanlarına verilen ad.

LAVAGETAS: Akha kralarının yardımcılarına verlen ad.

LIMITANEI: Roma İmparatorluğu'nda savunma amacıyla sınır boylarına yerleştirlen köylü-asker birliklerine verilen ad.

LINEAR A YAZISI: M.Ö. 1600'lerde Girit'te ve Yunanistan'ın başka bölgelerinde, Yunanca'nın yerleşmesinden önce kullanılan hece yazısına verilen ad.

LINEAR B YAZISI: M.Ö. 1450'lerde Linner A'dan türetilen hece yazısına verilen ad. Bu yazının Girit'e değil, Yunanistan'daki Akhalara özgü bir yazı olduğu anlaşılmıştır. Zira Lineer A yazısı, Girit'in başka bölgelerinde bulunmasına karşılık, Linear B yazısı Knossos dışında görülmemiştir. Oysa Yunanistan'daki Akha merkezlerinde, örneğin Mykenai ve Pylos'ta çok sayıda Linear B yazılı tablet bulunmuştur.

LİBASYON (İng. Libation): Antik kültürlerde tanrıların şerefine içki içilmesi ve bu içkinin yere dökülmesi törenine verilen ad

LOGOTHETES: Maliyenın denetlenmesinden sorumlu yöneticilere verilen ad.
  Alıntı
Alt 30 Haziran 2022, 12:39   #12
Çevrimdışı
Avatarsız Forum Üyesi
Kullanıcıların profil bilgileri ziyaretçilere gizlidir.
Standart Yanıt: Arkeoloji Sözlüğü

-M-

MAGISTRA: Roma’nın cumhuriyet döneminde yüksek devlet görevlilerine verilen ad. Örneğin; quaestor’lar, censor’lar, praetor’lar ve aedilis’ler gibi.

MAGISTROS: Bizans İmparatorluğu’nda kullanılmış bir ünvan. Bu ünvanı taşıyanlara yılda 24 libre altın ile iki tören giysisi verilirdi.

MAGNAT: Latince ‘magnatus’ (=seçkin kişi) kelimesinden gelmektedir. Sözlük anlamıyla, Macaristan ve Polonya’da baronlar, sarayda görevli kontesler, danışmanlar vb. gibi başlıca saray görevlilerine verilen addır. Sonraları toprak sahibi tüm soyluları kapsayan bir ünvan halini almıştır. Burada, Bizans Sarayı çevresinde toplanan bir tür toprak ağalığı sistemini belirtmek için kullanılmıştır.

MANİCİLİK: M.S. III. yüzyılda, İranlı din reformcusu Mani tarafından kurulan dine verilen ad. Zerdüştçülükteki ikincilliği daha da ileri götürerek, bütün maddi ve bedensel olan şeyleri kötü diye niteleyerek reddetmiştir. Bu dine inananlar bir yanda katı bir cinsel oruç uygulayan seçkin zümre ile öte yandan evlenmelerine ve dünyada kanaatkârlıkla yaşamalarına izin verilen sıradan üyelere ayrılıyorlardı. Manicilik M.S. VI. yüzyılda Hıristiyanlık tarafından ezilmiştir.

MAUSOLEION: Anıt-mezar. Karya satrabı Mausollos için Halikarnassos’ta yaptırılan mezar-anıtı ifade eden sözcük. Daha sonra genel olarak tüm anıt-mezarlar için kullanılmıştır.

MEGARA: Eski Yunanistan’da herbiri birkaç köyü kapsayan ve beş yöreden oluşan bölgeye verilen ad. Daha sonra bu köyler, Megara adını taşıyan kentte birleştiler.

MEGARON: Dikdötgen planlı, etrafı surlarla çevrili yapılara verilen ad. İlk defa Akhalar döneminde yapılmıştır.

MİNA: Eski Tunç ve Demir Devri’nde Anadolu’da kullanılan, 0,49 kilograma eş değer ağırlık ölçüsüne verilen ad.

MİNOA SERAMİK DÖNEMİ: Arthur Evans’ın Girit’in efsanevi kralı Minos’tan türettiği ve Yunanca konuşanların gelişinden önce Girit’te mevcut olan kültür ile yine Evans tarafından saptanan üç seramik dönemi için kullanılan ad.

MONİZM (Tekçilik): Dünyada olan tüm olayların tek bir neden bağlı olduğunu savunan düşünce sistemine verilen ad.

MONOGENESIS (Tekkökencilik): İnsanların ya da dilin tek bir kökenden türediğine inanan düşünce sisteminin adı. Karşıtı Çokkökencilik (Poligenesis)’tir.

MUNICIPIUM: Merkezden atanan ya da yerinde seçilen bir ‘magistra’nın başkanlığında kendi kendini yöneten kent.

MURÇ: Taş işçiliğnde kullanılan sivri uçlu oyma kalemlerine verilen ad.
  Alıntı
Alt 30 Haziran 2022, 12:40   #13
Çevrimdışı
Avatarsız Forum Üyesi
Kullanıcıların profil bilgileri ziyaretçilere gizlidir.
Standart Yanıt: Arkeoloji Sözlüğü

-N-

NAISKOS: Eski Yunanistan’da küçük tapınaklara verilen ad.

NAOS (Cella): Bir tapınakta kült heykelinin korunduğu en kutsal mekana verilen ad.

NEKROPOL(Mezarlık, İng. Cemetery): Eski yerleşimlerde, kent dışında yeralan toplu gömütlerin bulunduğu mekana verilen ad. Eski Yunanca Nekros=Ölü ve Polis=Şehir kelimelerinden oluşmuştur.

NEXUM: ‘Patrici’lere borcunu ödeyemeyen ‘Pleb’lerin bu nedenle düştükleri kölelik durumuna verilen ad.

NİŞ (İng. Niche): Çeşitli amaçlarla yapıların duvarlarına açılmış hücre ve oyuklara verilen ad.

NYMPHAION: Eski Yunanca’da çeşmelere verilen ad.
  Alıntı
Alt 30 Haziran 2022, 12:41   #14
Çevrimdışı
Avatarsız Forum Üyesi
Kullanıcıların profil bilgileri ziyaretçilere gizlidir.
Standart Yanıt: Arkeoloji Sözlüğü

-O , Ö-

OIKUMENE (Ekümen): Evren dünya anlamına gelen kelime.

OPISTHODOMOS: Bir tapınakta genellikle tapınak hazinesinin korunduğu cella’nın arkasındaki mekana verilen ad. Bunlara her tapınakta rastlanmaz.

OPTIMATES: Roma İmparatorluğu’nda, ‘Pleb’ler ile ‘Patrici’ler arasındaki evlenme yasağının kalkmasıyla ortaya çıan yeni sınıfa verilen Latince ad. Bu sınıf eski ‘Patrici’ ailelerle birlikte siyasal kurumları elinde bulunduruyordu.

ORBIS: Latince küre, dünya anlamına gelen kelime.

ORKHESTRA: Bir tiyatroda sahne yapısı ile izleyicilerin oturduğu bölümün arkasında kalan, koro için ayrılmış dans alanlarına verilen ad.

ORTA HELLADİK: Yunanistan anakarasında yaklaşık olarak M.Ö. 2000 ile M.Ö.1650 yılları arasındaki seramik dönemi’ne verilen ad.

ORTA MİNOA: Girit kültüründe, Kabaca ‘Mısır Orta Krallık Dönemi’ne denk düşen, M.Ö. 2000 ile M.Ö. 1650 yılları rasındaki sermaik dönemi’ne verilen ad.

OTOKTON: Bir bölgenin yerlisi anlamında kullanılan sözcük.
  Alıntı
Alt 30 Haziran 2022, 12:46   #15
Çevrimdışı
Avatarsız Forum Üyesi
Kullanıcıların profil bilgileri ziyaretçilere gizlidir.
Standart Yanıt: Arkeoloji Sözlüğü

-P-

PAGAN (Paien): Roma İmparatorluğu’nda, Hıristiyan karşıtı bir görüş olarak, çoktanrıcı inanca sahip kişilere verilen ad. Pagan kelimesi, Latince ‘Köylü’ anlamına gelen ‘Paganus’ kelimesinden türemiştir ve bu nedenle de çoktanrıcı Romalı köylüleri dile getirmek için kullanılmıştır.

PANTEİZM: Tanrı’nın herşeyde, ve herşeyin Tanrı’da olduğunu savunan inanca verilen ad. Mısır ve Yunan dinlerinin dünya görüşüne yakından benzeyen bu inanç, M.S. XVII, yüzyılda, özellikle Spinoza’nın yapıtlarının yayımlanmasından sonra önem kazanmıştır.

PANTEON: Bir halkın inançlarını temsil eden tüm tanrı ve tanrıçalara ve bunları biraraya getiren tapınağa verilen isim. Eski Yunanca Pan=Tüm ve Theos=Tanrı kelimelerinin biraraya gelmesiyle oluşmuştur. Örneğin, Urartu Panteonu, Hitit Panteonu, Hurri Panteonu gibi.

PARADOS: Bir tiyatroda sahne yapısı ile izleyicilerin oturduğu bölümün ortasında yeralan yan girişlerden her birine verilen ad.

PARASKENION: Hellen tiyatrosonda sahnenin iki yanındaki kanatlara verilen ad.

PASTAS: Hellen evinde, üç ya da dört dikitle avluya açılan, hemen hemen bir duvardan karşı duvara kadar enlemesine uzanan odalara verilen ad.

PATRICIUS (Patrikios): Roma’da asiller ve zenginler sınıfına verilen ad.

PATRONICIUM: Korumacılık, patronluk.

PATRONUS: Client’lerin koruyucusu durumunda olan patrici sınıfına dahil zengin Roma yurttaşlarına verilen ad.

PAYE: Yapıda duvar örme yöntemleriyle yapılmış düşey taşıyıcılara verilen ad. Bunlar, kare, dikdörtgen daire ya da çokgen plânlı olabilir.

PEKTORAL: Çeşitli madenlerden yapılmış gerdanlıklara verilen ad.

PELASGLAR: Yunanistan’ın ilk sakinleri olduğuna inanılan Anadolu kökenli halkın adı.

PERIOIKOI: Sparta’da kentin civarında oturan ve ‘Yarı Yurttaş’ konumunda bulunan halka verilen ad.

PERIPTERTOS: Cellasının çevresi tek sıra sütun dizisiyle çevrilmiş tapınaklara verilen ad.

PERISTYL: Eski Yunanistan’da sütunlarla çevrili avluya verilen ad.

PHALANKS: Makedon ordusunda sarissa taşıyan hoplit’lerden oluşmuş ağır piyadelere verilen ad.

PILASTR: Eski Yunanistan’da dörtgen biçimli ve duvara bağlı yarım sütunlara verilen ad.

PİTOS: Antik Çağ’da genelde şarap ve zeytinyağı gibi sıvı ürünlerle kuru tarım ürünlerini depolamakta kullanılan büyük çapta küplere verilen ad

PLEB: Roma’da avam sınıfını oluşturan halka ve özgür köylülere verilen ad. Toplumun en kalabalık sınıfını plebler oluştururdu.

PLEBISCITES: Concillium Plebis’in aldığı kararlara verilen ad.

POLIS (Poleis): Eski Yunanistan’da kent-devletlere verilen ad.

PONTIFEX MAXIMUS: Roma’da başrahibe verilen ad.

POPULARES: Roma’da yeterli mal varlığına sahip olmayan halk sınıfına verilen ad.

POPULUS ROMANUS: Krallık döneminde yurttaşlık haklarından yararlanan tüm Roma halkı.

POSSESSORIS: Bir malın kullanım hakkını, sahibi olsun ya da olmasın elinde bulunduran kişi.

POSTAMENT: Roma mimarlığında, sütun kaidesinin altında yeralan yüksekçe bir prizma biçimindeki altlığa verilen ad.

POTESTAS: Tribunuslerin elinde bulunan zor kullanma yetkisi.
PRAEFECTURA: Roma İmparatorluğu’nda, eyaletler (=dioceese)den oluşan en büyük yönetim birimlerine verilen ad.

PRAEFECTUS PRAETORIA: Roma’da imparatora bağlı eyalet valilerine verilen ad. Bunlar kendi bölgelerinde aynı zamanda ‘İmparator Vekili’ ünvanına da sahiptiler.

PRAESIDIALIS: Roma’da başkan ya da yönetici olan kişiler için kullanılan ünvan.

PRAETOR: Roma’da yargı işlerine bakan, aynı zamanda iktidarı kullanma yetkisine sahip magistralara verilen ad.

PRETON: Tapınaklarda bulunan çevresel sütun dizilerine verilen ad.

PRINCIPATUS: Tek kişiye dayalı Roma başkanlık sistemine verilen ad.

PROCONSUL: Roma İmparatorluğu’nda eyalet valilerine verilen ad.

PROLETARII: Roma’da herhangi bir mal varlığına sahip olmadıklarından centuria örgütlenmesinden dışlanmış en yoksul kesim. Bunlar yalnızca çoluk-çocuk (=proles) ürettkleri için bu adla anılmışlardır.

PRONAOS: Bir tapınakta genellikle doğuda yeralan ve cella’ya (naos) geçit veren ön odaya verilen ad. Diğer bir deyişle, cellanın önünde, anta duvarlarının arasında kalan bölümün adı.

PROPYLON (Propylaia): Yunan ve Roma mimarisinde anıtsal kapılara verilen ad.

PROSKENION: Bir tiyatroda sahne yapısının cavea’ya doğru ileriye taştığı bölüm. Klasik Dönem sonrasında sahne işlevi görmüştür.

PROSTAS EV: Priene’de örneklerine rastlandığı gibi, önünde sütun dizisi bulunan evlere verilen ad.

PROSTYLE: Önünde sütun dizisi bulunan yapılara verilen ad.

PROTO-YUNAN(CA): Yunanca ve Yunanlıların atası olduğu varsayılan, fakat belgelenmemiş dil ve halka verilen ad.

PROVINCIA. İtalya Yarımadası dışında fethedilmiş toprakların yönetimi için saptanmış birim, bir tür eyalete verilen ad.

PRYTANEION: Ocağında sürekli ateş yanan, seçkin yabancıların, yabancı ülkelerden gelen elçilerin, savaşta ya da Hellenler arası oyunlarda kazandıkları başarılarla halkın övgüsünü toplayan yurttaşların ağırlandıkları yapılara verilen ad. Koloni kuracak kişiler, yanlarına bu ocakta yaktıkları odunları alırlar ve gittikleri denizaşırı ülkede yeni bir prytaneion kurarlardı.

PSEFISMATA: Ekklesia kararlarına verilen ad.

PUTTINI: Sanatsal tasvirlerdeki küçük erkek çocuklara verilen ad.
  Alıntı
Alt 30 Haziran 2022, 12:47   #16
Çevrimdışı
Avatarsız Forum Üyesi
Kullanıcıların profil bilgileri ziyaretçilere gizlidir.
Standart Yanıt: Arkeoloji Sözlüğü

-Q-

QUAESTOR: Roma’nın cumhuriyet döneminde hazine yöneticilerine verilen ad. İmparatorluk döneminde ise doğrudan imparatora bağlı memur durumundayken Constantinus zamanında mühürdar görevini üstlenmişlerdir.
  Alıntı
Alt 30 Haziran 2022, 12:47   #17
Çevrimdışı
Avatarsız Forum Üyesi
Kullanıcıların profil bilgileri ziyaretçilere gizlidir.
Standart Yanıt: Arkeoloji Sözlüğü

-R-

RELIK: Din büyüklerinden ya da azizlerden kalan kutsal eşyalar ve kutsal emanetler için kullanılmış sözcük.

RES PUBLICA: Latince kelime anlamı ‘kamuya ait’ demektir. Roma’da ise ‘Cumhuriyet’ anlamıyla kullanılmıştır.

RESİM YAZISI (Hiyeroglif): İfade edilen nesnenin resminin ya da doğrudan işaretinin yapıldığı yazı sistemine verilen ad.

REVAK: Bir yapının önünde yeralan, bir uzun kenarıyla yapıya bitişik, diğer uzun kenarı boyunca sütunların taşıdığı bir kemer dizisiyle dışa açılan, üstü tonoz, kubbe ya da çatıyla örtülü önü açık mekanlara verilen ad.

RHAPSODES: Ellerindeki değneklerle kenten kente dolaşarak kahramanlık türküleri okuyan insanlara verilen ad.

RHETORIK: Eski Yunanistan’da hitabet sanatı. Kimi zengin ve asil ailelerin çocuklarına, o dönemin ünlü hatipleri rhetorik dersi verirlerdi.
  Alıntı
Alt 30 Haziran 2022, 12:49   #18
Çevrimdışı
Avatarsız Forum Üyesi
Kullanıcıların profil bilgileri ziyaretçilere gizlidir.
Standart Yanıt: Arkeoloji Sözlüğü

-S-

SARISSA: Sparta ordusunda kullanılan ve boyu 5 metreden uzun mızraklara verilen ad.

SATRAPLIK: Perslerin işgal ettiği topraklarda yerel halktan güvenilir kişileri başa getirerek uyguladığı yönetim şekline verilen ad.

SCHOLA (Skhola): Roma’da saray muhafız birliklerine verilen ad.

SCHOLARIUS: Schola’larda görev yapan askerlere verilen ad.

SECESSIO: Roma’nın cumhuriyet döneminde, M.Ö. 494-287 yılları arasında, Pleblerin Patricilere karşı beş kez başvurdukları ayaklanmalara verilen ad. Bu ayaklanmaların nedeni, Pleblerin Roma’dan ayrılıp başka bir kent kurma istekleriydi.

SELEVKOSLAR: Büyük İskender’in generallerinden Selevkos tarafından Suriye ve Mezopotamya’da kurulan hanedanın adı.

SEMANTİK: ‘Anlamla ilgili anlamsal’ manasında sözcük.

SENATUS (Senato): Roma’da kralın danışma meclisine verilen ad.

SERAMİK DÖNEMİ: Arkeologlar tarafından çanak-çömlek üslûplarına dayanarak tarihlendirilen dönemlere verilen ad.

SİCİLLİ KOLONLAR (=Coloni adscriptii): Köle olarak satılmaktansa, kendisine verilen toprağı terk etmemek koşuluyla o topraklara yerleştirilen barbarlara verilen ad.

SOLIDUS: Roma’da kullanılmış altın paralara verilen ad.

SPHENDONE: Stadion’unyarım daire biçimli arka bölümüne verilen ad.

STADION: 1. Yaklaşık olarak 180 metreye denk olan uzunluk ölçüsü. 2. Bu mesafede yapılan koşu. 3. Koşu ve diğer atletizm yarışmalarının yapıldığı, kademeli oturma yerlerine sahip, ince ve uzun yapı.

STEL: Genellikle yazıt, bezeme ya da her ikisini de içeren ve dik bir biçimde zemine yerleştirilen dar levhaya verilen ad.

STOA: Bir sokak, agora ya da başka bir yapının yanında yeralan, üstü kapalı, sütunlu galerilere verilen ad.

STRATEGOS: Atina ordusunda donanma komutanlarıne verilen ad.

STRATİGRAFİ (İng. Stratigraphy): Aslen bir yerbilim sözcüğüdür. Arkeolojide ise, yerleşimlerde oluşan katmanları açıklamak için kullanılır. İnsanların inşa ettikleri binalar, üzerinde yaşadıkları yerleşim tabanları zaman içinde terkedilir, harabeye döner ve yıkılır. Yıkılan yapıların kalıntılarının üzerine yenilerinin yapılması, yeni nesillerin gelip yaşamlarını sürdürmeleriyle, höyüklerde görüldüğü üzere, yeni katmanlar oluşur. Stratigrafi, yani katmanlaşmanın oluşumu, belli noktalarda jeolojik oluşumlarla paralellik gösterir. Genel bir kural olarak en alttaki tabaka, eğer deprem gibi çok güçlü doğal bir felaketle yer değiştirmemiş ise, en eski olandır.

SYMMAKHIA: Perslere karşı Yunanların tek vücut olmasını sağlayan birliğe verilen ad.

SYNOIKISMOS: Antik Çağ’da bazen bir kaç kent ya da ufak yerleşim birimlerinin biraraya gelerek oluşturduğu kent-devletlere verilen ad.
  Alıntı
Alt 30 Haziran 2022, 12:50   #19
Çevrimdışı
Avatarsız Forum Üyesi
Kullanıcıların profil bilgileri ziyaretçilere gizlidir.
Standart Yanıt: Arkeoloji Sözlüğü

-T-

TALANTON: Gümüş hesabıyla 20 kilograma eşit eski bir ağırlık biriminin adı.

TAŞ DİKİT (Paye): Antik Çağ’da binalarda ‘yapı örme’ tekniğiyle yapımış düşey taşıyıcıya verilen ad.

TEMENOS: Eski Yunanistan’da bir duvarla çevrelenmiş kutsal alana verilen ad.

TEMPLUM IN ANTIS: Pronaos’ta ante’lerin arasında iki sütunu bulunan tapınaklara verilen ad.

TEOGONİ: Tanrıların doğumu ve soy kütüğüne verilen ad.

TETRARCHIA: Diocletianus’un M.S. 293 yılında gerçekleştirdiği, İmparatorluk topraklarının özellikle askeri bakımdan, iki Augustus ile iki Caesar arasında dört parçaya bölünmesi esasına dayalı yönetim biçimi.

THERMAE: Roma İmparatorluğu’nda anıtsal hamamlara verilen ad.

THOLOS: Yuvarlak planlı yapılara verilen ad.

THYMELE: Antik Çağ tiyatrolarında sunağa verilen ad.

TOGA: Roma vatandaşlarının elbiselerine verilen ad.

THOLOS: Mykenai şehrinde örneklerine rastladığımız, Akhalara ait kubbeli mezarlara verilen ad.

TRIBUNUS: Roma’nın Cumhuriyet döneminde halk temsilcilerine verilen ad.

TRIBUS: Roma’nın krallık döneminde ‘Populus Romanus’u oluşturan üç kabileden herbirine verilen ad.

TRIREM: Üç sıralı Yunan kadırgasına verilen ad.

TRİUMVİRLİK: Roma’nın İmparatorluğa dönüşmesinin hemen öncesinde yürütülen üçlü yönetim tarzı.

TÜMÜLÜS (İng. Tumulus): Höyük gibi insan yapımı fakat daha dar kapsamlı bir tepeciktir. Höyükten farklı olarak tümülüs, kültürel yapı katmanlarından oluşmaz. Genellikle ahşap ya da taştan imal edilmiş bir mezar odasının üzerine büyük miktarda çakıl ve toprak yığılmasıyla oluşturulan bir mezar-anıttır. Büyük insan gücü gerektirdiğinden oldukça pahalı yapılardır. Bu nedenle de toplumun üst kademesinden insanlar için inşa edildikleri sanılmaktadır. Anadolu’daki en ünlü tümülüs, Gordion’daki Frig Kralı Midas’ın mezarıdır.
  Alıntı
Alt 30 Haziran 2022, 12:51   #20
Çevrimdışı
Avatarsız Forum Üyesi
Kullanıcıların profil bilgileri ziyaretçilere gizlidir.
Standart Yanıt: Arkeoloji Sözlüğü

-U , Ü-

UNSUR: Taşınabilir eşyalardan büyük, mimari yapılardan küçük arkeolojik oluşumlara verilen ad. Örneğin, bir kamp ya da tandır ateşinin kalıntıları, bir gömüt ya da bir duvar için açılan temel birer unsurdur.

URNE: Yakılan cesetlerin küllerinin konulduğu vazo şeklindeki kül kaplarına verilen ad.
  Alıntı
Yeni Konu Yeni Cevap

İçeriği Sosyalleştir

Etiketler
arkeoloji, sözlüğü


Şu anda bu konuyu görüntüleyen etkin kullanıcılar: 3 (0 üye ve 3 konuk)
 

Gönderme Kuralları
Konu açma yetkiniz yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti ekleme yetkiniz yok
Mesaj düzenleme yetkiniz yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık



Saat: 22:06.

Forum Bilgileri
Hukuki Aydınlatma Metni
ForumAdası, tüm hakları saklıdır.

Kurucu: Jön TüRk
Forum Sorumlusu: Zeze
Geliştiriciler: Regex & Cry
Tasarımcı: Mango

Powered by vBulletin® Version 3.8.6
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

Altyapı bilgilerini okuduğunuz vBulletin yazılımı ForumAdası üzerinde lisanslı bir şekilde kullanılmaktadır.
ForumAdası; internet ortamında kullanıcıların içerik üretmelerine, bu içeriklerin de önceden onaya tabi tutulmaksızın yayımlanabilmesine olanak sağlayan bir forum sitesidir. Forum siteleri, tıpkı sosyal medya ve interaktif sözlükler gibi 5651 sayılı kanunun 2. maddesinin 1. fıkrasının "m" bendine göre Yer Sağlayıcı olarak faaliyet göstermekte olan, hizmet ve içerikleri barındıran sistemleri sağlayan veya işleten platformdur.
5651 sayılı kanunun 5. maddesine göre yer sağlayıcı, yer sağladığı içeriği kontrol etmek veya hukuka aykırı bir faaliyetin söz konusu olup olmadığını araştırmakla yükümlü değildir. Başka bir deyişle ForumAdası üzerinden yapılan yazılı, görsel ya da işitsel paylaşımlardan doğabilecek yasal sorumluluk, mezkur içeriği paylaşan ForumAdası üyesi gerçek kişilere aittir. İlgili kanunun anılan maddesinin 2. fıkrasında da çok açık bir biçimde öngörüldüğü üzere; yer sağlayıcı, yer sağladığı hukuka aykırı içerikten, ceza sorumluluğu ile ilgili hükümler saklı kalmak kaydıyla, bu Kanunun 8 inci ve 9 uncu maddelerine göre haberdar edilmesi halinde ve teknik olarak imkân bulunduğu ölçüde hukuka aykırı içeriği yayından kaldırmakla yükümlüdür.
Açıklanan hukuki dayanaklar temelinde, hak ihlâli iddiasında bulunan hak sahipleri İLETİŞİM linkinden yer sağlayıcı ForumAdası yöneticilerine ihtarda bulunarak bahse konu hususu tebliğ etmeleri halinde incelemeler yapılıp, en geç 2 gün içerisinde gerekli işlemler tesis edilecektir.

5101 sayılı yasayla degişik 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu gereğince ForumAdası üzerinde telif hakkı bulunan MP3, video vb. eserlerin paylaşımı T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından hak sahipliği verilmiş olan MÜ-YAP tarafindan yasaklanmış olup, yasal işlem olması halinde, paylaşan kişi ya da kişilerin bilgileri gerekli kurum ile paylaşılacaktır.