Forum Logo  

Anasayfa Forum Duyuruları Yönetim İletişim
 -
Geri Git   ForumAdasi.Com > Kültür ve Sanat > Kültür - Sanat - Tarih > Çağdaş Türk ve Dünya Tarihi


Hrisopolis Muharebesi Başladı | 18 Eylül 324


Kullanıcı Etiket Listesi

Yeni Konu Yeni Cevap
 
LinkBack Seçenekler Görüntüleme stilleri
Alt 18 Eylül 2024, 08:57   #1
Çevrimiçi
Zeze
Zeze - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kullanıcıların profil bilgileri ziyaretçilere gizlidir.
Blue Star Hrisopolis Muharebesi Başladı | 18 Eylül 324

Hrisopolis Muharebesi Başladı | 18 Eylül 324



Hrisopolis Muharebesi, Hrisopolis (bugünkü Üsküdar)'ın Kalkedon (bugünkü Kadıköy) yakınlarında, iki Roma İmparatoru I. Konstantin ve Licinius arasında 18 Eylül 324'te çıkmıştır. Savaş bu iki imparatorun son karşılaşmasıydı. Licinius, donanması Hellespont Muharebesi'nda yenilmesinden sonra, güçlerini Byzantium şehrinden çekip boğazın karşısına, Anadolu yakasındaki Kalkedon'a götürdü. Konstantin takibe geçerek sonraki muharebeyi kazandı. Bu galebeden sonra tek imparator olarak kalan Konstantin 292 yılında imparator Diocletianus tarafından uygulanmaya başlayan iki "augustus" ve bunların seçtikleri iki "ceasar" şeklinde imparatorluk idaresi olan Tetrarşi dönemini sona erdirmiş oldu.
genel forum sitesi: forumadasi.com
Geçmiş
Hellespont Muharebesi'nde Licinius'un donanması büyük bir yenilgiye uğramıştı. Licinius'un amirali olan Abantus, fark edilir derecede daha küçük donanmaya sahip Konstantin'in oğlu caesar Crispus tarafından büyük bir yenilgiye uğratılmıştı. Bu deniz muharebesindeki zaferinin ardından Konstantin Anadolu yakasına geçti. Konstantin ordusu ile Boğazı geçişini Boğaz kıyılarında yeniden yaptırmış olduğu hafif taşıt gemiler filosu ile başardı. Buna baş neden Licinius tarafının ordusunun büyük bir kısmının, Licinius tarafından yeni olarak ortak imparator olarak atanmış, Martinian komutasında Çanakkale Boğazı'nın Marmara Denizi ağzında (Avrupa yakasında bulunan Gelibolu karşısında) Asya yakasında bulunan Lampasacus (modern Lapseki) civarında konuşlanıp buralara yakın olan Marmara Denizi güney sahillerini savunması idi.

Deniz kuvvetlerinin yok edilmesinden sonra, Licinius, Byzantium'da bulunan garnizonu tahliye etti ve burada bulunan askerî birliklerini ordusunun önemli kısmının bulunduğu Asya yakasındaki Kalkedon'a nakletti. Bu Kalkedon konuşlu ana ordu Adrianopolis Muharebesi (324) sonucunda büyük zayiat vermiş ve epeyce gücünü ve moralinin kaybetmişti. Licinius bu ana orduyu takviye etmek ve bu ana orduya ekstra destek sağlamak için Martinian'ın komutasındaki Lampasacus (Lapseki)'de bulunan diğer önemli ordusunun ve Aliquaca (veya Alica) komutasındaki bulunan Vizigotlar'dan oluşan atlı yardımcı askerî güçlerin Marmara Denizi güneyinde harekât yaparak Kalkedon'a getirilmesi emrini verdi. Licinius ile Konstantin arasında 18 Eylül'da yapılan Hristoplis Muharebesi'ne bu takviye ve destek güçlerin Licinius'a erişip erişmediği; ve muharebeye katılıp katılmadıkları hakkında elimizde belge bulunmamaktadır; ama bu ordunun Kalkedon'a Hristopolis Muharebesi'ne yetişememiş olduğu çok muhtemeldir.

Muharebe
Konstantin'in ordusu İstanbul boğazı'nın geçip Asya kıyısında "Kutsal Burun" olarak bilinen mevkide karaya çıktı. Buradan ordu güneye, Kalkedon'a karşı, harekâta geçti. Licinius ordusunu Kalkedon'dan birkaç mil kuzeye Hristopolis'e doğru yönlendirdi. Konstantin'in ordusu, Licinius'un ordusundan daha önce Hrisopolis'e dolaylarına ulaştı. Konstantin, inandığı Hristiyan tanrısının rehberliğini bulmak amacıyla çadırına çekildikten sonra, Konstantin inisiyatifi ele alarak hemen saldırı yapmaya karar verdi.

Bu muharebenin değişik dinsel inançlara bağlı iki taraf altında olduğu; muharebeyi kazanan tarafın dinsel inançlarını tüm imparatorluğa empoze etmeye gayret edeceği bu savaştaki orduların kullandığı sembolü olan flama-bayraklardan anlaşılmakta idi. Konstantin Hristiyan inançlı idi ve ordusu savaş için Hristiyanlık sembolü olan "sarısalkım ağacı ve buna dolanan yılan" bulunan flama-bayrak kullanmakta idi. Licinius'un ordusu antik Roma'nın fark edilir yüzü olan putperest tanrılar için savaşmakta ve bu tanrılar imajları dolu flama-bayraklar altında savaşmakta idi. Licinius esas ordusunu daha önceki muharebede zayıfladığını ve Marmara kıyılarını koruyan takviye ve destek ordularının Kalkedon'a daha yetişmediğini görmekte idi. Buna uygun strateji ve taktik olarak tüm cepheden genel saldırı yapılmamasını emretti. Bu stratejik karar Hristiyan olan birincil kaynaklar ve sonra yine Hristiyan olan Avrupalı ikincil kaynak tarihçileri tarafından dinsel ve batıl inançlara göre yorumlanmıştır. Bu yorumcular ellerinde hiçbir yazılı belge ve sözlü hikâye kanıt olmadan, Licinius'un Konstantin'in ordusunun altında yürüdüğü Hristiyanlık sembolleri olan "Sarışalkım Ağaçlı ve Yılanlı" flama-bayrakları görünce onun sahsi batıl inançlarına dayanarak korkuya kapıldığını ve bunun için ordusuna taarruz etmeme emri verdiğini iddia etmektedirler.

Buna karşılık Konstantin ordusunun çeşitli ince düşünüşlere dayanan manevralar yaparak ilerlemesini kabul etmedi. Ordusuna tüm cephelerden tek bir masif ön cephe halinde Licinius'un ordusu üzerine hızla hücum etme emri verdi. Tüm cephelerden bu masif taarruz Licinius'un ordusunu bozguna uğrattıp büyük sayıda askerlerin taarruza direnmeyip firar etmeye başlamalarına ve ordunun dağılmasına neden oldu. Böylece Konstantin ve ordusu Hrisopolis Muharebesi'nde büyük ölçekli bir çatışma ile kesin bir başarı ve galibiyet elde etti. Tarihçi Zosimus'a göre, Hrisopolis'te muazzam bir asker kırımı yaşandı. Licinius'un raporuna göre kendi ordusundan 25,000 ila 30,000 asker öldü ve daha fazla sayıda da asker savaştan firar etti. Licinius muharebe meydanından şahsen kaçmayı başardı. Ordusundan hayatta kalan 30,000 civarında askeri, Tetrarşi sistemine göre imparatorluğun doğu kısmının başkenti olan Nikomedia (modern İzmit) şehrinde bir araya topladı.

Sonuç
Licinius, Nicomedia'daki savaştan kurtulmuş askerleriyle Konstantin'in zafer kazanmış ordusuna karşı ayakta duramayacağını anladı. Kendisini düşmanın insafına bırakıp Konstantin'e teslim olmaya ikna oldu. Konstantin'in baba-bir kızkardeşi ve Licinius'un eşi olan Constantia arabuluculuk görevini gördü. Başlangıçta kızkardeşin uğraşları işe yaradı. Konstantin kayınbiraderinin hayatını bağışladı. Fakat birkaç ay sonra Konstantin onun idam edilip öldürülmesine karar verdi ve dolayısıyla vermiş olduğu ciddi büyük yemini tutmamış oldu. Licinius'un idam edilmesine bahane neden olarak onun teslim olduktan sonra ihanet edecek hareketlerde bulunduğu ve Konstantin ordusunun kurmay heyeti üyelerinin Licinius'un idamını talep etmeleri olduğu belirtilir.

Bir yıl sonra, Konstantin'in kızkardeşi ve idam edilmiş Licinius'un oğlu genç Licinius da imparator Konstantin'in öfkesine ve belki de şüphelerine kurban gidip idam edildi.

Son rakibi olan Licinius'un yenilgisinden sonra Konstantin, İmparator Maxımian'ın imparator Diocletianus tarafından Nisan 286'da tek Augustus mertebesine yükselmesinden beridir ilk defa olarak, Roma İmparatorluğu'na tek bir imparator olarak hüküm eden imparator oldu. İmparator Konstantin Roma İmparatorluğu'nun doğu kısmını eline geçirdikten sonra gayet hayati bir karar alarak Roma İmparatorluğu'nun yine iki kısımdan oluşmasına ve Doğu Roma'nın yeni ikinci bir başkent olarak seçtiği bir merkezden yönetilmesini kabul etti. Roma İmparatorluğu'nun doğu kısımları için başkent olarak Byzantium şehrini seçti ve bu eski kenti büyük bir imar hareketi ile yenileyip kentin ismini kendi ismine atıfla Konstantinopolis olarak değiştirdi.



Bu Gri Şehrin Tüm Yollarını Rengarenk Boyamak İster,
Bazen Kızar Dünyaya ama Sadece Kendini Üzer...
Göremezler, Kalbindeki Elmasa Erişemezler,
Kanatlarını Rüzgara Açmış, Dur Diyemezler...
Onun Bir Düşü Var ki Asla Bilemezler!

To view links or images in signatures your post count must be 10 or greater. You currently have 0 posts.
  Alıntı
Yeni Konu Yeni Cevap

İçeriği Sosyalleştir

Etiketler
324, başladı, eylül, hrisopolis, muharebesi


Şu anda bu konuyu görüntüleyen etkin kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 konuk)
 

Gönderme Kuralları
Konu açma yetkiniz yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti ekleme yetkiniz yok
Mesaj düzenleme yetkiniz yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık



Saat: 12:20.

Forum Bilgileri
Hukuki Aydınlatma Metni
ForumAdası, tüm hakları saklıdır.

Kurucu: Jön TüRk
Forum Sorumlusu: Zeze
Geliştiriciler: Regex & Cry
Tasarımcı: Mango

Powered by vBulletin® Version 3.8.6
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

Altyapı bilgilerini okuduğunuz vBulletin yazılımı ForumAdası üzerinde lisanslı bir şekilde kullanılmaktadır.
ForumAdası; internet ortamında kullanıcıların içerik üretmelerine, bu içeriklerin de önceden onaya tabi tutulmaksızın yayımlanabilmesine olanak sağlayan bir forum sitesidir. Forum siteleri, tıpkı sosyal medya ve interaktif sözlükler gibi 5651 sayılı kanunun 2. maddesinin 1. fıkrasının "m" bendine göre Yer Sağlayıcı olarak faaliyet göstermekte olan, hizmet ve içerikleri barındıran sistemleri sağlayan veya işleten platformdur.
5651 sayılı kanunun 5. maddesine göre yer sağlayıcı, yer sağladığı içeriği kontrol etmek veya hukuka aykırı bir faaliyetin söz konusu olup olmadığını araştırmakla yükümlü değildir. Başka bir deyişle ForumAdası üzerinden yapılan yazılı, görsel ya da işitsel paylaşımlardan doğabilecek yasal sorumluluk, mezkur içeriği paylaşan ForumAdası üyesi gerçek kişilere aittir. İlgili kanunun anılan maddesinin 2. fıkrasında da çok açık bir biçimde öngörüldüğü üzere; yer sağlayıcı, yer sağladığı hukuka aykırı içerikten, ceza sorumluluğu ile ilgili hükümler saklı kalmak kaydıyla, bu Kanunun 8 inci ve 9 uncu maddelerine göre haberdar edilmesi halinde ve teknik olarak imkân bulunduğu ölçüde hukuka aykırı içeriği yayından kaldırmakla yükümlüdür.
Açıklanan hukuki dayanaklar temelinde, hak ihlâli iddiasında bulunan hak sahipleri İLETİŞİM linkinden yer sağlayıcı ForumAdası yöneticilerine ihtarda bulunarak bahse konu hususu tebliğ etmeleri halinde incelemeler yapılıp, en geç 2 gün içerisinde gerekli işlemler tesis edilecektir.

5101 sayılı yasayla degişik 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu gereğince ForumAdası üzerinde telif hakkı bulunan MP3, video vb. eserlerin paylaşımı T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından hak sahipliği verilmiş olan MÜ-YAP tarafindan yasaklanmış olup, yasal işlem olması halinde, paylaşan kişi ya da kişilerin bilgileri gerekli kurum ile paylaşılacaktır.