|
LinkBack | Seçenekler | Görüntüleme stilleri |
25 Ekim 2023, 11:08 | #1 |
Kullanıcıların profil bilgileri ziyaretçilere gizlidir. |
Türkiye’de Ekonomik Krizlerin Nedenleri
Türkiye’de Ekonomik Krizlerin Nedenleri 1929 yılında Osmanlı Devleti’nin 1. Dünya Savaşı’ndan kalan borçlarını büyük zorluklarla ödeyen Türkiye aynı yıl dünya geneline hakim olan Büyük Buhran’ın da etkisiyle cumhuriyet tarihinin ilk ekonomik krizine girdi. Bu kriz sonrasında Türk Lirası’nın değeri düştü ve ekonomi küresel ekonomiye kapandı. Devletçiliğin de temel adımları bu dönemde atıldı. 1948 yılına gelindiğinde ise Türkiye 2. Dünya Savaşı’na katılmamasına rağmen savaşın etkilerini en az savaşa katılan ülkeler kadar yaşamıştır çünkü özellikle savaş dolayısıyla savunma bütçeleri Türkiye ekonomisine hakim olmaya başlar ve birçok yeni vergi getirilir. 1954’de savaş ekonomisi durumundan uzaklaştırılmaya çalışılan Türkiye ekonomisi bütçede birçok açık verir ve tekrar ekonomik bir bunalıma girer. Bu dönemlerde başlayan dış ekonomiye açılma girişimleri Türkiye’yi 1959 ekonomik krizine sürükler çünkü Türkiye’nin bu dış girişimleri Türkiye’ye birçok borç getirmiştir. 1960’lara gelindiğinde ise Süleyman Demirel öncülüğündeki Adalet Partisi (AP) iktidardadır. Bu dönemde Adalet Partisi büyük bir çalkantı içerisindedir ve bu durum ülkenin ekonomisini de etkiler. Aynı zamanda dış ticaret açığının da çok büyük olmasıyla Türkiye hafif bir ekonomik krize girer. Ambargo’nun Türkiye Ekonomisine Etkisi 1974 yılında dünyanın bütün ekonomilerini etkileyen petrol fiyatlarının dört kat kadar yüksek fiyatlara çıkması Türkiye’yi kötü etkilemiştir. Aynı zamanda Kıbrıs’a düzenlenen harekatının bir sonucu olan gizli ekonomik ambargolar patlak verir. Bu dönemdeki bu olaydan etkilenen çoğu ülke, tasarruf gibi bazı önlemler alır fakat Türkiye bu gerekli önlemlerin çoğunu almaz. Bu olaylar sonucunda da çok büyük bir ekonomik kriz patlak verir. 1977 yılında da bu olayın etkileri sürer ve daha hafif bir ekonomik kriz patlak verir. 1978 döneminde ise başka bir petrol zammıyla 1978- 1979 ekonomik krizi patlak verir. 1980’lere gelindiğinde ise darbe anayasıyla beraber gelen bir takım yasanın dengeleri bozmasıyla bütçe açığı artar ve 1986 yılında bütçe açığının bir önceki yılın yaklaşık yüzde 150 katı olmasından dolayı ekonomik bir dengesizlik yaşandı. 1988- 1989 döneminde de aynı çalkantının bir devamı olarak faiz yükselir, döviz rezervi azalır ve sonuç olarak Türkiye yeni bir ekonomik krize girer. 1990’lı yıllar ise en yoğun krizlerin yaşandığı dönemdir. 1991’de Körfez krizinin ortaya çıkışıyla Türkiye yatırımlar için tehlikeli bir ülke haline gelir ve yatırımlar büyük oranda çekilmeye çalışılır ve ekonomik bir kriz meydana gelir. 1991’deki krizin üzerine Avrupa ülkelerinde oluşan çalkalanmanın da eklenmesiyle 1994’de kısa ama tehlikeli bir kriz yaşandı ve cari açık 1 milyar dolardan 6.4 milyar dolara çıktı. 1998’de zaten krizlerden kurtulma çabası içindeki Türkiye’yi birde Asya- Rusya krizi vurdu. Sonuçta Aralık 1999’da hükümet IMF ile stand-by anlaşması yapılır. Stand-by anlaşmasında sonra 2000 yılında devreye giren istikrar programı temel nedeni oluşturulur. Türkiye döviz kurunun çapaya bağlanmasıyla çıkmaz sokağa girer. Cari işlemler açığı giderek büyür ve yıl sonunda 9.8 milyar dolara çıkarak tarihi bir rekor kırar. 22 Kasım 2000’de Kara Çarşamba olarak anılan günde kriz patlak verir. 2008- 2012 yıllarında ise Amerika’nın taşınmaz mal piyasasındaki değer kaybı Türkiye’yi de etkiler ve bu kriz 2012 yılına kadar etkisini sürdürür. |
İçeriği Sosyalleştir |
Etiketler |
ekonomik, krizlerin, nedenleri, türkiye’de |
Şu anda bu konuyu görüntüleyen etkin kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 konuk) | |
|
|
|
|
ForumAdası, tüm hakları saklıdır. Kurucu: Jön TüRk Forum Sorumlusu: Zeze Geliştiriciler: Regex & Cry Tasarımcı: Mango
Powered by vBulletin® Version 3.8.6
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd. Altyapı bilgilerini okuduğunuz vBulletin yazılımı ForumAdası üzerinde lisanslı bir şekilde kullanılmaktadır. |
ForumAdası; internet ortamında kullanıcıların içerik üretmelerine, bu içeriklerin de önceden onaya tabi tutulmaksızın yayımlanabilmesine olanak sağlayan bir forum sitesidir. Forum siteleri, tıpkı sosyal medya ve interaktif sözlükler gibi 5651 sayılı kanunun 2. maddesinin 1. fıkrasının "m" bendine göre Yer Sağlayıcı olarak faaliyet göstermekte olan, hizmet ve içerikleri barındıran sistemleri sağlayan veya işleten platformdur. 5651 sayılı kanunun 5. maddesine göre yer sağlayıcı, yer sağladığı içeriği kontrol etmek veya hukuka aykırı bir faaliyetin söz konusu olup olmadığını araştırmakla yükümlü değildir. Başka bir deyişle ForumAdası üzerinden yapılan yazılı, görsel ya da işitsel paylaşımlardan doğabilecek yasal sorumluluk, mezkur içeriği paylaşan ForumAdası üyesi gerçek kişilere aittir. İlgili kanunun anılan maddesinin 2. fıkrasında da çok açık bir biçimde öngörüldüğü üzere; yer sağlayıcı, yer sağladığı hukuka aykırı içerikten, ceza sorumluluğu ile ilgili hükümler saklı kalmak kaydıyla, bu Kanunun 8 inci ve 9 uncu maddelerine göre haberdar edilmesi halinde ve teknik olarak imkân bulunduğu ölçüde hukuka aykırı içeriği yayından kaldırmakla yükümlüdür. Açıklanan hukuki dayanaklar temelinde, hak ihlâli iddiasında bulunan hak sahipleri İLETİŞİM linkinden yer sağlayıcı ForumAdası yöneticilerine ihtarda bulunarak bahse konu hususu tebliğ etmeleri halinde incelemeler yapılıp, en geç 2 gün içerisinde gerekli işlemler tesis edilecektir. 5101 sayılı yasayla degişik 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu gereğince ForumAdası üzerinde telif hakkı bulunan MP3, video vb. eserlerin paylaşımı T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından hak sahipliği verilmiş olan MÜ-YAP tarafindan yasaklanmış olup, yasal işlem olması halinde, paylaşan kişi ya da kişilerin bilgileri gerekli kurum ile paylaşılacaktır. |