
Borcun Muaccel Olması Gerekir
- Borçlunun mütemerrit sayılabilmesinin ilk şartı, borcun muaccel olmasıdır.İfa zamanı alacaklının ifayı isteyebilme günü gelmiş bulunmalıdır.
- İfa isteğine karşı zamanaşımı veya ödemezlik defi gibi ifadan kaçınılmasına yasal olarak imkan veren bir haktan fiilen yararlanan borçlu mütemerrit duruma düşmez.
- Temerrüdün önlenebilmesi için defi olanağının varlığı tek başına yeterli değildir.Borçlu defi hakkını fiilen kullanmış olmalıdır.
- Muaccel bir borcun borçlusu ancak alacaklının ihtarı ve ihtar beyanının kendisine ulaştığı tarihten itibaren mütemerrit olur.
- İhtarda bulunulmasında ki amaç alacaklının ifayı kabule hazır olduğunu bildirmiş olmasıdır.
- İhtarın geçerliliği şekil şartına bağlı değildir. Sözlü veya yazılı yapılabilir.Tacirler arasında ise ihtarın geçerli olması için noter,taahhütlü mektup,telgraf veya güvenli elektronik imza ile yapılması şarttır.
- İhtar, hukuki niteliği itibariyle hukuki işlem benzeri bir beyandır.
- Türk doktrininde ihtarın ispatı şekle bağlı değildir. Senetle ispatın uygulanamayacağı görüşü genel olarak hakimdir.
- Aşağıdaki durumlarda ihtar yapılmaksızın borçlu mütemerrit olur (madde 117):
- Tarafların anlaşmasıyla borcun ifa edileceği gün belirlendiyse o gün ifa yapılmazsa borçlu mütemerrit olur. İfa zamanının yasa ile belirlendiği hallerde ihtar yapılması şarttır.
- Sözleşmede taraflardan birine ifa gününü belirleme yetkisi verilmişse bildirilen ifa tarihinde edimi yerine getirmeyen borçlu mütemerrit olur.
- Haksız fiillerden doğan tazminat borçlarında ihtara ihtiyaç olmaksızın haksız fiilin işlendiği tarihte, borçlu temerrüde düşmüş sayılır.Zararın giderilmesine ilişkin harcama daha sonraki tarihte yapılmış olsa dahi temerrüt faizi haksız fiilin yapıldığı günden itibaren ödenir.
- Sebepsiz zenginleşmede zenginleşmenin gerçekleştiği tarihte ihtara ihtiyaç olmaksızın borçlu mütemerrit sayılır. Ancak sebepsiz zenginleşmenin iyiniyetli olduğu durumlarda temerrüt için bildirim gerekir.
MADDE 117- Muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarıyla temerrüde düşer. Borcun ifa edileceği gün, birlikte belirlenmiş veya sözleşmede saklı tutulan bir hakka dayanarak taraflardan biri usulüne uygun bir bildirimde bulunmak suretiyle belirlemişse, bu günün geçmesiyle; haksız fiilde fiilin işlendiği, sebepsiz zenginleşmede ise zenginleşmenin gerçekleştiği tarihte borçlu temerrüde düşmüş olur. Ancak sebepsiz zenginleşenin iyiniyetli olduğu hallerde temerrüt için bildirim şarttırİfanın Mümkün Olması Gerekir
- Borçlunun mütemerrit veya ihtar ile mütemerrit sayılabilmesi için ifanın mümkün olması gerekir.
- Borçlu mütemerrit duruma düşmeden önce, borcun ifası herhangi bir nedenle imkansızlaşmış ise borçlunun temerrüdüne ilişkin hükümler uygulanmaz.
- Borçlunun temerrüdünden sonra borcun ifası imkansız olursa bu durum temerrüde ilişkin kuralların uygulamasını önlemez. Ancak ifa imkansızlaştığı tarihten itibaren temerrüt sona erer.
- Borçlunun mütemerrit olması için borcun ifasında gecikmede borçlunun kusurlu olması gerekmez. İfada gecikme borçluya yüklenebilecek bir kusurun sonucu olmasa dahi, şartları varsa borçlu mütemerrit sayılır.
- Mütemerrit durumda olan borçlu kusurlu olmasa da para borçlarında geçmiş günler faizi ödemekle yükümlüdür.
- Alacaklı borçlu kusurlu sayılmasa da borçlunun temerrüdü halinde sözleşmeden dönebilir.
- Alacaklının borcun geç ifasından dolayı tazminat isteyebilmesi veya sözleşmenin hükümsüz kalması sebebiyle uğradığı zararın giderilmesini talep edebilmesi,ifada gecikmede borçlunun kusurlu olmasına bağlıdır.Borçlu temerrüde düşmede kusuru olmadığı iddiasındaysa bunu ispat ile yükümlüdür.