Forum Logo  

Anasayfa Forum Duyuruları Yönetim İletişim
 -
Geri Git   ForumAdasi.Com > Kültür ve Sanat > Kitap Tanıtımları > Kitap Pasajları

Kitap Pasajları Kitapların içinden sadece belli bir pasaja ait içeriklerin paylaşılabileceği bölüm.


Juan Rulfo | Kızgın Ova Kitap Pasajı

Kitapların içinden sadece belli bir pasaja ait içeriklerin paylaşılabileceği bölüm.


Kullanıcı Etiket Listesi

Yeni Konu Yeni Cevap
 
LinkBack Seçenekler Görüntüleme stilleri
Alt 14 Temmuz 2024, 17:18   #1
Çevrimiçi
Zeze
Zeze - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kullanıcıların profil bilgileri ziyaretçilere gizlidir.
Kitap Juan Rulfo | Kızgın Ova Kitap Pasajı

Juan Rulfo | Kızgın Ova Kitap Pasajı



Güneydeki dağların en yüksek, en kayalık olanı Luvina'dır. Luvina kireç yapımında kullanılan o boz taşla kaplıdır, ama o taştan ne kireç yaparlar, ne de başka bir şey. Oralarda bu taşa çıplak kaya derler, Luvina'ya doğru göğeren tepeye de Çıplak Kaya Tepesi. Güneş ve rüzgâr tepeyi öylesine aşındırmıştır ki, oralar her zaman sabah çiyiyle ışıldıyormuşçasına parlak ve beyazdır; ama hepsi boştur bu sözlerin, Luvina'da gündüzler geceler kadar soğuk olur, çiy daha toprağa düşmeden havada donar kalır.
forumlar, genel forum sitesi forumadasi.com
Tepe sarptır ve dibi görünmeyen yarıklarla çevrilidir. Luvina'da insanların düşlerinin bu yarıklardan çıkıp geldiği söylenir, ama kamış düdük gibi öten rüzgârın çığlığıdır gelen, başka bir şey değil. Öyle bir rüzgâr ki, kökleriyle dağ yamaçlarına tutunup pek az toprakla yetinen şu küçük, hüzünlü yaban yaseminlerinin yetişmesine bile engel olur. Kırk yılda bir, kayalar arasındaki gizli bir gölgelikte ak başlıklarıyla yabangülleri çiçeklenir. Ama yabangülü çabuk solar. O zaman, dikenli dallarıyla havayı tırmalarken, bileğitaşına sürtünen bıçak gibi bir ses çıkarır.

"Luvina'nın rüzgârını gözlerinle göreceksin. Koyudur rengi. Yanardağ kumuyla dolu olduğu için öyleymiş; neyse, rengi karadır. Göreceksin. Luvina'da rüzgâr, karşısına çıkan her şeyi ısıracakmışçasına yakalar. Evlerin damlarını şapka gibi uçurduğu, çıplak duvarları açıkta bıraktığı çok görülmüştür. Sonra tırnakları varmış gibi tırmalar: Gece gündüz, saatlerce, durmaksızın duvarları kazıdığını, topraktan parçalar kopardığını, keskin küreğiyle kapı eşiklerini kazdığını duyarsın; sonunda, eklemlerini yerinden oynatacakmışçasına içinde kaynayıp köpürdüğünü duyumsarsın. Göreceksin."
Konuşmakta olan adam bir süre susarak dışarı baktı.

Kabaran sularıyla incir ağaçlarının dalları arasından geçen ırmağın çağıltısını, badem ağaçlarının yapraklarını usulca sallayan rüzgârın sesini, dükkândan sızan ışığın ufacık aydınlığında oynayan çocukların bağırtılarını işittiler.
Uçuşan arılar gaz lambasına çarpıp tutuşuyor, yanık kanatlarıyla yere düşüyorlardı. Dışarıda gece ilerliyordu.

Adam, "Hey Camilo, iki bira daha!" dedi. Sonra ekledi: "Bir şey daha var, beyim. Luvina'da hiçbir zaman mavi bir gök göremeyeceksin. Ufuk her zaman soluktur, hiç gitmeyen kara bir lekeyle örtülüdür. Tüm tepeler çıplak ve ağaçsızdır, gözlerini dinlendirecek tek bir yeşilliğe rastlayamazsın, her şey külrengi bir pusla kaplıdır. Ne biçim bir yer olduğunu göreceksin: Tepelerde ölüm sessizliği hüküm sürer, Luvina beyaz evleriyle en yüksek tepenin üstünde bir ölüm tacı gibi dikilir.”
Çocukların bağırtıları yaklaştı, yaklaştı, dükkândan içeri doldu. Adam yerinden fırladı, kapıya gidip çocuklara, "Defolun!" diye bağırdı. "Amma kafa şişirdiniz be! Şamata yapmadan oynayacaksanız oynayın!”

Sonra geri dönerek masaya oturdu, "İşte böyle, dedim ya, handiyse hiç yağmur yağmaz oralarda,” dedi. "Yılın ortalarına doğru birkaç fırtına kopar, toprağı kırbaçlayıp tozunu havaya savurur, sert toprağa fırlattığı taşlardan başka bir şey bırakmaz geride. İşte o zaman, bulutların yükseklerde ağır ağır dolanışı, şişirilmiş balonlar gibi bir tepeden öbürüne sıçrayışı, uçurumların yamaçlarına çarpmışçasına parçalanıp gürlemesi güzeldir. Ama on, on iki gün sonra alır başlarını giderler, ertesi yıla kadar, bazen birkaç yıl geri dönmezler. Yok, pek yağmur yağmaz. O kadar az yağar ki, toprak tümden kuruyup eski bir deri gibi büzülmekle kalmaz, boydan boya yarıklarla kaplanır, yürürken sivri taşlar gibi adamın ayağına takılan keseklerle dolar. Böyledir Luvina."

Çevirmen: Celâl Üster, Yapı Kredi Yayınları, s.79-80




To view links or images in signatures your post count must be 10 or greater. You currently have 0 posts.


“ Kimseyle hiçbir konuda yarış halinde değilim.
Kimseden akıllı, kimseden güzel, kimseden iyi olma gibi bir iddiam yok.
Kimse için 'EN' değilim, 'DAHA' değilim.
Bu devasa iddiasızlığın bana verdiği özgürlüğün hastasıyım. ”


To view links or images in signatures your post count must be 10 or greater. You currently have 0 posts.
  Alıntı
Yeni Konu Yeni Cevap

İçeriği Sosyalleştir

Etiketler
juan, kitap, kızgın, ova, pasajı, rulfo


Şu anda bu konuyu görüntüleyen etkin kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 konuk)
 

Gönderme Kuralları
Konu açma yetkiniz yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti ekleme yetkiniz yok
Mesaj düzenleme yetkiniz yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık



Saat: 15:41.

Forum Bilgileri
Hukuki Aydınlatma Metni
ForumAdası, tüm hakları saklıdır.

Kurucu: Jön TüRk
Forum Sorumlusu: Zeze
Geliştiriciler: Regex & Cry
Tasarımcı: Mango

Powered by vBulletin® Version 3.8.6
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.

Altyapı bilgilerini okuduğunuz vBulletin yazılımı ForumAdası üzerinde lisanslı bir şekilde kullanılmaktadır.
ForumAdası; internet ortamında kullanıcıların içerik üretmelerine, bu içeriklerin de önceden onaya tabi tutulmaksızın yayımlanabilmesine olanak sağlayan bir forum sitesidir. Forum siteleri, tıpkı sosyal medya ve interaktif sözlükler gibi 5651 sayılı kanunun 2. maddesinin 1. fıkrasının "m" bendine göre Yer Sağlayıcı olarak faaliyet göstermekte olan, hizmet ve içerikleri barındıran sistemleri sağlayan veya işleten platformdur.
5651 sayılı kanunun 5. maddesine göre yer sağlayıcı, yer sağladığı içeriği kontrol etmek veya hukuka aykırı bir faaliyetin söz konusu olup olmadığını araştırmakla yükümlü değildir. Başka bir deyişle ForumAdası üzerinden yapılan yazılı, görsel ya da işitsel paylaşımlardan doğabilecek yasal sorumluluk, mezkur içeriği paylaşan ForumAdası üyesi gerçek kişilere aittir. İlgili kanunun anılan maddesinin 2. fıkrasında da çok açık bir biçimde öngörüldüğü üzere; yer sağlayıcı, yer sağladığı hukuka aykırı içerikten, ceza sorumluluğu ile ilgili hükümler saklı kalmak kaydıyla, bu Kanunun 8 inci ve 9 uncu maddelerine göre haberdar edilmesi halinde ve teknik olarak imkân bulunduğu ölçüde hukuka aykırı içeriği yayından kaldırmakla yükümlüdür.
Açıklanan hukuki dayanaklar temelinde, hak ihlâli iddiasında bulunan hak sahipleri İLETİŞİM linkinden yer sağlayıcı ForumAdası yöneticilerine ihtarda bulunarak bahse konu hususu tebliğ etmeleri halinde incelemeler yapılıp, en geç 2 gün içerisinde gerekli işlemler tesis edilecektir.

5101 sayılı yasayla degişik 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu gereğince ForumAdası üzerinde telif hakkı bulunan MP3, video vb. eserlerin paylaşımı T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından hak sahipliği verilmiş olan MÜ-YAP tarafindan yasaklanmış olup, yasal işlem olması halinde, paylaşan kişi ya da kişilerin bilgileri gerekli kurum ile paylaşılacaktır.