Forum Logo  

Anasayfa Forum Duyuruları Yönetim İletişim
 -
Geri Git   ForumAdasi.Com > Dinler ve Kültürleri > İslamiyet > Peygamberler


Hz. Muhammed'in (S.A.V.) Hicreti


Kullanıcı Etiket Listesi

Yeni Konu Yeni Cevap
 
LinkBack Seçenekler Görüntüleme stilleri
Alt 02 Nisan 2023, 21:55   #1
Çevrimiçi
Zeze
Zeze - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kullanıcıların profil bilgileri ziyaretçilere gizlidir.
Standart Hz. Muhammed'in (S.A.V.) Hicreti

Hz. Muhammed'in (S.A.V.) Hicreti

Dâru’n-Nedve’nin Korkunç Kararı

Akabe görüşmeleri ile Müslümanlık Medine’de yayılmağa başlamış, müşrikler korktuklarına uğramışlardı. Üstelik Mekke’deki Müslümanlar da Medine’ye göç etmişlerdi. Şimdi Hz. Muhammed (s.a.s.) de Medine’ye gider, Müslümanların başına geçerse, Mekkelilerin Şam ticâret yolu kapanabilirdi. Mekke müşrikleri Müslümanlara son derece kötü davranmışlar, târihte eşine az rastlanan işkence ve hakarette bulunmuşlardı. Bunlar Medinelilerle birleşip, kuvvetlendikten sonra kendilerinden öç alabilirlerdi. Durumun ciddiliğini anlayan Kureyş müşrikleri, Mekke’de yapayalnız kalan Peygamber Efendimize ne yapmak gerektiğini kararlaştırmak üzere Dâru’n-nedve’de toplandılar. Müslümanlık tehlikesinin önlenmesiyle ilgili çeşitli fikirler ileri sürdüler. Ebû Cehil:

– Kureyş’in bütün kollarından birer temsilci seçelim. Bunlar aynı anda hücûm edip Muhammed (s.a.s.)’i bir hamlede öldürsünler. Kimin vurduğu, kimin darbesiyle öldüğü belli olmasın. Böylece kanı bütün Kureyş kabîlesine dağılsın, Hâşimîler bütün Kureyş kollarına karşı çıkamayacaklarından kan davasına kalkışamazlar. Çâresiz diyete (kan bedeline) râzı olurlar. Bu iş böylece kapanır… dedi. Ebû Cehil’in teklifi ittifakla kabûl edildi. Diğer teklifler beğenilmedi. Hemen Kureyş kollarında 40 yeminli kişi seçip toplantıyı bitirdiler.

Peygamberimizin Evinin Müşrikler tarafından Kuşatılması

Müşriklerin bu korkunç plânını Cebrâil (a.s.) Peygamber Efendimize haber verdi. “Bu gece, her zaman yatmakta olduğun yatağında yatmayacaksın, evini terkedeceksin…” dedi. Böylece Peygamberimize de hicret için izin verildi. Peygamberimiz Hz. Ali’yi çağırdı.

“Ben Medine’ye gidiyorum. Sen bu gece benim yatağımda yat, hırkamı üstüne ört. Müşrikler beni yatıyor sansınlar, onlara bir şey sezdirme. Sabahleyin şu emânetleri sâhiplerine ver. Ondan sonra sen de hemen gel” dedi.

Ortalık kararınca, Kureyş’in seçme cânileri evin etrâfını sardılar. Sabahleyin evinden çıkarken hep birden saldırıp öldüreceklerdi. Hz. Ali, Rasûlullah (s.a.s.)’in yatağına yattı. Hz. Peygamber (s.a.s.) eline bir avuç kum alıp, evini çeviren müşriklerin üzerine saçtı. Saçılan kum taneleri cânilerden herbirine isâbet etmiş, hepsi de derin bir uykuya dalmışlardı. Rasûlullah (s.a.s.) “Yâ-Sîn Sûresi”nin başından:

“Biz onların önlerine ve arkalarına birer sed çektik, böylece gözlerini perdeledik. Onlar artık elbette görmezler” anlamındaki 9’uncu âyetine kadar olan kısmı okuyarak, aralarından geçip gitti. Müşrikler Hz. Muhammed (s.a.s.)’in yatağında yattığını sanıyorlardı. Sabahleyin, yatakta yatanın Ali olduğunu görünce, donakaldılar, ne yapacaklarını şaşırdılar; hiddetlerinden çıldıracak hâle geldiler. Hemen her tarafı aramağa koyuldular. Mekke’yi alt üst ettiler. Fakat Hz. Peygamber yoktu.

Muhammed (s.a.s.)’i bulana 100 deve verilecek, diye ilân ettiler. Bu haber duyulunca, ne kadar mâceracı, cânî, katil varsa, hepsi etrâfa yayıldı. Mekke’de ve Mekke dışında, harıl harıl Hz. Peygamber (s.a.s.)’i arıyorlardı.

Rasûlullah (s.a.s.), gece evinden ayrıldıktan sonra Kâbe’yi tavâf etti. “Ey Mekke, sen Allah katında yeryüzünün en hayırlı ve bana en sevimli yerisin; eğer çıkmak zorunda bırakılmasaydım, senden ayrılmazdım”, dedi. Ertesi gün öğle sıcağında Hz. Ebû Bekir’in evine vardı. Allah’ın emri ile, berâber hicret edeceklerini bildirdi. Hz. Ebû Bekir, sevinç göz yaşları ile, 4 aydır dışarıya bırakmayıp, ağaç yaprakları ile beslemekte olduğu iki cins devesini işâret ederek: Dilediğini seç, Yâ Rasûlallah, dedi.

Bir müddet Mağarada Kalması

Gece olunca, her ikisi evin arka penceresinden çıktılar. Ayakkabılarını çıkarıp, ayaklarının uçlarına basarak ıssız yollardan Mekke’nin güneyine doğru ilerlediler. 1.5 saat (3 mil) mesafede Sevr Dağı’nın tepesindeki mağaraya vardılar. Kureyş’in araması bitinceye kadar, (perşembeyi cumaya bağlayan geceden pazar gününe kadar) üç gün bu mağarada kaldılar.

Ebû Bekir’in oğlu Abdullah, geceleri mağaraya gelip Mekke’de olup biteni anlatıyor, ortalık ağarmadan gene Mekke’ye dönüyordu. Kölesi Âmr b. Füheyre de koyunlarını otlatırken akşamları Sevr dağına götürüp onlara süt veriyordu.

Peygamber Efendimizi ve Ebû Bekir’i arayanlar, iz sürerek, nihâyet Sevr’deki mağaranın ağzına kadar geldiler. Ayak sesleri ve konuşmaları içeriden duyuluyordu.

Hz. Ebû Bekir, başını kaldırdığı zaman onların ayaklarını görmüş ve heyecanla:
- “Yâ Rasûlallah, eğilip baksalar, bizi görecekler", demişti, bunun üzerine,

Peygamber Efendimiz:
- “Korkma, Allah’ın yardımı bizimledir" buyurdu.

Tâkipçiler Sevr dağı’na henüz çıkmadan, bir örümcek mağaranın ağzına ağ örmüş, bir çift beyaz güvercin yuva yapıp yumurtlamıştı. Bu durumda Kureyşliler mağaranın içine bakmanın ahmaklık olacağını düşünerek bırakıp gittiler.

Peygamberimizin yola çıktığı Medine’de duyulmuştu. Bu yüzden Medineliler, onu karşılamak üzere her sabah şehir dışına çıkıp bekliyorlardı. 12 Rabiulevvel /23 Eylül 622 Pazartesi günü yine öğleye kadar beklemişler, sıcak bastırınca ümitlerini kesip dönmüşlerdi. Bu esnâda bir iş için evinin yüksek kulesinden etrafı seyreden bir Yahûdî, beyazlar giyinmiş bir kafilenin uzaktan gelmekte olduğunu gördü ve yüksek sesle:

İşte günlerdir yolunu beklediğiniz devletli geliyor, diye haykırdı.

Medine’ye Varış

Hz. Peygamber (s.a.s.) Kuba’da
Medineliler derhal silahlanarak, bir bayram sevinci içinde yollara döküldüler. Peygamberimizi Medine’ye bir saat uzaklıkta Kuba Köyünde karşıladılar. Peygamberimiz Kuba’da bir mescit yaptı ve burada namaz kıldı.

İlk Cuma Namazı ve İlk Hutbe
14 gün sonra, bir cuma günü Hz. Peygamber Efendimiz devesine bindi. Karşılamağa gelenlerle muhteşem bir alay içinde Medine’ye hareket etti. Yolda “Sâlim b. Avf oğulları”na âit “Rânûnâ Vâdisi”nde öğle vakti oldu. Rasûlullah (s.a.s.) burada arka arkaya iki hutbe okuyarak ilk Cuma Namazını kıldırdı.

Hz. Peygamber (s.a.s.)’in Medine’de Karşılanışı
Cuma namazından sonra Peygamberimiz Medine’ye hareket etti. Medine, târihinin en önemli gününü yaşıyordu. Halk bayram sevinci içinde, Kuba’dan itibâren yolu iki taraflı doldurmuştu. Kadınlar şiirler söylüyor, çocuklar “Allah’ın elçisi geldi” diye bağrışıyor, küçük kızlar def çalarak şenlik yapıyorlardı. Medine halkı, Peygamberimizin gelişinden duyduğu sevinci, hiç bir şeyden duymamıştı.



Bu Gri Şehrin Tüm Yollarını Rengarenk Boyamak İster,
Bazen Kızar Dünyaya ama Sadece Kendini Üzer...
Göremezler, Kalbindeki Elmasa Erişemezler,
Kanatlarını Rüzgara Açmış, Dur Diyemezler...
Onun Bir Düşü Var ki Asla Bilemezler!

To view links or images in signatures your post count must be 10 or greater. You currently have 0 posts.
  Alıntı
Yeni Konu Yeni Cevap

İçeriği Sosyalleştir

Etiketler
hicreti, muhammedin, sav


Şu anda bu konuyu görüntüleyen etkin kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 konuk)
 

Gönderme Kuralları
Konu açma yetkiniz yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti ekleme yetkiniz yok
Mesaj düzenleme yetkiniz yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık



Saat: 12:19.

Forum Bilgileri
Hukuki Aydınlatma Metni
ForumAdası, tüm hakları saklıdır.

Kurucu: Jön TüRk
Forum Sorumlusu: Zeze
Geliştiriciler: Regex & Cry
Tasarımcı: Mango

Powered by vBulletin® Version 3.8.6
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

Altyapı bilgilerini okuduğunuz vBulletin yazılımı ForumAdası üzerinde lisanslı bir şekilde kullanılmaktadır.
ForumAdası; internet ortamında kullanıcıların içerik üretmelerine, bu içeriklerin de önceden onaya tabi tutulmaksızın yayımlanabilmesine olanak sağlayan bir forum sitesidir. Forum siteleri, tıpkı sosyal medya ve interaktif sözlükler gibi 5651 sayılı kanunun 2. maddesinin 1. fıkrasının "m" bendine göre Yer Sağlayıcı olarak faaliyet göstermekte olan, hizmet ve içerikleri barındıran sistemleri sağlayan veya işleten platformdur.
5651 sayılı kanunun 5. maddesine göre yer sağlayıcı, yer sağladığı içeriği kontrol etmek veya hukuka aykırı bir faaliyetin söz konusu olup olmadığını araştırmakla yükümlü değildir. Başka bir deyişle ForumAdası üzerinden yapılan yazılı, görsel ya da işitsel paylaşımlardan doğabilecek yasal sorumluluk, mezkur içeriği paylaşan ForumAdası üyesi gerçek kişilere aittir. İlgili kanunun anılan maddesinin 2. fıkrasında da çok açık bir biçimde öngörüldüğü üzere; yer sağlayıcı, yer sağladığı hukuka aykırı içerikten, ceza sorumluluğu ile ilgili hükümler saklı kalmak kaydıyla, bu Kanunun 8 inci ve 9 uncu maddelerine göre haberdar edilmesi halinde ve teknik olarak imkân bulunduğu ölçüde hukuka aykırı içeriği yayından kaldırmakla yükümlüdür.
Açıklanan hukuki dayanaklar temelinde, hak ihlâli iddiasında bulunan hak sahipleri İLETİŞİM linkinden yer sağlayıcı ForumAdası yöneticilerine ihtarda bulunarak bahse konu hususu tebliğ etmeleri halinde incelemeler yapılıp, en geç 2 gün içerisinde gerekli işlemler tesis edilecektir.

5101 sayılı yasayla degişik 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu gereğince ForumAdası üzerinde telif hakkı bulunan MP3, video vb. eserlerin paylaşımı T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından hak sahipliği verilmiş olan MÜ-YAP tarafindan yasaklanmış olup, yasal işlem olması halinde, paylaşan kişi ya da kişilerin bilgileri gerekli kurum ile paylaşılacaktır.