Forum Logo  

Anasayfa Forum Duyuruları Yönetim İletişim
 -
Geri Git   ForumAdasi.Com > Kültür ve Sanat > Biyografiler > Şairler ve Yazarlar

Şairler ve Yazarlar Ünlü şairlerimizin ve kalemi güçlü yazarlarımızın hayatlarının yer aldığı bölüm.


Alexandre Dumas Kimdir? Biyografisi

Ünlü şairlerimizin ve kalemi güçlü yazarlarımızın hayatlarının yer aldığı bölüm.


Kullanıcı Etiket Listesi

Yeni Konu Yeni Cevap
 
LinkBack Seçenekler Görüntüleme stilleri
Alt 04 Eylül 2022, 11:22   #1
Çevrimdışı
Zeze - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kullanıcıların profil bilgileri ziyaretçilere gizlidir.
Standart Alexandre Dumas Kimdir? Biyografisi

Alexandre Dumas Kimdir? Biyografisi



Alexandre Dumas Kimdir? Biyografisi.

Alexandre Dumas, (doğum adı Dumas Davy de la Pailleterie, 24 Temmuz 1802 – 5 Aralık 1870), Fransız yazardır. Adaş oğluyla karıştırılmaması için Alexandre Dumas père adıyla da bilinir. Macera türündeki tarihi romanlarıyla ünlüdür. Eserlerinin 100 dile çevrilmesi sayesinde en çok okunan Fransız yazarlardan biri olmayı başardı. Monte Kristo Kontu, Üç Silahşorlar, Yirmi Yıl Sonra ve Demir Maskeli Adam gibi romanlarından bazıları dizi şeklinde yayınlanmıştı. Yirminci yüzyılın başlarından beri romanları yaklaşık 200 kadar filme uyarlandı. Dumas'ın öldüğü için bitiremediği son romanı Le Chevalier de Sainte-Hermine bir uzman tarafından tamamlandı ve 2005'te okuyuculara sunulduğunda en çok satanlara girdi. Roman Türkiye'de 2010'da Son Şövalye adıyla basıldı.

Birçok türde eserler veren Dumas yazarlık kariyerine tiyatro oyunlarıyla başlayarak ilk başarılarını elde etti. Ayrıca bir hayli dergi makalesi ve gezi kitabı yazdı; basılmış eserleri toplamda 100.000 sayfayı bulur. Dumas 1840'larda Paris'te Tarih Tiyatrosu'nu kurdu.

Babası general Thomas-Alexandre Davy de la Pailleterie Fransız bir asilzade ve köle bir siyah kadının oğlu olarak Saint-Domingue'de doğdu. Soylu biri olması genç Alexandre'a Louis-Philippe ile birlikte çalışma fırsatı yarattı.

III. Napolyon'un seçilmesinin ardından Dumas gözden düştü ve Fransa'dan ayrılarak birkaç yıl kalacağı Belçika'ya gitti. Belçika'dan ayrıldıktan sonra birkaç yıl için de Rusya'ya taşındı, ardından da İtalya'ya hareket etti. 1861'de İtalyanların birleşme çabalarını destekleyen L' Indipendente isimli gazeteyi kurdu ve basmaya başladı. 1864'te Paris'e döndü.

Evli olmasına rağmen sayısı kırkı bulduğu söylenen ilişkileri vardı. Bilinen en az dört gayri meşru çocuğu vardı. Bunlardan biri de kendi adının verildiği Alexandre Dumas'dır. Bu çocuk daha sonra başarılı bir tiyatro ve roman yazarı oldu ve Alexandre Dumas, fils (oğul) olarak bilinirken babası da Fransa'da gelenekselleşmiş olarak Alexandre Dumas, père (baba) olarak tanınmaya başladı. İlişkilerinden birini de 1866'da kariyerinin zirvesindeki ve neredeyse yarı yaşındaki Amerikalı aktris Adah Isaacs Menken ile yaşadı. Yirminci yüzyıldaki uzmanlar Dumas'nın babası olduğu üç çocuk daha buldular.

Hayatının sonuna doğru Dumas'yla tanışan İngiliz tiyatro yazarı Watts Phillips onu "Dünyanın en cömert ve en büyük kalpli insanı. Aynı zamanda da yeryüzündeki en eğlenceli ve bencil kişi. Lisanı bir yel değirmeni gibiydi, bir kez harekete geçti mi ne zaman duracağını bilemezdiniz, özellikle de tema kendisiyse" diyerek tanımlamıştı.

İlk yılları
Dumas Davy de la Pailleterie 1802'de Fransa'daki Picardie bölgesinin Aisne ilinde doğdu. Marie-Alexandrine isimli bir kız kardeşi de vardı. Annesi Marie-Louise Élisabeth Labouret bir hancının kızıydı ve babası da Thomas-Alexandre Dumas'ydı. Thomas-Alexandre 1762'de Saint-Domingue'deki bir kolonide doğmuştu. Fransız bir asil ve kolonideki topçu sınıfının komiseri olan marki Alexandre-Antoine Davy de la Pailleterie ile Afro-Karayip kökenli bir köle olan Marie-Cessette Dumas'nın oğluydu. Annesinin Saint-Domingue veya Afrika'da doğup doğmadığının (Kreol olduğu anlamına gelen Fransızca bir soyadına sahip olmasına rağmen) bilinmemesinin yanı sıra atalarının Afrika'nın neresinden geldiği de bilinmez. Babası tarafından Fransa'ya götürülen Thomas-Alexandre askeri okulda eğitim gördü ve genç bir adamken orduya katıldı. Babası ile arası açıldıktan sonra Thomas-Alexandre annesinin soyadı Dumas'yı kullanmaya başladı. 31 yaşında generalliğe yükseldi ve Fransa ordusunda bu rütbeye yükselen ilk Afro-Antilli oldu. Fransız Devrim Savaşları'nda başarıyla mücadele etti. Napolyon'un emrinde general olarak İtalya ve Mısır'daki mücadelelerde yer almasına rağmen 1800'lerde gözden düştü ve Fransa'ya dönmesi istendi. Dönüşü sırasında gemisi o ve diğerlerinin savaş esiri olarak tutulacağı Napoli Krallığı'ndaki Taranto'da demir atmak zorunda kaldı. İki yıllık mahkûmiyeti sırasında sağlığı oldukça bozuldu. Alexandre doğduğu sıralarda babası iyice harap olmuştu.

Alexandre dört yaşındayken babası kanserden öldü. Dul kalan annesi oğluna iyi bir eğitim sağlayamadı ve elit bir okuldan gelen teklifi ücretleri karşılayamayacağı için reddetmek zorunda kaldı. Buna rağmen yılmayan Alexandre Dumas okuyabildiği her şeyi okudu ve kendi kendine İspanyolca öğrendi. Babasının Devrim Savaşları'nda gösterdiği kahramanlığa dair annesinin anlattığı hikâyeler genç çocuğun parlak hayalgücünü oldukça etkiledi. Fakirliklerine rağmen aile babalarının değerli itibarını ve soylu rütbesini korudu. Monarşinin yeniden kuruluşunun ardından 1822'de 20 yaşındaki Alexandre Paris'e taşındı. Palais-Royal'de Louis-Philippe'in makamında kendine bir görev edindi.

Kariyeri
Louis-Philippe için çalışırken aynı zamanda tiyatro oyunları ve dergiler için makaleler yazıyordu. Bir yetişkin olduğunda tıpkı onun yaşındayken babasının yaptığı gibi kölelik yapmış büyükannesinin soyadını kullanmaya başladı. İlk tiyatro oyunu Henri III et sa Cour 1829'da o 27 yaşındayken sahnelendi ve beğeniyle karşılandı. Sonraki yıl ikinci oyunu Christine de aynı derece takdir edildi. Bu başarılar ona tam zamanlı yazarlık yapabilmesi için yeterli geliri sağladı.

Dumas 1830'da X. Charles'ı devirip yerine tahta Orléans Dükü'nü geçiren Devrim'e katıldı. Dumas'nın eski işvereni Louis-Philippe ülkeyi yönetmeye başladı. Hoşnutsuz Cumhuriyetçilerin ve değişim isteyen yoksul kent işçilerinin tek tük ayaklanmalarından dolayı 1830'ların ortasına kadar Fransa'daki hayatta huzursuzluk hakimdi. Yaşam yavaşça normale dönerken ülke de sanayileşmeye başladı. Gelişen ekonomiyle birlikte basın yasaklarının da ortadan kalkmasıyla Dumas'nın yazarlık yetenekleri birçok kez ödüllendirildi.

Başarılı olan birkaç tiyatro oyunundan sonra Dumas roman yazmaya karar verdi. Savurgan bir yaşam tarzı olmasına ve her zaman kazandığından çok harcamasına rağmen Dumas zeki bir pazarlamacı olduğunu kanıtladı. Gazeteler birçok dizi şeklinde roman yayınlarken 1838'de Dumas da oyunlarından biri olan Le Capitaine Paul'ü dizi roman olarak tekrar yazdı. Personel kadrosunu yazarların oluşturduğu bir yapım stüdyosu açtı ve buradan yüzlerce hikâye ortaya çıktı. Bütün öyküleri o kurguluyor, yön veriyor ve eklemeler yapıyordu.

Dumas birkaç arkadaşının yardımıyla Avrupa tarihinden ünlü suçlar ve suçlular hakkında Les crimes celebres adındaki sekiz ciltlik eserini 1839'dan 1841'e kadar geçen sürede tamamladı. Bu araştırmada Beatrice Cenci, Martin Guerre, Cesare ve Lucrezia Borgia'nın yanı sıra örneğin katil oldukları iddia edilerek idam edilmiş Karl Ludwig Sand ve Antoine François Desrues gibi daha güncel olaylara da yer veriyordu.

Dumas kendisinin eskrim ustası Augustin Grisier ile 1840 tarihli Les armes et le duel romanında işbirliği yaptı. Hikâye Grisier'in gözünden Rusya'daki Aralıkçılar İsyanı sırasında yaşanan olaylara nasıl tanık olduğunu anlatıyordu. Sonuçta roman Çar I. Nikolay tarafından Rusya'da yasaklandı ve Dumas'nın ülkeyi ziyaret etmesi Çar'ın ölümüne değin yasaklandı. Le Comte de Monte-Cristo (Monte Kristo Kontu), Les Frères corses ve anılarında Grisier'ye olan büyük saygısını gösterir.

Dumas'nın pek çok asistanı ve ortağı vardı. Auguste Maquet aralarında en fazla bilinendir. Yirminci yüzyılın sonlarına kadar rolünün ne olduğu tam anlaşılamamıştı. Maquet'nin Monte Kristo Kontu'nun hikâyesinin anat hatlarını belirlediği ve Üç Silahşorler ile onun devam romanlarının yanında Dumas'nın birkaç eserine daha önemli katkıları olduğu biliniyor. Birlikte çalışma yöntemleri şöyleydi; Maquet konuyu tasarlar ve taslakları yazardı, Dumas da ayrıntıları, diyalogları ekler ve final bölümünü yazardı. Maquet kendi isminin de kitaplarda yer almasını ve çalışması için daha fazla para almasını sağlamak için Dumas'yı mahkemeye verdi. Parasını alma konusunda başarılı oldu ama ismini kitaplara koyduramadı.

Dumas'nın romanları o kadar popülerdi ki kısa süre içerisinde İngilizce'ye ve başka dillere çevrildiler. Yazıları sayesinde önemli bir miktarda para kazandı ama kadınlara çok para harcadığı ve şaşaalı bir hayat yaşadığı için sık sık iflas etti. İlişki yaşadığı tam 40 metresi bulundu. 1846 senesinde Paris'in dışındaki Le Port-Marly'de yanında yazması için ek bir binayla beraber Château de Monte-Cristo adlı kır evini inşa ettirdi. Burası sık sık Dumas'nın cömertliğinden yararlanıp uzun süre misafir kalan yabancı ve tanıdıklarla dolardı. İki yıl sonra mali zorluklar yaşamaya başladığı için tüm mülkü satmak zorunda kaldı.

Dumas birçok farklı türde örnekler verdi ve hayatı boyunca yaklaşık 100.000 sayfa yazısı basıldı. Deneyimlerini kullanarak yaptığı seyahatlerden sonra gezi kitapları yazdı. Kral Louis-Philippe bir isyanla tahttan indirildikten sonra Louis-Napoléon Bonaparte başkan seçildi. Dumas, Bonaparte tarafından sevilmediği ve de alacaklılarından kaçmak için Brüksel, Belçika'ya gitti. 1859 civarında da Fransızca'nın soylular arasında ikinci dil olduğu ve yazmanın çok popüler olduğu Rusya'ya hareket etti. Dumas farklı maceralar arama arzusundan dolayı ayrılmadan önce Rusya'da iki yıl geçirdi. Ayrıca Rusya hakkında bir gezi kitabı da yayınladı.

1861'de II. Vittorio Emanuele'yi kral seçen İtalya Krallığı kuruldu. Dumas buraya hareket etti ve sonraki üç yıl boyunca İtalyan birleşme hareketinde yer aldı. Indipendente adlı gazeteyi kurdu ve yönetti. 1864'te Paris'e dönerken İtalya hakkında gezi kitapları da yayınlatmıştı.

Aristokrat geçmişine ve kişisel başarılarına rağmen Dumas melez kökeni nedeniyle ayrımcılıkla uğraşmak zorunda kaldı. 1843'te ırk sorunlarından ve sömürgeciliğin etkisinden bahsettiği Georges adlı romanını yazdı. Afrika kökenli olmasından dolayı kendisine aşağılayıcı sözler sarf eden bir adama verdiği cevabı ünlü olmuştur. Dumas adama şöyle demişti:
“ Babam zenci bir melezdi, dedem bir zenciydi, büyük dedemse bir maymundu. Görüyorsunuz ya efendim, sizinkinin bittiği yerde benim ailem başlıyor. ”

Kişisel hayatı
Dumas 1 Şubat 1840'ta aktris Ida Ferrier (doğum adı Marguerite-Joséphine Ferrand (1811–1859)) ile evlendi. Başka kadınlarla da birliktelik yaşadı ve bu ilişkilerinden bilinen dört çocuğu oldu.
  • Alexandre Dumas, fils (1824–1895), bir terzi olan Marie-Laure-Catherine Labay'in (1794–1868) oğludur. Başarılı bir roman ve tiyatro oyunu yazarıdır.
  • Marie-Alexandrine Dumas (5 Mart 1831–1878), Belle Krelsamer'in (1803–1875) kızıdır.
  • Micaëlla-Clélie-Josepha-Élisabeth Cordier (doğum 1860), Emélie Cordier'nin kızıdır.
  • Henry Bauer, soyadı Bauer olan bir kadının oğludur.
Dumas 1866 civarında o zamanlar oldukça ünlü bir aktist olan Adah Isaacs Menken ile ilişki yaşadı. Aktris Londra'daki Mazeppa oyununda sergilediği performansla büyük övgü almıştı. Paris'te sergilenen sevilen oyun Les Pirates de la Savanne'de de rol alıp kariyerinin zirvesine çıkmıştı.

Yazılarından başlayarak Dumas'ı yıllardır araştıran uzman Claude Schopp, Dumas'ın birlikte olduğu 40 metresinin yanı sıra üç çocuğunu daha buldu.

Ölümü
Aralık 1870'te ölen Dumas doğduğu yer olan Aisne ilindeki Villers-Cotterêts'te gömüldü. Ölümü Fransa-Prusya Savaşı'nın gölgesinde kaldı ve değişen modayla da ünü azaldı. Yirminci yüzyılın sonlarında Reginald Hamel ve Claude Schopp gibi uzmanlar kaybolmuş işlerinin bulunmasının yanı sıra eserlerinin yeniden değerlendirilmesine ve sanatının takdir edilmesine sebep oldular. Dumas'nın Fransız kültürüne katkılarından dolayı 2002'de adına bir anma töreni düzenlendi.

1970'te onuruna Alexandre Dumas Paris Métro istasyonuna ismi verdildi. Paris'in dışındaki kır evi Château de Monte-Cristo restore edildi ve müze olarak halka açıldı.

Araştırmacılar Dumas'nın arşivlerdeki eserlerini bulmaya devam ettiler. Bunların arasında uzman Reginald Hamel'in Bibliothèque Nationale de France'ta bulduğu beş perdelik Altın Hırsızları oyunu da vardı. Bu oyun 2004'te Honoré-Champion tarafından yayınlandı.

2002'de Dumas'nın ikiyüzüncü doğumgününde Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac yazarın küllerinin birçok aydının gömüldüğü Paris'teki Panthéon anıtına tekrar getirildiği törende yer aldı. Tören televizyonda da gösterildi. Chirac konuşmasında şöyle demişti:
“Senin sayende D'Artagnan, Monte Cristo ve Balsamo olup Fransa yollarında at sürdük, savaşlara tanıklık ettik, saraylara ve kalelere konuk olduk. Senin sayende bizler hayal ettik.”
Chirac konuşmasında Fransa'da hala ırkçılığın var olduğunu kabul etti ve Alexandre Dumas'nın Victor Hugo ve Émile Zola gibi büyük yazarların yanına getirildiği törenin bu çirkinliği düzeltmenin yollarından biri olduğunu söyledi. Chirac ayrıca Fransa'dan pek çok büyük yazar çıkmasına rağmen hiçbirinin Dumas kadar okunmadığına dikkat çekti. Dumas'nın eserleri yaklaşık 100 kadar dile çevrildi ve 200'den fazla filme uyarlandı.

Eserleri
  • III. Henri ve Sarayı (1829)
  • Napoléon Bonaparte (1831)
  • Üç Silahşorler (1844)
  • Son Şövalye
  • Monte Kristo Kontu (1845)
  • Demir Maske (1848)
  • Kraliçenin Gerdanlığı (1849-50)
  • Siyah Lale (1850)
  • Anılar (1852-54)


  Alıntı
Yeni Konu Yeni Cevap

İçeriği Sosyalleştir

Etiketler
alexandre, biyografisi, dumas, kimdir


Şu anda bu konuyu görüntüleyen etkin kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 konuk)
 

Gönderme Kuralları
Konu açma yetkiniz yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti ekleme yetkiniz yok
Mesaj düzenleme yetkiniz yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık



Saat: 07:14.

Forum Bilgileri
Hukuki Aydınlatma Metni
ForumAdası, tüm hakları saklıdır.

Kurucu: Jön TüRk
Forum Sorumlusu: Zeze
Geliştiriciler: Regex & Cry
Tasarımcı: Mango

Powered by vBulletin® Version 3.8.6
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

Altyapı bilgilerini okuduğunuz vBulletin yazılımı ForumAdası üzerinde lisanslı bir şekilde kullanılmaktadır.
ForumAdası; internet ortamında kullanıcıların içerik üretmelerine, bu içeriklerin de önceden onaya tabi tutulmaksızın yayımlanabilmesine olanak sağlayan bir forum sitesidir. Forum siteleri, tıpkı sosyal medya ve interaktif sözlükler gibi 5651 sayılı kanunun 2. maddesinin 1. fıkrasının "m" bendine göre Yer Sağlayıcı olarak faaliyet göstermekte olan, hizmet ve içerikleri barındıran sistemleri sağlayan veya işleten platformdur.
5651 sayılı kanunun 5. maddesine göre yer sağlayıcı, yer sağladığı içeriği kontrol etmek veya hukuka aykırı bir faaliyetin söz konusu olup olmadığını araştırmakla yükümlü değildir. Başka bir deyişle ForumAdası üzerinden yapılan yazılı, görsel ya da işitsel paylaşımlardan doğabilecek yasal sorumluluk, mezkur içeriği paylaşan ForumAdası üyesi gerçek kişilere aittir. İlgili kanunun anılan maddesinin 2. fıkrasında da çok açık bir biçimde öngörüldüğü üzere; yer sağlayıcı, yer sağladığı hukuka aykırı içerikten, ceza sorumluluğu ile ilgili hükümler saklı kalmak kaydıyla, bu Kanunun 8 inci ve 9 uncu maddelerine göre haberdar edilmesi halinde ve teknik olarak imkân bulunduğu ölçüde hukuka aykırı içeriği yayından kaldırmakla yükümlüdür.
Açıklanan hukuki dayanaklar temelinde, hak ihlâli iddiasında bulunan hak sahipleri İLETİŞİM linkinden yer sağlayıcı ForumAdası yöneticilerine ihtarda bulunarak bahse konu hususu tebliğ etmeleri halinde incelemeler yapılıp, en geç 2 gün içerisinde gerekli işlemler tesis edilecektir.

5101 sayılı yasayla degişik 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu gereğince ForumAdası üzerinde telif hakkı bulunan MP3, video vb. eserlerin paylaşımı T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından hak sahipliği verilmiş olan MÜ-YAP tarafindan yasaklanmış olup, yasal işlem olması halinde, paylaşan kişi ya da kişilerin bilgileri gerekli kurum ile paylaşılacaktır.