|
LinkBack | Seçenekler | Görüntüleme stilleri |
14 Ekim 2023, 10:08 | #1 |
Kullanıcıların profil bilgileri ziyaretçilere gizlidir. |
Orta Çağ’da Tarım
Orta Çağ’da Tarım Orta Çağ’daki tarım ile İlk Çağ’daki tarım karşılaştırıldığında Orta Çağ’da tarımın daha sistematik hali getirildiği gözlemlenmiştir. 10. yüzyıl Avrupa’sında malikane adı verilen siyasi-ekonomik bölgeler oluşturulmuştu. Malikanelerin toprakları dört ana parçaya ayrılmaktaydı. Bunlar insanların yaşadığı yerleşim yerleri, tarımın yapılacağı tarlarlar, çayırlar ve ormanlardı. Tarımın yapılış biçimi Avrupa’nın farklı yerlerinde coğrafi farklardan ötürü değişiklik göstermekteydi. Akdeniz Avrupa’sında temel tarım aracı bir çift öküzle çekilen ve toprağı tırmıklayan hafif bir sabandı. Bu sabanın özelliği toprağı altüst etmekten çok gevşetmesiydi. Toprak iki kez çapraz olarak sürülüyordu. Ancak bu saban yöntemi Kuzey Avrupa’da işlemiyordu çünkü Kuzey Avrupa’da sert ve yoğun topraklı bataklıklar bolca vardı. Avrupalılar da tarım yapabilmek için tekerlekli ve bıçaklı bir sabandı. Milattan önce 6.yüzyılda ilk olarak Slavlar tarafından ağır saban kullanıldı. Fransa ve İngiltere’de yoğunlaşmasının ardından kıta çapında en yaygın saban türü olduğu söylenebilir. Aynı zamanda sabanın bulunmasıyla halkın yüzde 90’ı köylü oldu. Hafif sabanın kullanıldığı tarlalar çapraz sürümden ötürü karesel şekildeydiler. Ağır sabanda ise uzun çizgiler şeklinde tarlalar yaygınlaşmıştı. Hububat tarımının sağladığı kaynaklarla hayvancılık da Orta Çağ Avrupası’nda yaygınlaştı. Aynı zamanda topraklar arttıkça nadasa bırakılan tarlalarda da artış gerçekleşti. Köylerde ise ortaklaşa tarımın yapılması tarımın sürdürülebilirliği açısından çok önemliydi. Ortaklaşa tarımda köylüler tarafından kontrol altına alınan tarımsal faaliyetler iklimsel özelliklere göre düzenleniyordu. Ortaklaşa tarımda tek tip ürün yetiştirilebiliyordu. Bunun sebebi ürünün kaldırılmasından sonra hayvanların tarlalara salınmasıydı. Ürünler aynı anda kaldırılmasaydı salınan aç hayvanlar diğer ürünleri yiyebilirdi. Tarım geliştikçe tarımın önemi de daha çok devlet için belirgin oldu ve arttı. Bunların sonucunda ülkeler, ülkeler ile köyler, köyler ile toprak için savaşmaya başladı ve verimli toprakların önemi ve bu topraklara sahip olmak için harcanan kaynaklar da artmaktaydı. Orta Çağ’da her ne kadar iyi gitse de Kara Veba’nın gelişi ile tarım durma noktasına gelmiştir. İnsanları etkileyen Kara Veba tarıma zarar verse de topraklar dinlenmiş olduğundan Kara Veba’nın topraklara yarar sağladığı söylenebilir. Tarımın yapılması için gereken insanlar ise zor şartlarda çalışmak zorunda kaldı. Bu yükümlülüklerin en serti angarya idi. Orta Çağ’da lordlar çıkan ürünün en büyük kısmını alıyordu. Çalışanlar hakkettiklerini almasa da çalışmak zorundaydılar. Malikanelerdeki lortlar kurdukları malikanelerde kral rolünde yaşıyorlardı ve işçilerini koruyordu. Bu durum Orta Çağ’daki toplumsal sınıf ayrımlarının da kanıtı niteliğindedir. Avrupa’nın yanında Orta Doğu ve Asya’da da tarım için elverişli toprakların önemi Avrupa’da gerçekleştiği gibi arttı ve tarım bir numaralı geçim kaynaklarından biri oldu. Devletler arasındaki ticarette de büyük önem oynadı ve bu ekonomik rekabet tarım için çok etkili oldu. Toplumlar birbirini tarımsal açıdan geliştirirken birbirlerine itici güç oldu. Bunun sonucunda ürün çeşitliliği arttı ve topraklar doğru şekilde kullanılmaya başlandı. Sonuç olarak Orta Çağ’da tarım yıl geçtikçe çoğaldı ve çeşitlendirildi. |
İçeriği Sosyalleştir |
Etiketler |
Çağ’da, orta, tarım |
Şu anda bu konuyu görüntüleyen etkin kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 konuk) | |
|
|
|
|
ForumAdası, tüm hakları saklıdır. Kurucu: Jön TüRk Forum Sorumlusu: Zeze Geliştiriciler: Regex & Cry Tasarımcı: Mango
Powered by vBulletin® Version 3.8.6
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd. Altyapı bilgilerini okuduğunuz vBulletin yazılımı ForumAdası üzerinde lisanslı bir şekilde kullanılmaktadır. |
ForumAdası; internet ortamında kullanıcıların içerik üretmelerine, bu içeriklerin de önceden onaya tabi tutulmaksızın yayımlanabilmesine olanak sağlayan bir forum sitesidir. Forum siteleri, tıpkı sosyal medya ve interaktif sözlükler gibi 5651 sayılı kanunun 2. maddesinin 1. fıkrasının "m" bendine göre Yer Sağlayıcı olarak faaliyet göstermekte olan, hizmet ve içerikleri barındıran sistemleri sağlayan veya işleten platformdur. 5651 sayılı kanunun 5. maddesine göre yer sağlayıcı, yer sağladığı içeriği kontrol etmek veya hukuka aykırı bir faaliyetin söz konusu olup olmadığını araştırmakla yükümlü değildir. Başka bir deyişle ForumAdası üzerinden yapılan yazılı, görsel ya da işitsel paylaşımlardan doğabilecek yasal sorumluluk, mezkur içeriği paylaşan ForumAdası üyesi gerçek kişilere aittir. İlgili kanunun anılan maddesinin 2. fıkrasında da çok açık bir biçimde öngörüldüğü üzere; yer sağlayıcı, yer sağladığı hukuka aykırı içerikten, ceza sorumluluğu ile ilgili hükümler saklı kalmak kaydıyla, bu Kanunun 8 inci ve 9 uncu maddelerine göre haberdar edilmesi halinde ve teknik olarak imkân bulunduğu ölçüde hukuka aykırı içeriği yayından kaldırmakla yükümlüdür. Açıklanan hukuki dayanaklar temelinde, hak ihlâli iddiasında bulunan hak sahipleri İLETİŞİM linkinden yer sağlayıcı ForumAdası yöneticilerine ihtarda bulunarak bahse konu hususu tebliğ etmeleri halinde incelemeler yapılıp, en geç 2 gün içerisinde gerekli işlemler tesis edilecektir. 5101 sayılı yasayla degişik 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu gereğince ForumAdası üzerinde telif hakkı bulunan MP3, video vb. eserlerin paylaşımı T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından hak sahipliği verilmiş olan MÜ-YAP tarafindan yasaklanmış olup, yasal işlem olması halinde, paylaşan kişi ya da kişilerin bilgileri gerekli kurum ile paylaşılacaktır. |