|
LinkBack | Seçenekler | Görüntüleme stilleri |
19 Ağustos 2022, 11:41 | #1 |
Kullanıcıların profil bilgileri ziyaretçilere gizlidir. |
Uygur Devleti (744-840)
Uygur Devleti (744-840) Uygurlar (744-840) Uygur Devleti’nin ilk hükümdarı Kutluk Bilge Kağan‘dır. Ötüken’de, Ordu-Balıg (Kara-Balasagun) Selanga Irmağı çevresinde kurulmuştur. Başkentleri Karabalsagun’dur. Uygurlar yerleşik hayat düzenini benimsemiş olmaları dolayısıyla Hunlar ve Göktürklerden farktı bir özelliğe sahiptirler. Uygurlar siyasi başarılarından çok kültürel ve medeni faaliyetleriyle tanınırlar. Yerleşik hayata geçmeleri ile tarım, sanat ve ticarette ilerlemişlerdir. Diğer Türk Devletleri Gök tanrı inancına sahipken Uygurlar ilk kez din değiştirmiştir. (Böğü Kağan Çin’e yardım için gittiğinde ülkesine dönerken beraberinde dört Mani rahibi de getirmişti. Türkler arasında bundan sonra Mani dini yayılmaya başladı.) Mani dininin et yemeyi yasaklaması Uygurların savaşçılık duygusunu zayıflatmış, onların tarıma geçmesine yol açmıştır. NOT:Uygurlar Türk devletleri içerisinde ilk kez yerleşik hayata geçen Türk Devleti’dir.Uygurlar ticarette gelişmişler Hint, Tibet ve Maveraünnehir halkı ile sıkı ilişkiler içinde bulunmuşlardır. Mani ve Buda dinine ait tapınaklar yapmışlardır ve mimaride gelişme göstermişlerdir. Kale, sur, saray, ev gibi sivil ve askeri mimari esereler de inşa etmişlerdir. Bilge Kağan’ın kendi adına Karabalgasun anıtlarını diktirmiştir. NOT: Uygurlar, tarih te ilk kalıcı mimari eserler veren Türk Devleti’dir.Uygurlar Moğolların Türkleşmesinde önemli rol oynamışlardır. Türk Devletleri içerisinde ilk defa Uygurlar matbaayı kullanmışlar, dünya kültür hayatına önemli bir katkı sağlamışlardır. Uygur Devletini 840’ta Kırgızlar yıkmışlardır. Bu yenilginin ardından dağılan Uygur toplulukları güneye doğru hareket ederek Yeni Uygur devletlerini kurdular. Bu devletler; Kansu Uygur Devleti ve Turfan Uygurları’dır. |
07 Kasım 2023, 09:19 | #2 |
Kullanıcıların profil bilgileri ziyaretçilere gizlidir. |
Yanıt: Uygur Devleti (744-840)
Uygur Devleti’nin Kurulması (744) Asya Hun Devleti’nin parçalanmasının ardından ilk zamanlar Orhun ve Selenga Irmakları etrafında hayatını sürdüren Uygurlar, boylar hâlinde göçebe bir yaşam sürüyorlardı. Uygurlar, Karluklar ve Basmiller ile birleşerek 744 senesinde II. Kök Türk Devleti’ne isyan ettiler. Bu isyanın ardından II. Kök Türk Devleti yıkıldı. Uygurlar, Basmilleri mağlup ederek kağanlığı ele geçirdiler. Bu sayede oymak iken devlet hâline gelen Uygurlar, yeni bir Türk devleti kurdular. Uygurların başı Kutluk Bilge Kül Kağan’dı. Orhun Irmağı kıyısında Ordu-Balık (Karabalgasun) kentini kurarak, bu kenti devletin yeni başkenti yaptı. Çağın en ileri düzey ve aydın ülkesiydiler. Hanlığa hukuki esaslara dayanan devlet tadı verdiler. Hukuk devleti vücuda getirdiler. Yabancı ellerde yaşayan Türk kolonileri için koruyucu yasalar çıkardılar. Devlet idaresinin yürütülmesinde memurlar, vekiller ve çeşitli mansuplar oluşturdular. Saray hayatını, düzenli merasimleri tanzim ettiler. Han ve saray halkının yakarıcı sefirleri karşılama vazifeleri de düşündüler. Yüksek seviyedeydi. Uygur saraylarında yerli yabancı tarihçiler, alimler, şairler, sanatkârlar, nakkaşlar himaye gördü. Mürebbilerin eğitim verdikleri, kütüphaneler kurdukları Çin gezgincileri tarafından söylenmektedir. Uygur şehzadesinin kopuz çaldığı, manzum bir edebiyatın varlığını da unutulmamalıdır. Uygurlar 9. yüzyıldan beri yüksek bir kültür gelişmesi geleneğini kurdular. 12. yüzyıldan itibaren Orta-Asya Türk Moğol haklarının kültür terbiyesini üstlendiler. Son yarım asır içerisinde Uygur Hanlığı’nın merkezi olan Hoço ve İdikut şehri harabelerinde yapılan kazılarda Budist, Manihey ve Hristiyan mabetlerinde çok sayıda malzeme elde edilmiştir. Malzemeler Uygur dili ve edebiyatının ululuğunu anlatmaya yeter. Çoğu da dinlerden yapılan tercümelerdi. Azı orijinal olmak üzere tabiata, astronomiye ve edebiyat nevilerine ait tercüme vesikalardı. Hatta orijinali elde bulunmayan, Tibetçe’den çevirisi apılan Uygur hükümdarlarından birinin çevre memleketlerden bilgi edinmek amacıyla gezen memurların bir seyahatnamesi de mevcuttur. Çoğu malzemeler çeviridir. Uygurca bu sebeple Uygur dil adını da almıştır. Uygurca’ya İran, Hind, Sağa, Çin, dillerinden kelimeler girmiştir. Bunlar sonradan mürebbi Uygurlar tarafından Moğolca’ya da eklenmiştir. Tabiatıyla Uygurca’ya dini ve ticari münasebetler vasıtası ile pek çok kelime girmiştir. Uygur Devleti’nin Yıkılması (840) 839 senesinde meydana gelen kıtlık, açlık, şiddetli soğuklar ve salgın hastalıklar ile devletin güçsüzleşmesi. devletin zayıflamasından faydalanan Kırgızların akınlarını arttırmaları, 840 senesinde Kırgızlar tarafından yıkıldılar. Devletleri parçalanan Uygurların bir bölümü çeşitli yerlere göç ederek yerleştiler. Uygurlar, XII. Yüzyıl başlarında Moğolların hakimiyetine girdiler. Uygurlar, Moğol hakimiyetinde yaşarken Araplarla Çinliler arasında gerçekleşen Talas Savaşı (751) sonrası Müslüman olmuşlardır. Kültür ve medeniyet yönünden Moğollara etki eden Uygurlar, Moğollardan bir bölümünün Türkleşmesini sağladılar. Uygurlar, her ne kadar şehir hayatına geçip ticaret, sanat ve kültürel yönlerden çok gelişmiş bir medeniyet olmuşlarsa da, önceleri küçük bir din olan Maniheizm’in Uygurlar tarafından benimsenmesi Uygurların sonunu getirdi. İnsanların tüccar dini olarak gördüğü Maniheizm ile Uygurlar, savaşçı kişiliklerini kaybederek sakin ve mücadelesiz bir yaşama alıştılar. Bu yaşam biçimi Uygurların askeri gücünü çok güçsüzleştirdi ve büyük bir medeniyet olan Uygurlar, askeri yönden güçsüz ve dirayetsiz duruma geldi. Uygurlar, Alp Külük liderliğinde başlayan isyan hareketi ile sarsılınca hızla zayıflamıştı. Alp Külük’ünde intihar etmesi sonucunda da dirayetlerini koruyamadılar. Uzun süre baskı altında tutularak engellenen başka bir Türk boyu olan Kırgızlar, Uygurların zayıflamasını fırsat görerek 100 bin kişilik bir süvari ordusuyla Uygur illerine girdiler. Alp Külük’ün intiharı ile başsız kalan Uygur devleti, zayıf ordusu ve otoritesiz askeri gücüyle bu saldırıya karşı koyamayarak yıkıldı. |
İçeriği Sosyalleştir |
Etiketler |
devleti, uygur, uygurlar |
Şu anda bu konuyu görüntüleyen etkin kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 konuk) | |
|
|
|
|
ForumAdası, tüm hakları saklıdır. Kurucu: Jön TüRk Forum Sorumlusu: Zeze Geliştiriciler: Regex & Cry Tasarımcı: Mango
Powered by vBulletin® Version 3.8.6
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd. Altyapı bilgilerini okuduğunuz vBulletin yazılımı ForumAdası üzerinde lisanslı bir şekilde kullanılmaktadır. |
ForumAdası; internet ortamında kullanıcıların içerik üretmelerine, bu içeriklerin de önceden onaya tabi tutulmaksızın yayımlanabilmesine olanak sağlayan bir forum sitesidir. Forum siteleri, tıpkı sosyal medya ve interaktif sözlükler gibi 5651 sayılı kanunun 2. maddesinin 1. fıkrasının "m" bendine göre Yer Sağlayıcı olarak faaliyet göstermekte olan, hizmet ve içerikleri barındıran sistemleri sağlayan veya işleten platformdur. 5651 sayılı kanunun 5. maddesine göre yer sağlayıcı, yer sağladığı içeriği kontrol etmek veya hukuka aykırı bir faaliyetin söz konusu olup olmadığını araştırmakla yükümlü değildir. Başka bir deyişle ForumAdası üzerinden yapılan yazılı, görsel ya da işitsel paylaşımlardan doğabilecek yasal sorumluluk, mezkur içeriği paylaşan ForumAdası üyesi gerçek kişilere aittir. İlgili kanunun anılan maddesinin 2. fıkrasında da çok açık bir biçimde öngörüldüğü üzere; yer sağlayıcı, yer sağladığı hukuka aykırı içerikten, ceza sorumluluğu ile ilgili hükümler saklı kalmak kaydıyla, bu Kanunun 8 inci ve 9 uncu maddelerine göre haberdar edilmesi halinde ve teknik olarak imkân bulunduğu ölçüde hukuka aykırı içeriği yayından kaldırmakla yükümlüdür. Açıklanan hukuki dayanaklar temelinde, hak ihlâli iddiasında bulunan hak sahipleri İLETİŞİM linkinden yer sağlayıcı ForumAdası yöneticilerine ihtarda bulunarak bahse konu hususu tebliğ etmeleri halinde incelemeler yapılıp, en geç 2 gün içerisinde gerekli işlemler tesis edilecektir. 5101 sayılı yasayla degişik 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu gereğince ForumAdası üzerinde telif hakkı bulunan MP3, video vb. eserlerin paylaşımı T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından hak sahipliği verilmiş olan MÜ-YAP tarafindan yasaklanmış olup, yasal işlem olması halinde, paylaşan kişi ya da kişilerin bilgileri gerekli kurum ile paylaşılacaktır. |