Forum Logo  

Anasayfa Forum Duyuruları Yönetim İletişim
 -
Geri Git   ForumAdasi.Com > Kültür ve Sanat > Biyografiler > Tarihi Kişiler

Tarihi Kişiler Osmanlı dönemi öncesi Türk tarihinde tanınmış kişilerin hayatlarının yer aldığı bölüm.


Babür Şah Kimdir?

Osmanlı dönemi öncesi Türk tarihinde tanınmış kişilerin hayatlarının yer aldığı bölüm.


Kullanıcı Etiket Listesi

Yeni Konu Yeni Cevap
 
LinkBack Seçenekler Görüntüleme stilleri
Alt 26 Nisan 2023, 14:33   #1
Çevrimdışı
Zeze
Zeze - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kullanıcıların profil bilgileri ziyaretçilere gizlidir.
Standart Babür Şah Kimdir?

Babür Şah Kimdir?



Hindistan'daki en büyük Müslüman Türk Devleti olan Gürgâniyye Devletinin kurucusu. Asıl adı Zahired Din Muhammed Babür'dür. Timur Han soyundan gelip, babası, Sultan Ebu Said'in oğlu, Fergana hükümdarı Ömer Şeyh Mirza'dır.

14 Şubat 1483'te Fergana'da doğdu. 1493'te babasının ölümü üzerine, Fergana hükümetine varis oldu. 11 sene Özbek ve TAtar melikleri ile savaş edip, nihayet hakimiyeti sağlayamayacağını anlayarak güneye indi. 1504'te Kabil'i fethedip kendisine başşehir yaptı. Aynı zamanda Gazne'yi aldı ve kısa zamanda Afganistan'ın büyük bir kısmını içine alan bir devlet kurdu. 1511 Ekiminde Semerkant İmparatorluk tahtına oturdu. Bir ay sonra Taşkent'i, Buhara'yı aldı, bütün Maveraünnehir'e hakim oldu. Fakat, bir müddet sonra, Özbekler tarafından ata yurdundan kovuldu.

Babür Şah, 1519'da Hayber'i geçerek, Hindistan'a girdi. Pencab'a düzenlediği beş sefer sonunda bütün kuzey Hindistan'ı fethetti. 1525'te Hindistan'ın tamamını fethetmek üzere Kabil'den ayrıldı. 1526'da, yani Osmanlılar'ın Mohaç Zaferinden birkaç ay önce, Paniput Meydan Muharebesinde Sultan İbrahim Ludi'nin 100.000 asker ve 1.000 filden müteşekkil büyük ordusunu yendi. Bu zaferle Babürlüler (Gürgâniyye) Devletini kesin olarak kurdu (1526). Böylece Hindistan Türk İmparatorluğu tacı LuDilerden Babür'e geçti.

Bu başarıdan sonra Delhi, Agra ve Hanpur'u alan Babür Şah, Agra'yı başşehir yaptı. 1527'de Hindular üzerine yürümek için Agra'dan çıktı. Hindular, aralarında ittifak kurduktan sonra, 100.000 kişilik bir ordu ve birkaç yüz zırhlı fille yeni Hindistan fatihinin üzerine yürümeye başladılar. Çok kritik ve tarihi bir andı. Babür'ün harbi kaybetmesi demek, Ganj Vadisinin Hinduların eline düşmesi, netice itibariyle beş asırlık Müslüman ve Türk hakimiyetinin Hint kıtasından atılması demekti. Babür 13.500 kişilik pek seçkin bir Türkistan atlı birliği ile düşman üzerine yürüdü. Yanında Osmanlı Türklerinden Mustafa Rumi'nin kumanda ettiği bir topçu birliği de bulunuyordu. Hindularda ne top, ne de tüfek vardı. Ateşli silahlar ve Türk atlısının üstün savaş kabiliyeti, Babür'e savaşı kazandırdı. Düşman tamamen imha edildi. Bu, Babür Şah için Paniput'tan daha büyük bir zaferdi. Biyana civarında geçen bu Kanva Meydan Muharebesinde birkaç saat içerisinde düşmanı yok eden Babür, ‘Gazi' unvanını aldı. Meşhur Zeynüddin Hafî'nin torunu Şeyh Zeyn Hafî'nin kaleme aldığı Zafername, bütün İslam memleketlerinin hükümdarlarına gönderildi. Bundan sonra Odh (Audh) eyaleti de fethedildi. Art arda yapılan fetihlerle Babür İmparatorluğunun sınırları çok genişledi.

Babür Şah, 25 Aralık 1530'da Agra'da öldü ve vasiyeti üzerine pek sevdiği Kabil'e götürülüp, orada gömüldü. 1526'da kurduğu devlet 1858 senesinde İngilizlerin işgaline kadar, 332 sene varlığını sürdürmüştür. Kabri üzerine Şah Cihan tarafından 1646'da muhteşem bir türbe yaptırıldı. Babür Şah memleketin imarı için gayret gösterdi. Hindistan ve Afganistan'da birçok yollar, kervansaraylar ve medreseler yaptırıp, fethettiği yerleri mamur hâle getirdi. Âlim, edip bir zat olan Babür Şah, hayatını kendisi yazdı. Tüzük-i Baburî (Babürname) adını verdiği bu kitabı, Ekber Şah zamanında Çağatay dilinden Farsça'ya sonra İngilizce'ye tercüme edilerek neşredildi. Farsça'ya sonra İngilizce'ye tercüme edilerek neşredildi. Türkçe pek değerli bir Aruz risalesi yazdı ve kendisine doğduğu zaman Zahirüddin Muhammed adını veren zahirî ve batınî ilimlerin hazinesi büyük mutasavvıf Hace Ubeydullah-ı Ahrar hazretlerinin Farsça Hanefi fıkhı üzerine yazdığı Risale-i Validiyye'yi Türkçe nazma çevirdi. Yine Hanefi Mezhebine ait fıkıh bilgilerini içine alan Mübeyyen adlı eseri yazdı. Şiirlerini Divan'da topladı. Orijinal yazı stili, ‘Hatt-ı Baburî' adıyla meşhur oldu. Babür, Türkçe‘den başka pek mükemmel surette Farsça, Arapça ve Moğolca biliyordu. Ölümünden sonra ‘Hazret-i Firdevs-Mekani' ve ‘Hazret- i Giti-Sitani' (Cihan Fatihi) diye anılmıştır.

Bu Gri Şehrin Tüm Yollarını Rengarenk Boyamak İster,
Bazen Kızar Dünyaya ama Sadece Kendini Üzer...
Göremezler, Kalbindeki Elmasa Erişemezler,
Kanatlarını Rüzgara Açmış, Dur Diyemezler...
Onun Bir Düşü Var ki Asla Bilemezler!

To view links or images in signatures your post count must be 10 or greater. You currently have 0 posts.
  Alıntı
Yeni Konu Yeni Cevap

İçeriği Sosyalleştir

Etiketler
babür, kimdir, Şah


Şu anda bu konuyu görüntüleyen etkin kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 konuk)
 

Gönderme Kuralları
Konu açma yetkiniz yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti ekleme yetkiniz yok
Mesaj düzenleme yetkiniz yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık



Saat: 07:52.

Forum Bilgileri
Hukuki Aydınlatma Metni
ForumAdası, tüm hakları saklıdır.

Kurucu: Jön TüRk
Forum Sorumlusu: Zeze
Geliştiriciler: Regex & Cry
Tasarımcı: Mango

Powered by vBulletin® Version 3.8.6
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

Altyapı bilgilerini okuduğunuz vBulletin yazılımı ForumAdası üzerinde lisanslı bir şekilde kullanılmaktadır.
ForumAdası; internet ortamında kullanıcıların içerik üretmelerine, bu içeriklerin de önceden onaya tabi tutulmaksızın yayımlanabilmesine olanak sağlayan bir forum sitesidir. Forum siteleri, tıpkı sosyal medya ve interaktif sözlükler gibi 5651 sayılı kanunun 2. maddesinin 1. fıkrasının "m" bendine göre Yer Sağlayıcı olarak faaliyet göstermekte olan, hizmet ve içerikleri barındıran sistemleri sağlayan veya işleten platformdur.
5651 sayılı kanunun 5. maddesine göre yer sağlayıcı, yer sağladığı içeriği kontrol etmek veya hukuka aykırı bir faaliyetin söz konusu olup olmadığını araştırmakla yükümlü değildir. Başka bir deyişle ForumAdası üzerinden yapılan yazılı, görsel ya da işitsel paylaşımlardan doğabilecek yasal sorumluluk, mezkur içeriği paylaşan ForumAdası üyesi gerçek kişilere aittir. İlgili kanunun anılan maddesinin 2. fıkrasında da çok açık bir biçimde öngörüldüğü üzere; yer sağlayıcı, yer sağladığı hukuka aykırı içerikten, ceza sorumluluğu ile ilgili hükümler saklı kalmak kaydıyla, bu Kanunun 8 inci ve 9 uncu maddelerine göre haberdar edilmesi halinde ve teknik olarak imkân bulunduğu ölçüde hukuka aykırı içeriği yayından kaldırmakla yükümlüdür.
Açıklanan hukuki dayanaklar temelinde, hak ihlâli iddiasında bulunan hak sahipleri İLETİŞİM linkinden yer sağlayıcı ForumAdası yöneticilerine ihtarda bulunarak bahse konu hususu tebliğ etmeleri halinde incelemeler yapılıp, en geç 2 gün içerisinde gerekli işlemler tesis edilecektir.

5101 sayılı yasayla degişik 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu gereğince ForumAdası üzerinde telif hakkı bulunan MP3, video vb. eserlerin paylaşımı T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından hak sahipliği verilmiş olan MÜ-YAP tarafindan yasaklanmış olup, yasal işlem olması halinde, paylaşan kişi ya da kişilerin bilgileri gerekli kurum ile paylaşılacaktır.