Tarihte Bugün Tarihte bugün ne olmuştu? 1 Ocak'tan 31 Aralık'a her günün anlam ve önemi. |
|
LinkBack | Seçenekler | Görüntüleme stilleri |
29 Nisan 2024, 21:11 | #1 |
Kullanıcıların profil bilgileri ziyaretçilere gizlidir. |
Malatya Katliamı (Malatya Olayları) | 17-20 Nisan 1978
Malatya Katliamı (Malatya Olayları) | 17-20 Nisan 1978 Malatya Katliamı veya Malatya Olayları, 17-20 Nisan 1978'de Türkiye'nin Malatya ilinde meydana gelen Alevilere dönük şiddet olayları ve cinayetler. Dönemin Malatya Belediye Başkanı Hamit Fendoğlu'nun öldürülmesi üzerine ülkücü ve İslamcı grupların şehrin Alevi ve solcu mahallelerine girmeleri ve şiddet kullanmaları ile gelişmiş olaylarda 3'ü çocuk olmak üzere 8 kişi öldürülmüş, 20'si ağır olmak üzere 100 kişi yaralanmış ve yaklaşık 1000 iş yeri ve ev tahrip edilmiştir. forumlar, güncel forum sitesi forumadasi.com Arka plan 1973 genel seçimlerine göre Malatya'da Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve Millî Selamet Partisi (MSP) en büyük partileri oluşturmaktaydı. İslamcı olarak tanımlanmış MSP Sünni ve sağcı kesimlerin desteğini alırken, CHP genellikle Alevi ve solcu gruplar tarafından desteklenmekteydi. Bu bağlamda kentte sağ ve sol ayrımı artmaya, Komünizmle Mücadele Derneği, Ülkü Ocakları, Akıncılar Derneği gibi sağ derneklerin yanı sıra sol örgütlenmeler de kurulmaya ve yaygınlaşmaya başlamıştır. 1977 genel seçimlerinde de bu kutuplaşma gözlemlenmiş, bu seçimlerde MSP ile Milliyetçi Hareket Partisi önemli derecede oy artışı yaşamıştır. 1968'den katliama geçen süre içerisinde Malatya'da Kemal Abbas Altunkaş'ın darp edilmesi (1968), Hekimhan Olayı (1968), 2 Şubat Mitingi (1975), 15-16 Şubat Olayları (1975) ve Akçadağ Öğretmen Okulu Olayı (1975) gibi huzursuzluk ve şiddet olayları yaşanmıştır. Olaylar Hamit Fendoğlu'nun (Bkz. [Foruma üye olmadığınız sürece forum içeriğindeki bağlantıları görüntüleyemezsiniz. Foruma üye olmak için TIKLAYIN!]) öldürülmesi Olaylar Hamido lakaplı belediye başkanı Hamit Fendoğlu'nun evine gönderilen paketteki bombanın patlaması ve kendisi, gelini ve 2 torununun bu patlamada ölmesi üzerine başlamıştır. Paketin 7 Nisan 1978'de Ankara'dan gönderildiği tespit edilmiştir. Aynı tarihte postaya verilmiş ve benzer yapıya sahip 3 tane daha bombalı paket, Fendoğlu'nun dışında Pazarcık CHP İlçe Başkanı Memiş Özdal'a, devrin Adıyaman Emniyet Müdür Yardımcısı Abdülkadir Oltu'ya ve Adanalı iş insanı Ahmet Akalın'a gönderilmiştir. Bombanın kim veya hangi kuruluş tarafından gönderildiği hakkında görüş birliği olmamakla birlikte, ilerleyen günlerde gazetelerin yayınladığı haberlere göre araştırmacılar bombaların ancak Ankara Nükleer Araştırma Merkezinde üretilebileceğini açıklamış ve bu kurumda arama yapılmıştır. Tesiste çalışan Ülkü Ocakları eski Genel Başkanı Muharrem Şemsek ve birkaç kişi gözaltına alınmış, Nükleer Araştırma Merkezi bir süre için kapatılmıştır. Şemsek ve diğer tutuklular daha sonra serbest bırakılmıştır. MHP'li yetkililer bombanın sağcı gruplar tarafından gönderildiği iddiasını yalanlamış ve bombanın komünist gruplar tarafından yollandığını iddia etmiştir. Ortadoğu gazetesi suikastin "solcuların ve onlarla işbirliği halindeki bölücülerin eseri olduğuna dair" bir bant ele geçirdiklerini iddia etmiştir. Saldırılar ve tahrip olayları Hamit Fendoğlu'nun öldürülmesinden kısa bir süre sonra, Fendoğlu'nun evinin önünde yaklaşık 100 kişilik bir grup birikmiştir. Hastaneye götürüldükten sonra hastane önünde toplanan yaklaşık 1000 kişilik bir grubun sloganlar atarak şehre yürüdüğü ve saldırı eylemlerinde bulunmaya başladığı rapor edilmiştir. Suikastten bir gün sonra, 18 Nisan 1978'de Fendoğlu'nun bağlı olduğu Bulgurlu/İzollu Aşireti'nden ve çevre köylerden on bini aşkın kişi şehre gelmiştir. Çoğunluğu genç insanlardan oluşan grup "Kahrolsun Komünizm, Katil Ecevit, Müslüman Türkiye, Dan Dan Dan Hamido'ya intikam" sloganları ile Alevi ve solcu kesimin yaşadığı mahallelerine doğru yürümüştür. Maskeli kişilerin de yer aldığı grup, CHP, TÖB-DER, TÜM-DER ve Tütüncüler Derneği gibi siyasi parti ve demokratik kitle örgütlerinin il binalarıyla, Gayret, Görüş, Ekspres, Baydağı, Güneş gazetelerinin matbaa ve idarehanelerini, tekel ve gazete bayilerini tahrip etmiş veya ateşe vermiştir. Solcu ve Alevilere ait önceden işaretlenmiş iş yerleri de tahrip edilmiştir. Aynı gün saldırganlar arasında bulunan İnönü Üniversitesi öğrencisi Tahir Kökçü, nereden geldiği belli olmayan bir kurşun nedeniyle öldürülmüştür. Malatya Cumhuriyet Savcısı Necati Sezener ile Adıyaman‘dan gelen Jandarma Komando Birliği komutanı Yüzbaşı Arif Doğan saldırıya uğramış, her ikisi de bıçak ve kurşunla yaralanmıştır. Devlet Hastanesi Başhekimi Yüksel Fenercioğlu da saldırganlar tarafından ateşli silahlar vasıtasıyla yaralanmıştır. Milliyet, belediye hoparlörlerinden "Din elden gidiyor, camilere bomba konuluyor" anonsları yapıldığını bildirmiştir. Takip eden zamanda saldırgan gruplar 14 ile 15 yaşlarındaki Naci Erguvanlı, Özcan Türksever ve Sait Hazar adlı lise öğrencilerini kafalarına ateş etmek suretiyle öldürmüştür. İlerleyen günlerde saldırılar Malatya'nın mahallelerine yayılmış ve pek çok kişi yaralanmıştır. Bu sırada şehrin ana su deposuna çok miktarda zehir atıldığı iddiası kısa süre içinde tüm kente yayılmıştır. Bunun üzerine Valilik, kent suyunun içilmemesini istemiş ve tahlil sonuçların gelmesinin beklenmesini bildirmiştir. Bazı kişiler zehirlendikleri şüphesiyle hastanelere başvurmuştur. Doğu Özel Hastanesine zehirlenme şikayetiyle 200'e yakın kişinin başvurduğu rapor edilmiştir. Buna karşın tahliller suda zehir olmadığını ortaya koymuştur. Saldırı ve tahrip olayları 17 Nisan akşamından 20 Nisan'a kadar sürmüş ve 3 gün sonra kontrol altına alınmıştır. Katliam esnasında büyük çoğunluğu solcu ve Alevilere ait olan 1000'e yakın iş yeri tahrip edilmiş ve yakılmıştır. Sonuç Katliam sonucunda oluşan tahribat dolayısıyla katliamdan etkilenen kesimler zamanla Malatya'dan göç etmiştir. İlerleyen yıllarda ekonomik açıdan iyi olan kesimler Mersin, Adana, İstanbul ve İzmir illerine göç etmişken, geri kalanlar köylerine dönmüştür. Göçler, Malatya'nın kültürel, etnik, dini ve siyasi yapısında önemli değişimler meydana gelmesine neden olmuştur. Tepkiler Bülent Ecevit (Başbakan): "Malatya olayının rastlantı olmadığı, ülkede kutuplaşmayı körüklemek isteyen güçlerin, örgütlerin payının olduğu söylenmektedir. Muhalefet partileri Malatya'daki olaylara tam olarak temas etmemişlerdir, çünkü taraf tutmaktadırlar... Barışa razı olmayanlar vardır... Yaşar Okuyan (MHP Genel Başkan Yardımcısı): "Komünist alçaklar tarafından hunharca öldürülen Malatya Belediye Başkanı, değerli dava insanı merhum Fendoğlu'nun gerçek katillerini CHP iktidarı himayesine almaktadır. Ve milliyetçilere iftira savurmaktadır..." Süleyman Demirel (AP Genel Başkanı): "Hadiselerin altında komünizm, yıkıcılık ve bölücülüğün bulunduğunu henüz hükûmet hiç dillerine almıyor. Türkiye'yi rahatsız eden gerçek sebep budur... Bu olayların gerçek sebebini anlamaktan aciz bulunan hükûmetin gaflet uykusundan uyanması için daha kaç vatandaşımız can verecektir? Bu hükûmet gaflet uykusundadır... Alpaslan Türkeş (MHP Genel Başkanı): "Ecevit ve İçişleri Bakanını, bizim hakkımızda ima yolu ile de olsa öne sürdükleri iddialarını ispata davet ediyorum. Bu iddialarını ispat edemedikleri takdirde dünyanın en alçak ve en şerefsiz insanları olacaklardır..." |
İçeriği Sosyalleştir |
Etiketler |
1720, 1978, katliamı, malatya, nisan, olayları |
Şu anda bu konuyu görüntüleyen etkin kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 konuk) | |
|
|
|
|
ForumAdası, tüm hakları saklıdır. Kurucu: Jön TüRk Forum Sorumlusu: Zeze Geliştiriciler: Regex & Cry Tasarımcı: Mango
Powered by vBulletin® Version 3.8.6
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd. Altyapı bilgilerini okuduğunuz vBulletin yazılımı ForumAdası üzerinde lisanslı bir şekilde kullanılmaktadır. |
ForumAdası; internet ortamında kullanıcıların içerik üretmelerine, bu içeriklerin de önceden onaya tabi tutulmaksızın yayımlanabilmesine olanak sağlayan bir forum sitesidir. Forum siteleri, tıpkı sosyal medya ve interaktif sözlükler gibi 5651 sayılı kanunun 2. maddesinin 1. fıkrasının "m" bendine göre Yer Sağlayıcı olarak faaliyet göstermekte olan, hizmet ve içerikleri barındıran sistemleri sağlayan veya işleten platformdur. 5651 sayılı kanunun 5. maddesine göre yer sağlayıcı, yer sağladığı içeriği kontrol etmek veya hukuka aykırı bir faaliyetin söz konusu olup olmadığını araştırmakla yükümlü değildir. Başka bir deyişle ForumAdası üzerinden yapılan yazılı, görsel ya da işitsel paylaşımlardan doğabilecek yasal sorumluluk, mezkur içeriği paylaşan ForumAdası üyesi gerçek kişilere aittir. İlgili kanunun anılan maddesinin 2. fıkrasında da çok açık bir biçimde öngörüldüğü üzere; yer sağlayıcı, yer sağladığı hukuka aykırı içerikten, ceza sorumluluğu ile ilgili hükümler saklı kalmak kaydıyla, bu Kanunun 8 inci ve 9 uncu maddelerine göre haberdar edilmesi halinde ve teknik olarak imkân bulunduğu ölçüde hukuka aykırı içeriği yayından kaldırmakla yükümlüdür. Açıklanan hukuki dayanaklar temelinde, hak ihlâli iddiasında bulunan hak sahipleri İLETİŞİM linkinden yer sağlayıcı ForumAdası yöneticilerine ihtarda bulunarak bahse konu hususu tebliğ etmeleri halinde incelemeler yapılıp, en geç 2 gün içerisinde gerekli işlemler tesis edilecektir. 5101 sayılı yasayla degişik 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu gereğince ForumAdası üzerinde telif hakkı bulunan MP3, video vb. eserlerin paylaşımı T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından hak sahipliği verilmiş olan MÜ-YAP tarafindan yasaklanmış olup, yasal işlem olması halinde, paylaşan kişi ya da kişilerin bilgileri gerekli kurum ile paylaşılacaktır. |