Anasayfa | Forum Duyuruları | Yönetim | İletişim |
- |
|
Bilim İnsanları ve Mucitler Bilime katkıda bulunmuş insanlar ile toplumun yararı için çeşitli alanlarda icatlar ve keşifler yapan kişilerin hayatlarının yer aldığı bölüm. |
|
LinkBack | Seçenekler | Görüntüleme stilleri |
17 Ekim 2022, 18:29 | #1 |
Kullanıcıların profil bilgileri ziyaretçilere gizlidir. |
Nicolaus Copernicus Kimdir, Ne Yapmıştır? Hayatı ve Eserleri
Nicolaus Copernicus Kimdir, Ne Yapmıştır? Hayatı ve Eserleri
Modern Astronominin Temellerini Atan Nicolaus Copernicus Kimdir? İşte Hayatı, Eserleri ve Çalışmaları
Astronomi ile ilgili yaptığı çalışmalarla modern astronominin oluşmasına önemli bir katkıda bulunan Nicolaus Copernicus kimdir sorusunu yanıtlayıp hayat hikayesine, yaptığı çalışmalara ve eserlerine gelin birlikte bakalım. Yeni bilgi ve keşiften korkan, dogmatik doğrularla hareket eden insanlık tarihinde aydın ve parlak bir dönem de mevcut: Rönesans. Sanat ve bilim alanındaki en büyük gelişmelerin olduğu aydınlık bir çağ. Astronomi, coğrafya, matematik, fizik, kimya, anatomi, mühendislik, resim, heykel, mimari gibi pek çok alanda en büyük eserlerin ve buluşların olduğu bu dönemin yaratıcıları da mevcut tabii: Kepler, Da Vinci, Shakespeare, Montaigne, Michelangelo, Galileo, nicesi ve yazımızın konusu olan Copernicus. Astronomi alanında dönemin tüm zorluklarına rağmen çalışmalarına pes etmeden devam etmiş, bilimi başka boyutlarıyla ele almış, yaptığı çalışmalar sayesinde gelecekte yapılacak astronomik keşiflere ışık tutmuş ve pek çok bilim insanına ilham olmuş Copernicus kimdir, ne çalışmalar yapmıştır, eserleri nelerdir gelin yakından inceleyelim. Nicolaus Copernicus kimdir? Nicolaus Copernicus, 1473 yılı 15. yy Rönesans’ında dünyaya gelmiş olan; Katolik piskopos danışmanı, matematik, astronomi, harita bilimi ve dillerle meşgul olan, modern astronominin babası olarak bilinen ve güneş merkezli evren modelinin kabulünde büyük çalışmaları olan Polonyalı bir gök bilimcidir. Varlıklı tüccar bir baba ve aileden varlıklı bir annenin 4’üncü ve en küçük çocuğu olarak Lehistan Krallığı’nın Thorn bölgesinde dünyaya gelmiştir. Babasını genç yaşta kaybetmesiyle dayısının yanına gitmek zorunda kalmış olan Nicolaus Copernicus eğitim hayatına Polonya’da başlamıştır; dayısı Lucas Watzenrode, tüm eğitim ve kariyer ihtiyaçlarında Copernicus’un yanında olmuştur. Copernicus’un yaşadığı 15. yy’da astroloji, astronomi ve matematik terimleri neredeyse birbirinin yerine kullanılıyordu; temel amacı da gökyüzü düzenini tanımlamaya yönelik teorik araç ve hareket bütünlüğünü sağlamaktı. Genellikle matematiksel teknikler kullanarak gökyüzünü inceleyen herkesi ifade ediyordu bu yöntem. Giovanni Pico’nun astrolojinin temellerine saldırması Copernicus’un araştırmalarının arka planını oluştururken temel tarihsel değerlendirmeleri de oluşturdu. Pico’nun bahsetmediği, uzun süredir devam eden ikinci anlaşmazlık ise gezegen modellerinin durumuyla ilgiliydi. Aynı zamanda da antik çağlardan beri astronomik modelleme ve gökyüzü incelemeleri, gezegenlerin hareket merkezlerinden sabit mesafedeki sabit yarıçapların kullanılarak üzerinde açısal ilerlemeler ile hareket ettiği şeklinde yapılıyordu. Avrupalı gökbilimciler Dünya’nın evrenin merkezinde yer aldığını yani Ptolemaik yer merkezli sistemi savunuyordu ve bu görüş Aristarkus ve Biruni’nin karşıt çalışmalarına rağmen çoğu eski filozof ve İncil yazarları tarafından da benimseniyordu. Nicolaus Copernicus hangi çalışmaları yapmıştır? Copernicus, dünya da dahil olmak üzere Samanyolu’nda bulunan tüm gezegenlerin güneşin yörüngesinde hareket ettiğini savunuyordu. Dünya, güneş ekseninin yanı sıra kendi ekseni etrafında da günlük olarak dönüyor ve bu eksendeki kademeli kaymalar dolayısıyla mevsimleri meydana getiriyordu Copernicus’a göre. Copernicus 1508 ve 1514 yılları arasında bu tezini anlattığı “Küçük Yorum” (Commentariolus) olarak adlandırılan güneş merkezli sistemin temelini oluşturan kısa bir astronomik inceleme yazdı. İncelemede, dünya da dahil olmak üzere bilinen tüm gezegenlerin güneşe göre sırasını doğru bir şekilde ortaya koydu ve yörüngelerini nispeten doğru şekilde tahmin etti. Bu güneş merkezli teori, güneşin ve diğer gezegenlerin dünyanın etrafında döndüğünü öne süren Ptolemaik (Yer merkezli) teorinin yerini aldı. Copernicus İtalya seyahatinden sonra, doğanın tüm yönlerini inceleyebilmek için Ptolemaik sistemin yeterli olmadığını savundu. Bu yöntem matematiksel olarak uygun değildi. Ama Copernicus'un yaşadığı dönemde Kilise, Ptolemaik yer merkezli teoriyi benimsiyordu. Çünkü bu, kozmosun İncil'de verilen tanımıydı. Ancak “Küçük Yorum” adlı incelemesi Copernicus’un ömrünün sonuna kadar yani 1543’e kadar yayınlanmadı. Çünkü elde ettiği bilgiler çözüm kadar yeni problemlere de sebep oldu. Dünya evrenin merkezi kabul edildiği için ağır nesnelerin her zaman yere düştüğü varsayılıyordu, bunun güneş merkezli bir sisteme ne şekilde uyarlanacağını bilmiyordu Copernicus. Bu yüzden dairelerin gökleri yönettiğine dair eski inancını korudu ancak kanıtları, güneş merkezli bir evrende bile gezegenlerin ve yıldızların güneşin etrafında dairesel yörüngelerde dönmediğini gösterdi. Bu tezinde merkezden uzaklıkları her zaman aynı olduğu için gezegenlerin görünen parlaklığındaki değişiklikleri açıklayamamak gibi belirgin bir dezavantajı vardı. Yani gezegenleri dev şeffaf küreler olarak gözlemlemesi ve yerçekimi kavramını ele almamasıydı dezavantajı. Bu teoriyi 17 yy. başlarında Galileo ile Kepler geliştirdi ve popüleştirdi. Ancak bilimsel araştırmaların ceza ile karşılık bulduğu bir dönem olduğu için Galileo bu teoriyi geliştirmenin karşılığında mahkum edildi. O dönemin din adamlarına rağmen bilgiye zincir vurulamadı tabii ki ve 17 yy. sonlarında Newton’un gök mekaniği alanında yaptığı çalışmalardan ve “Principia Mathematica” (Doğa Felsefesinin Matematiksel İlkeleri) adlı yayınından sonra Kopernik Teorisi akademisyenler tarafından kabul gördü. Önce Katolik olmayan ülkelerde hızla yayıldı ve 18. yy sonlarında Güneş Sistemli (Heliosentrik) evren modeli neredeyse tüm dünya tarafından kabul gördü. Copernicus’un eserleri:
Üniversite hayatı ve fikirlerini etkileyen isimler: Babasının vefatından sonra piskopos dayısı tarafından üstlenilen eğitim hayatı Krakow’daki “Krakow Üniversitesi” liberal sanatlar bölümünde devam etti Copernicus’un. Bu bölümde astronomi ve astroloji üzerine eğitim gördü ancak o zamanın birçok öğrencisi gibi o da mezun olmadan okulu bıraktı. İtalya’da olan ve Bologna Üniversitesinde hukuk bölümünde doktora yapan amcasının yanına gitti ve amcası gibi eğitim hayatına Bologna Üniversitesinde devam etti. Her ne kadar buradaki akademik dönemi uzun sürmese de o süreçte üniversitenin baş astronomu Domenico Maria de Novara ile aynı evde yaşadı. Novara, şehir için yıllık astrolojik kehanetler yayınlıyordu; tüm sosyal grupları içeren ancak İtalyan prenslerinin ve düşmanlarının kaderine yoğunlaştığı tahminlerde bulunuyordu. Copernicus bu yayınlarda yardımcı ve tanık idi; Novara’nın yıllık tahminlerinin üretimine dahil olması astroloji pratiğine yakından aşina olduğu anlamına geliyordu. Novara, Copernicus gök bilimi dalında eğitim aldığı için onu geleceğin problemini çevreleyen iki kitapla tanıştırdı: Johann Müller tarafından yazılmış “Epitoma in Almagestum Ptolemaei” ve Giovanni Pico tarafından yazılmış “Disputationes tersus astrologinm divinatricenm” (Kehanet Astrolojisine Karşı Tartışmalar). Johann Müller’in yazdığı kitap Ptolemy’nin astronomisinin temellerinin bir özeti olan ve bazı önemli gezegen modellerinin düzeltmeleri ve kritik açılımlarıyla ilgiliydi. Bu, Copernicus’un güneş merkezli hipoteze yönelmesine ve fikir edinmesine yol açacak olan bir kitaptı. Giovanni Pico’nun yazdığı ise astrolojinin temellerine ve 17. yy’a kadar yansıyan yıkıcı tutuma şüpheci bir saldırı idi. Pico’nun eleştirilerinde, gökbilimciler ve astrologlar gezegenlerin düzeni konusunda anlaşamadıkları ve astrologların gezegenlerin sahip olduğu kuvvetten emin olmadıklarına dair suçlamalar mevcuttu. Copernicus’un tüm hayatı boyunca kayda geçen yalnızca 27 tane gözlemi bilinmekte; pek çoğu tutulmalar, hizalanmalar ve gezegenler ile yıldızların kesişimleri hakkında.Copernicus, kayıtlara geçen ilk gözlemini “De revolutionibus” ile 9 Mart 1497’de Bologna’da yaptı. Kitabında ay tutulmasını ve “boğanın gözündeki en parlak yıldız” olarak bilinen Aldebaran yıldızını kayıtlara geçirmişti. Bu gözlemi 1543’te yayınladığında görünen ay çapının büyüklüğünü tam olarak doğrulayarak teorik bir iddianın temeli haline getirmişti. Fakat bu yöntemi 1947’de Novara’nın 1498 yılı kehanetine yardım amaçlı Alfonsine tablolarından türetilen ayın evrelerini kontrol etmek amaçlı kullanıyordu. Copernicus’un evrenin temel yapısı hakkındaki görüşleri yeni bir felsefeye Kepler ve Galileo döneminde dönüştü. Copernicus'un ölümü: Fikirleri ölümünden sonra da yaşadı Nicolaus Copernicus arkasında büyük tartışmalara yol açacak ve gözlemlerini sapkınlık olarak kınayacak bazı dini liderlerin öfkesinden kurtaracak şekilde 24 Mayıs 1543 yılında Polonya’nın Frombork kentinde beyin kanaması geçirerek hayata gözlerini yumdu. Efsaneye göre, ölüm döşeğindeyken yaptığı çalışmasının yayınlanmış bir kopyasını görmüştü. Haksız da değildi, ölümünden 1 yıl sonra çalışmaları yayınlanmıştı ve kendinden sonra gelecek olan bilim insanlarına ışık tutacak ve günümüz güneş sistemine evrilecek kaynaklar sundu. Öldüğünde mezar taşında ismi dahi bulunmayan Copernicus 2010 yılında Polonya’daki bir katedrale siyah granit bir mezar taşıyla yeniden gömüldü. 500’üncü yıldönümünden önce, yani 1972’de NASA "Kopernik" isimli uydusunu uzaya fırlattı ve uydu 8 yıllık faaliyetinde yıldızlararası maddeleri inceledi. Webtekno Mağdur rolünü oynamaktan bıkmadılar
Aydınlığa sarılmayanlara bak Geçmişin tüm vergileri yarınlara sadaka Al hepsini, suriye den pakistana kadar, al Sonra yapsın reklamını çalışmayan Kafalar |
İçeriği Sosyalleştir |
Etiketler |
copernicus, eserleri, hayatı, kimdir, nicolaus, yapmıştır |
Şu anda bu konuyu görüntüleyen etkin kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 konuk) | |
|
|
|
|
ForumAdası, tüm hakları saklıdır. Kurucu: Jön TüRk Forum Sorumlusu: Zeze Geliştiriciler: Regex & Cry Tasarımcı: Mango
Powered by vBulletin® Version 3.8.6
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd. Altyapı bilgilerini okuduğunuz vBulletin yazılımı ForumAdası üzerinde lisanslı bir şekilde kullanılmaktadır. |
ForumAdası; internet ortamında kullanıcıların içerik üretmelerine, bu içeriklerin de önceden onaya tabi tutulmaksızın yayımlanabilmesine olanak sağlayan bir forum sitesidir. Forum siteleri, tıpkı sosyal medya ve interaktif sözlükler gibi 5651 sayılı kanunun 2. maddesinin 1. fıkrasının "m" bendine göre Yer Sağlayıcı olarak faaliyet göstermekte olan, hizmet ve içerikleri barındıran sistemleri sağlayan veya işleten platformdur. 5651 sayılı kanunun 5. maddesine göre yer sağlayıcı, yer sağladığı içeriği kontrol etmek veya hukuka aykırı bir faaliyetin söz konusu olup olmadığını araştırmakla yükümlü değildir. Başka bir deyişle ForumAdası üzerinden yapılan yazılı, görsel ya da işitsel paylaşımlardan doğabilecek yasal sorumluluk, mezkur içeriği paylaşan ForumAdası üyesi gerçek kişilere aittir. İlgili kanunun anılan maddesinin 2. fıkrasında da çok açık bir biçimde öngörüldüğü üzere; yer sağlayıcı, yer sağladığı hukuka aykırı içerikten, ceza sorumluluğu ile ilgili hükümler saklı kalmak kaydıyla, bu Kanunun 8 inci ve 9 uncu maddelerine göre haberdar edilmesi halinde ve teknik olarak imkân bulunduğu ölçüde hukuka aykırı içeriği yayından kaldırmakla yükümlüdür. Açıklanan hukuki dayanaklar temelinde, hak ihlâli iddiasında bulunan hak sahipleri İLETİŞİM linkinden yer sağlayıcı ForumAdası yöneticilerine ihtarda bulunarak bahse konu hususu tebliğ etmeleri halinde incelemeler yapılıp, en geç 2 gün içerisinde gerekli işlemler tesis edilecektir. 5101 sayılı yasayla degişik 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu gereğince ForumAdası üzerinde telif hakkı bulunan MP3, video vb. eserlerin paylaşımı T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından hak sahipliği verilmiş olan MÜ-YAP tarafindan yasaklanmış olup, yasal işlem olması halinde, paylaşan kişi ya da kişilerin bilgileri gerekli kurum ile paylaşılacaktır. |