Anasayfa | Forum Duyuruları | Yönetim | İletişim |
- |
|
|
LinkBack | Seçenekler | Görüntüleme stilleri |
12 Temmuz 2022, 11:43 | #1 |
Kullanıcıların profil bilgileri ziyaretçilere gizlidir. |
Hz. Muhammed’in (S.A.V.) Hayatı | Hz. Muhammed (S.A.V.) Kimdir?
Hz. Muhammed’in (S.A.V.) Hayatı | Hz. Muhammed (S.A.V.) Kimdir?
Hz. Muhammed’in (S.A.V.) Maddeler Halinde Kısaca Hayatı
Hz. Muhammed (s.a.v.) Fil Vakası’ndan 50 veya 55 gün sonra 20 Nisan 571 Pazartesi günü (et-Taķvîmü’l-Arabî, s. 33-44) Adnânîlerin ana yurdu kabul edilen Mekke’de dünyaya geldi. Peygamberimizin Doğumunda Meydana Gelen Mucizeler Resûlullâh’ın (s.a.v.) kâinâta teşrîf ettiği mübârek gecede bâzı hârikulâde hâller vukû bulmuştur. Bu mûcizelerden birkaçı şöyledir:
|
12 Temmuz 2022, 11:46 | #2 |
Kullanıcıların profil bilgileri ziyaretçilere gizlidir. |
Yanıt: Hz. Muhammed’in (S.A.V.) Hayatı | Hz. Muhammed (S.A.V.) Kimdir?
PEYGAMBER EFENDİMİZ’İN ÇOCUKLUĞU (Hz. Muhammed’in (S.A.V.) Çocukluk Dönemi)
Doğumundan iki ay evvel babası, altı yaşındayken de annesi vefât etti. Annesi vefat ettikten sonra Hz. Muhammed’i (s.a.v.) dedesi Abdülmuttalib himaye etti. Abdülmuttalib, Hz. Muhammed’e (s.a.v.) gereken ihtimamı gösterdi. Yanından hiç ayırmadı, ona baba şefkati ve sevgisinin eksikliğini hissettirmedi. Abdülmuttalib ölümünden önce, sekiz yaşında olan Hz. Muhammed’in (s.a.v.) bakımını oğlu Ebû Tâlib’e vasiyet etti. Ebû Tâlib, Hz. Muhammed’i (s.a.v.) çocuklarından daha fazla sevdi, onun uğurlu olduğuna inandı ve iyi yetişmesi için gayret sarfetti. Peygamber (s.a.v.) Efendimiz’in ikinci annem dediği hanımı Fâtıma bint Esed (r.a.) de ona kendi çocuklarından daha çok alâka gösterdi. Ebû Tâlib nübüvvetten sonra da yeğeninin yanında yer aldı ve kendisini korumak için elinden geleni yaptı. PEYGAMBER EFENDİMİZİN EVLİLİK HAYATI (Hz. Muhammed’in (S.A.V.) Evlilikleri ve Eşleri) Hz. Muhammed’in (s.a.v.) ilk hanımı, Hz. Hatice validemizdir. Sevgili Peygamberimiz ilk evliliğini Mekke’de yaptığı sırada yirmi beş yaşında, Hz. Hatice annemiz kırk yaşındaydı. Hazret-i Muhammed’in (s.a.v.) Hatîce validemiz ile izdivâcından Kasım, Zeynep, Rukıyye, Ümmü Gülsüm, Fatıma ve Abdullah; Hazret-i Mariye ile izdivâcından ise İbrahim dün*yâya geldi. Efendimiz’in husûsî hallerinden birisi, âile hayatı ve evliliği idi. Onun çok evlenmesinin sebep ve hikmetleri vardı. Peygamber Efendimizin diğer hanımları; Sevde Binti Zema, Ayşe, Zeynep Binti Huzeyme, Meymûne Binti Haris, Hafsa Binti Ömer, Zeynep Binti Cahş, Safiye Binti Huyey, Cüveyriye Binti Haris, Ümmü Seleme ve Ümmü Habîbe (r.a.) validemizdir. PEYGAMBER EFENDİMİZ’E İLK VAHİY NASIL GELDİ? (Hz. Muhammed’e (S.A.V.) İlk Vahiy Nerede ve Ne Zaman İndi?) Âlemlerin varlık sebebi Peygamber Efendimiz, nezih bir gençlik ve ulvî bir âile hayâtı ile sergi*lediği müstesnâ mükemmelliklerin ardından, kırk yaşlarında iken peygamberlik mertebesine nâil oldu. Kırk yaşına altı ay kala, ilâhî kudret O’na Mekke’deki Hirâ Mağarası’nı kudsî bir mektep olarak açtı. Mübârek Ramazan ayının 17. günüydü. (İbn-i Sa’d, I, 194.) Resûl-i Ekrem Efendimiz, mûtâdı üzere Hirâ Mağarası’nda idiler. Cebrâîl Aleyhisselam geldi ve Hazret-i Peygamber’e: “–Oku!” dedi. Peygamber Efendimiz: “–Ben okuma bilmem!” karşılığını verdi. Bunun üzerine melek, Hazret-i Peygamber’i tâkati kesi*linceye kadar sıktı. Sonra yine: “–Oku!” dedi. Efendimiz yine: “–Ben okuma bilmem!” cevâbını verdi. Cebrâîl Aleyhisselam ikinci kez O’nu tâkati kesilinceye kadar sıktı. Sonra tekrar: “–Oku!” dedi. Hazret-i Peygamber yine: “–Ben okuma bilmem! (Ne okuyayım?)” dedi. Cebrâîl Aleyhisselam Hazret-i Peygamber’i üçüncü defâ da sıkıp bıraktı. Ardından vahy-i ilâhîyi kendisine şöyle bildirdi: “Yaratan Rabbinin adıyla oku! O, insanı bir aleka’dan yarattı. Oku, Rabbin nihâyetsiz kerem sâhibidir. O, kalemle yazmayı öğretti. İnsana bilmediği şeyleri öğretti.” (el-Alak, 1-5) Bu emr-i ilâhî ile Allâh’ın Resûlü’nün şahsında bütün insanlığa Rabbin en büyük lutfu olan Kur’ân-ı Kerîm’in nüzûlü başlamış oldu. PEYGAMBER EFENDİMİZ’İN TEBLİĞİ Resûlullah, zor şartlar altında Peygamberlik vazifesine başladı. İnsanlara doğru yolu göstermek için pek çok sıkıntılara katlandı. Yeryüzüne îmânı, adâleti, merhameti, muhabbeti yerleştirmek için çalıştı. İnsanların hem dünyalarını hem de ebedî olan Âhiret hayatlarını kurtarmak için kendisini helâk edercesine büyük bir gayret gösterdi. Peygamber Efendimiz, İslâm’a dâvet ederken en yakınlarından başlamış, zaman ve mekâna göre davranmış, muhâtabının hâlet-i rûhiyesini ve anlayış seviyesini gözetmiş, tedrîcîliğe riâyet etmiş, bulduğu her fırsatı değerlendirmiş, hiçbir zaman zorlaştırmamış, dâimâ kolaylaştırmış, hep müjdelemiş, aslâ nefret ettirmemiştir. PEYGEMBER EFENDİMİZ’İN HİCRETİ (Hz. Muhammed’in (S.A.V.) Hicreti) Hicret, Allah’ın izniyle Hz. Muhammed (s.a.v.) ve ashabının, zulüm ve baskılardan kurtulmak için 622’de Mekke’den Medine’ye göç etmelerine verilen isimdir. İkinci Akabe Bey’ati’nden sonra müşrikler, Müslümanların sığınıp kendilerini koruyacak bir yere hicret edeceklerini öğrenince, yaptıkları eziyetleri büsbütün artırdılar. Müslümanlar bu dayanılmaz işkenceler sebebiyle Mekke’de oturamayacak hâle geldikleri için, hâllerini Peygamber Efendimiz’e arz ettiler ve hicret için izin istediler. Allâh Resûlü, Allâh’ın izni ile Müslümanlara Medîne yollarını işâret etti ve şöyle buyurdu: “Bundan böyle sizin hicret edeceğiniz şehrin, iki kara taşlık arasında hurmalık bir yer olduğu bana gösterildi.” (Buhârî, Kefâlet, 4) Onlara Ensâr ile, yâni Medîneli Müslüman kardeşleriyle kucaklaşmalarını emretti ve: “Allâh Teâlâ sizin için kardeşler ve huzur bulacağınız bir diyâr lutfetti!” buyurdu. Bundan sonra Müslümanlar, müşriklere hissettirmeden hazırlandılar, birbirlerine yardım ederek gizlice hicret etmeye başladılar. PEYGAMBER EFENDİMİZ’İN MUCİZELERİ (Hz. Muhammed’in (S.A.V.) Mucizeleri) Hz. Peygamber’in, peygamberliğini ispat eden belli başlı mûcizeler vardır.
|
12 Temmuz 2022, 11:48 | #3 |
Kullanıcıların profil bilgileri ziyaretçilere gizlidir. |
Yanıt: Hz. Muhammed’in (S.A.V.) Hayatı | Hz. Muhammed (S.A.V.) Kimdir?
PEYGAMBER EFENDİMİZ’İN SAVAŞ VE GAZVELERİ (Hz. Muhammed’in (S.A.V.) Savaşları ve Seferleri)
Bedir Savaşı Bedir Muharebesi veya Bedir Savaşı, 13 Mart 624 (17 Ramazan 2 H.) tarihinde Müslümanların, Mekkeli müşriklerle yaptığı ilk savaştır. Müşriklerin sayısı 950 veya bin idi. Yüz veya iki yüzü atlı, yedi yüzü develiydi. Çoğu zırhlıydı. Kureyş’in bütün büyükleri gelmişti. Yanlarına şarkıcı câriyelerini de aldılar, defler çaldırarak ve Müslümanları kötüleyen şiirler okutarak yola çıktılar. Hicretin ikinci yılı, Ramazan ayının on ikisiydi. Allâh Resûlü, Abdullâh bin Ümm-i Mektûm’u namazları kıldırmak üzere Medîne’de vekil bırakarak 313 kişilik ordusuyla şehir*den çıktı. Bunların 64’ü Muhâcir, gerisi Ensâr’dandı. Üçü atlı, yetmişi develi, diğerleri de yaya idiler. Nihayetinde iki güç arasında vuku bulan Bedir Savaşı, mü’minlerin zaferiyle neticelendi. Uhud Savaşı Uhud Muharebesi veya Uhud Savaşı hicretin üçüncü yılında, 23 Mart 625 (7 Şevval 3 H.) Cumartesi günü vuku buldu. Bu savaş Mekkeli müşrikler tarafından Bedir Savaşı’ndaki kayıplarının öcünü almak ve Müslümanların yükselen gücünü kırmak için yapıldı. 70 sahabinin şehit düştüğü Uhud Savaşı’da Peygamber Efendimiz’in amcası, Allah’ın arslanı Hz. Hamza da şehit oldu. Hendek Savaşı Hendek Muharebesi veya Hendek Savaşı 31 Mart 627 (5 H.) tarihinde Yesrib’in (günümüzde Medine) Mekkeli müşrikler ve Beni Kureyza Yahudileri tarafından sonraki 27 gün boyunca kuşatılmasıdır. Hendek Savaşı Müslümanların Mekkeli müşrikler arasındaki üçüncü ve son muharebedir. Hudeybiye Antlaşması Hudeybiye Antlaşması ya da Hudeybiye Barışı, 628 yılı (6 H.) martında Medineli Müslümanlarla Mekkeli müşrikler arasında yapılan barış antlaşmasıdır. Hudeybiye Barış Antlaşması ile Mekkeli müşrikler, Müslümanların siyasî varlığını resmen kabul etti. Hayber'in Fethi Müslümanlarla Mekkeli müşrikler arasında yapılan Hudeybiye Muâhedesi’ni, görünüşteki durumuyla İslam cephesinin kuvvetsizliğine hamleden münafıkların bu tavrına Hayber Yahudileri de katılmıştı. Hz. Ali’nin büyük kahramanlıklar gösterdiği Hayber’in fethi 628 yılında (hicretin 7. yılı Muharrem ayı sonlarında) gerçekleşti. Mute Savaşı İslam devletinin Medine’de kurulmasından sonra 629 yılında (8 H.) Müslümanlarla Rumlar arasında yapılan ilk savaş. Mekke'nin Fethi Peygamber Efendimiz, 1 Ocak 630 yılında (10 Ramazan 8 H.) 10 bin kişilik bir ordu ile Medine’den çıktı. Dört koldan Mekke’ye giren İslam ordusu, 11 Ocak 630 yılında (20 Ramazan 8 H.) ciddi bir direnişle karşılaşmadan bu mübarek beldeyi fethetti. Huneyn Gazvesi Huneyn Gazvesi veya Huneyn Savaşı, hicretin sekizinci yılında, Mekke’nin fethinden on altı gün sonra pagan Hevâzin ve Sâkif kabileleriyle 27 Ocak 630 yılında (8 Şevval 8 H.) Huneyn vadisinde meydana geldi. Tebük Seferi Hz. Peygamber’in emriyle 630 yılında (9 H.), Şam’da toplanan 40 bin kişilik Bizans ordusuna karşı çarpışmak üzere Medine’den Tebük’e 30 bin kişilik İslam ordusu gönderildi. Bizans ordusu geri çekildiği için savaş yapılmadı. Tebük seferi, İslam devletine siyasi ve askeri anlamda zafer kazandırdı. |
İçeriği Sosyalleştir |
Etiketler |
hayatı, kimdir, muhammed, muhammed’in, sav |
Şu anda bu konuyu görüntüleyen etkin kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 konuk) | |
|
|
|
|
ForumAdası, tüm hakları saklıdır. Kurucu: Jön TüRk Forum Sorumlusu: Zeze Geliştiriciler: Regex & Cry Tasarımcı: Mango
Powered by vBulletin® Version 3.8.6
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd. Altyapı bilgilerini okuduğunuz vBulletin yazılımı ForumAdası üzerinde lisanslı bir şekilde kullanılmaktadır. |
ForumAdası; internet ortamında kullanıcıların içerik üretmelerine, bu içeriklerin de önceden onaya tabi tutulmaksızın yayımlanabilmesine olanak sağlayan bir forum sitesidir. Forum siteleri, tıpkı sosyal medya ve interaktif sözlükler gibi 5651 sayılı kanunun 2. maddesinin 1. fıkrasının "m" bendine göre Yer Sağlayıcı olarak faaliyet göstermekte olan, hizmet ve içerikleri barındıran sistemleri sağlayan veya işleten platformdur. 5651 sayılı kanunun 5. maddesine göre yer sağlayıcı, yer sağladığı içeriği kontrol etmek veya hukuka aykırı bir faaliyetin söz konusu olup olmadığını araştırmakla yükümlü değildir. Başka bir deyişle ForumAdası üzerinden yapılan yazılı, görsel ya da işitsel paylaşımlardan doğabilecek yasal sorumluluk, mezkur içeriği paylaşan ForumAdası üyesi gerçek kişilere aittir. İlgili kanunun anılan maddesinin 2. fıkrasında da çok açık bir biçimde öngörüldüğü üzere; yer sağlayıcı, yer sağladığı hukuka aykırı içerikten, ceza sorumluluğu ile ilgili hükümler saklı kalmak kaydıyla, bu Kanunun 8 inci ve 9 uncu maddelerine göre haberdar edilmesi halinde ve teknik olarak imkân bulunduğu ölçüde hukuka aykırı içeriği yayından kaldırmakla yükümlüdür. Açıklanan hukuki dayanaklar temelinde, hak ihlâli iddiasında bulunan hak sahipleri İLETİŞİM linkinden yer sağlayıcı ForumAdası yöneticilerine ihtarda bulunarak bahse konu hususu tebliğ etmeleri halinde incelemeler yapılıp, en geç 2 gün içerisinde gerekli işlemler tesis edilecektir. 5101 sayılı yasayla degişik 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu gereğince ForumAdası üzerinde telif hakkı bulunan MP3, video vb. eserlerin paylaşımı T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından hak sahipliği verilmiş olan MÜ-YAP tarafindan yasaklanmış olup, yasal işlem olması halinde, paylaşan kişi ya da kişilerin bilgileri gerekli kurum ile paylaşılacaktır. |